Erzurum'un Aziziye ilçesindeki Pulur Höyük'te Cumhurbaşkanı kararlı devam eden kazılarda, günümüzden 7 bin yıl öncesine ait yerleşik yaşam izi ve bulgular ortala çıktı.
Haber Giriş Tarihi: 25.09.2024 14:21
Haber Güncellenme Tarihi: 25.09.2024 14:24
Kaynak:
AA
İlçeye bağlı Ömertepe Mahallesi'nde 4 yıl önce başlanan ve bu yıl Cumhurbaşkanı kararlı sürdürülen kazı çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığının koordinasyonunda Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Rabia Akarsu'nun başkanlığında devam ediyor.
Kazı çalışmalarında, 7 bin yıl öncesine ait taş mimari izler, sabit ocaklar, tahıl siloları, fırın ve seramik atölyeleri gün yüzüne çıktı.
Kazı başkanı Akarsu, 2021 ve 2023 yılları arasında Erzurum Müze Müdürlüğü ve kendisinin bilimsel danışmanlığında başlanan kazıların, bu yıl Cumhurbaşkanı kararlı sürdüğünü söyledi.
Ağustos ayından itibaren farklı üniversitelerden bilim adamlarının yanı sıra, öğrenci ve işçilerden oluşan 15 kişilik ekiple çalıştıklarını ifade eden Akarsu, "Bu sene geçen yıl tespit ettiğimiz Orta Kalkolitik Çağ tabakasından başlamayı planladık ve 1,5 aydan fazla zaman geçti. Daha erken dönemlere ulaştığımızı görüyoruz. Erken kalkolitik dönemle ilgili tabakaya da ulaşmış durumdayız. Yuvarlak taş mimari izler açığa çıkardık, seramik malzemede değişim görüyoruz, yine farklı yapılarda ocak izleri açığa çıkardık." dedi.
"Yuvarlak formda sabit ocaklar çıkardık ve bunları müzeye verdik"
Kazı çalışmalarını ana toprağa kadar devam ettirip genişleteceklerini dile getiren Doç. Dr. Akarsu, şöyle devam etti:
"Milattan önce üçüncü bin yıla ait taş mimari izlerini açığa çıkarmak Erzurum'da çok önemli bilgiydi. Oradan yuvarlak formda sabit ocaklar çıkardık ve bunları müzeye verdik. Bu yıl itibarıyla erken kalkolitik tabakaya ulaşmış durumdayız. Pulur Höyük'te bu şekilde tabakaların çalışması ilk defa oluyor, bundan önce bu kültürün Karaz kültürü adıyla ifade edilip daha çok kültür etkileşimi üzerinde durulmuş ancak arkeolojik çalışmalarda bunların hangi tabakalar, hangi tarihler olduğunu çalışmak çok önemliydi."
Akarsu, Pulur Höyük'teki erken dönemden geç döneme giden tabakalanmayı, yani kalkolitik dönemden Erken Demir Çağ sonuna kadar kesintisiz yerleşim olduğunu ortaya koyduklarını aktararak, "Anadolu arkeolojisinde Erzurum, konum itibarıyla pek çok uygarlık ve kültürün Anadolu'ya geçiş kapısı. Pulur Höyük kazılarıyla her yıl çok önemli sonuçlar ortaya koyuyoruz. Bu sene kadın heykelciliği açığa çıkarıldı. Bu da günümüzden 7 bin yıl öncesine ait. Özellikle Doğu Anadolu'da ve Erzurum'da bilinen kadın heykelciği çok fazla yok, çok nadir buluntu. Bu kazılarla her yıl daha yeni bilgiler mutlaka oraya koyacağız." dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ERZURUM'DA 7 BİN YILLIK TARİH
Erzurum'un Aziziye ilçesindeki Pulur Höyük'te Cumhurbaşkanı kararlı devam eden kazılarda, günümüzden 7 bin yıl öncesine ait yerleşik yaşam izi ve bulgular ortala çıktı.
İlçeye bağlı Ömertepe Mahallesi'nde 4 yıl önce başlanan ve bu yıl Cumhurbaşkanı kararlı sürdürülen kazı çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığının koordinasyonunda Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Rabia Akarsu'nun başkanlığında devam ediyor.
Kazı çalışmalarında, 7 bin yıl öncesine ait taş mimari izler, sabit ocaklar, tahıl siloları, fırın ve seramik atölyeleri gün yüzüne çıktı.
Kazı başkanı Akarsu, 2021 ve 2023 yılları arasında Erzurum Müze Müdürlüğü ve kendisinin bilimsel danışmanlığında başlanan kazıların, bu yıl Cumhurbaşkanı kararlı sürdüğünü söyledi.
Ağustos ayından itibaren farklı üniversitelerden bilim adamlarının yanı sıra, öğrenci ve işçilerden oluşan 15 kişilik ekiple çalıştıklarını ifade eden Akarsu, "Bu sene geçen yıl tespit ettiğimiz Orta Kalkolitik Çağ tabakasından başlamayı planladık ve 1,5 aydan fazla zaman geçti. Daha erken dönemlere ulaştığımızı görüyoruz. Erken kalkolitik dönemle ilgili tabakaya da ulaşmış durumdayız. Yuvarlak taş mimari izler açığa çıkardık, seramik malzemede değişim görüyoruz, yine farklı yapılarda ocak izleri açığa çıkardık." dedi.
"Yuvarlak formda sabit ocaklar çıkardık ve bunları müzeye verdik"
Kazı çalışmalarını ana toprağa kadar devam ettirip genişleteceklerini dile getiren Doç. Dr. Akarsu, şöyle devam etti:
"Milattan önce üçüncü bin yıla ait taş mimari izlerini açığa çıkarmak Erzurum'da çok önemli bilgiydi. Oradan yuvarlak formda sabit ocaklar çıkardık ve bunları müzeye verdik. Bu yıl itibarıyla erken kalkolitik tabakaya ulaşmış durumdayız. Pulur Höyük'te bu şekilde tabakaların çalışması ilk defa oluyor, bundan önce bu kültürün Karaz kültürü adıyla ifade edilip daha çok kültür etkileşimi üzerinde durulmuş ancak arkeolojik çalışmalarda bunların hangi tabakalar, hangi tarihler olduğunu çalışmak çok önemliydi."
Akarsu, Pulur Höyük'teki erken dönemden geç döneme giden tabakalanmayı, yani kalkolitik dönemden Erken Demir Çağ sonuna kadar kesintisiz yerleşim olduğunu ortaya koyduklarını aktararak, "Anadolu arkeolojisinde Erzurum, konum itibarıyla pek çok uygarlık ve kültürün Anadolu'ya geçiş kapısı. Pulur Höyük kazılarıyla her yıl çok önemli sonuçlar ortaya koyuyoruz. Bu sene kadın heykelciliği açığa çıkarıldı. Bu da günümüzden 7 bin yıl öncesine ait. Özellikle Doğu Anadolu'da ve Erzurum'da bilinen kadın heykelciği çok fazla yok, çok nadir buluntu. Bu kazılarla her yıl daha yeni bilgiler mutlaka oraya koyacağız." dedi.
Kaynak: AA
En Çok Okunan Haberler