Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kabine Toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Netanyahu ve katliam şebekesi için çember giderek daralmaktadır" dedi.
Haber Giriş Tarihi: 25.11.2024 20:11
Haber Güncellenme Tarihi: 25.11.2024 20:16
Kaynak:
AA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Kabine Toplantısı sona erdi.
‘İsrail’e en güçlü tepkiyi biz verdik’
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kabine Toplantısı sonrasında yaptığı açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde: Vatanımızın her bir köşesinde birer eğitim neferi olarak aşkla görev yapacaklarına inandığım yeni öğretmenlerimizi tekrar vazifelerinde tebrik ediyorum. Eğitimi son 22 yıldır önceliklerinin ilk sırasına yerleştirmiş bir iktidarız. Evlatlarımızın en iyi şekilde yetişmesi için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadık. Şurası da bir gerçektir ki eğitim öğretimde değişime ve yeniliğe direnmek bizatihi hayatın kendisine direnmek manasına gelir.
İstikbalimizin teminatı olarak gördüğümüz 20 milyon öğrencimizin en iyi şekilde yetişmesi en iyi eğitim öğretimi alması imkanlardan en iyi şekilde ve eşit olarak istifade etmesi için üzerimize düşeni yapacağız. Yine önümüzdeki dönemde Türkiye'nin ekonomik şartları iyileştikçe bunun öğretmenlerimize de etki etmesi için her türlü adamı atacağız.
Bu vesile ile 25 Kasım kadına yönelik şiddetle uluslararası mücadele gününde şiddetin olmadığı bir Türkiye ve dünya için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğimizi özellikle vurgulamak istiyorum.
Kim ne derse desin Türkiye bizim hükumetlerimiz döneminde kadına şiddet başta olmak üzere şiddetin her çeşidiyle mücadelede tarihi nitelikte kazanımlar elde etmiş, ülkemiz çok ileri bir noktaya gelmiştir.
Kadına yönelik yanlış algıların kırılmasından iş, eğitim ve siyaset alanındaki bariyerlerin kaldırılmasına kadar nice başlıkta sorunları çözdük, eksikleri giderdik.
Değerli basın mensupları, dış politikada oldukça yoğun ve karmaşık bir gündemle karşı karşıyayız. İsrail'in Gazze'ye 7 Ekim 2023'te başlattığı saldırılar Lübnan'ı Suriye'yi ve diğer bölge ülkelerinin de içine alacak şekilde genişliyor.
Birileri ısrarla görmezden gelse de Türkiye'nin hemen yanı başında son derece kanlı son derece tehlikeli bir savaş tam 14 aydır devam ediyor. Türkiye olarak İsrail hükümetinin saldırgan politikasına ilk günden itibaren en güçlü tepkiyi veren ülkelerden biriyiz.
Katıldığımız her uluslararası toplantıda Gazze’de yaşanan vahşete dikkat çekiyoruz. Gazze'ye gönderilen insani yardımlar noktasında da 86 bin tona ulaşan yardım miktarı ile ilk sırada yer alıyoruz. İsrail ile ticareti tamamen keserek yaklaşık 9,5 milyar dolarlık bir ticaret hacminden sarfınazar ettik.
Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahil olma başvurumuzu geçtiğimiz aylarda yaptık. Birleşmiş Milletler başta olmak üzere tüm uluslararası örgütlerde İsrail'i çatışmaları durdurmaya zorlayacak tedbirler alınması için uğraşıyoruz.
İslam Dünyası’nın İsrail hükümetine karşı tek yürek, tek bilek olması için yoğun gayret gösteriyoruz. Şunun bilinmesini isterim, biz insanlığımızın sınandığı bu imtihan günlerinde Filistin halkına ve Gazzeli mazlumlara kardeşlik görevimizi yerine getirmenin gayretindeyiz.
Türkiye'nin Filistin halkının haklı mücadelesine verdiği güçlü desteğin en yakın şahidi bizzat Filistinli, Gazzeli kardeşlerimizdir. Böyle insani bir meseleden siyasi rant devşirmeye çalışan siyaset tüccarlarını bugüne kadar muhatap almadık, bundan sonra da almayız.
Çoğu çocuk ve kadın 50 bin masumun kanı üzerinden o hesabı güdenleri önce Allah'a sonra da aziz milletimizin vicdanına havale ediyoruz. Şahsımıza, partimize ve iktidarımıza işbirlikçi iftirası atanlar önce gitsinler Filistin direnişine terör yaftası vuranlarla kurdukları işbirliğini sorgulasınlar.
14-28 Mayıs seçim sürecinde Suriyeli Mazlumlara yönelik ırkçı söylemlere sessiz kalmalarının hesabını versinler. Kimse kusura bakmasın, bizim Filistin davasına sağladığımız desteğin zekatı bile bunların tamamının yaptıklarından kat ve kat fazladır. Şunu çok net belirtmek durumundayım, Türkiye; Filistin, Gazze ve Lübnan için görünenden, konuşulandan, basına yansıyandan çok daha fazlasını yapmaktadır.
Soykırım duruncaya, Gazze ve Filistin tamamen özgürleşinceye kadar tüm gücümüzle, tüm imkanlarımızla kardeşlerimizin yanında olacağız.
Şahsımıza, partimize ve iktidarımıza 'işbirlikçi' iftirası atanlar önce Filistin direnişine terör yaftası vuranlarla kurdukları işbirliğini sorgulasınlar.
İnşallah, Filistin halkı bu zor günlerin sonunda felaha, barışa, huzura kavuşacak, zalimler kaybedecek, kazanan Filistin davası olacaktır.
Netanyahu ve katliam şebekesi için çember giderek daralmaktadır.
İstanbul Enerji Forumu, sektörün geleceğine ufuk çizen bir toplantı oldu. 'Enerjide tam bağımsız Türkiye' hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz.
Zorbalığa, kabadayılığa, komisyon basıp Gazi Meclis'in çatısı altında terör estirilmesine hiçbir surette 'eyvallah' etmeyiz.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
NETANYAHU İÇİN ÇEMBER GİDEREK DARALMAKTADIR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kabine Toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Netanyahu ve katliam şebekesi için çember giderek daralmaktadır" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Kabine Toplantısı sona erdi.
‘İsrail’e en güçlü tepkiyi biz verdik’
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kabine Toplantısı sonrasında yaptığı açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde: Vatanımızın her bir köşesinde birer eğitim neferi olarak aşkla görev yapacaklarına inandığım yeni öğretmenlerimizi tekrar vazifelerinde tebrik ediyorum. Eğitimi son 22 yıldır önceliklerinin ilk sırasına yerleştirmiş bir iktidarız. Evlatlarımızın en iyi şekilde yetişmesi için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadık. Şurası da bir gerçektir ki eğitim öğretimde değişime ve yeniliğe direnmek bizatihi hayatın kendisine direnmek manasına gelir.
İstikbalimizin teminatı olarak gördüğümüz 20 milyon öğrencimizin en iyi şekilde yetişmesi en iyi eğitim öğretimi alması imkanlardan en iyi şekilde ve eşit olarak istifade etmesi için üzerimize düşeni yapacağız. Yine önümüzdeki dönemde Türkiye'nin ekonomik şartları iyileştikçe bunun öğretmenlerimize de etki etmesi için her türlü adamı atacağız.
Bu vesile ile 25 Kasım kadına yönelik şiddetle uluslararası mücadele gününde şiddetin olmadığı bir Türkiye ve dünya için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğimizi özellikle vurgulamak istiyorum.
Kim ne derse desin Türkiye bizim hükumetlerimiz döneminde kadına şiddet başta olmak üzere şiddetin her çeşidiyle mücadelede tarihi nitelikte kazanımlar elde etmiş, ülkemiz çok ileri bir noktaya gelmiştir.
Kadına yönelik yanlış algıların kırılmasından iş, eğitim ve siyaset alanındaki bariyerlerin kaldırılmasına kadar nice başlıkta sorunları çözdük, eksikleri giderdik.
Değerli basın mensupları, dış politikada oldukça yoğun ve karmaşık bir gündemle karşı karşıyayız. İsrail'in Gazze'ye 7 Ekim 2023'te başlattığı saldırılar Lübnan'ı Suriye'yi ve diğer bölge ülkelerinin de içine alacak şekilde genişliyor.
Birileri ısrarla görmezden gelse de Türkiye'nin hemen yanı başında son derece kanlı son derece tehlikeli bir savaş tam 14 aydır devam ediyor. Türkiye olarak İsrail hükümetinin saldırgan politikasına ilk günden itibaren en güçlü tepkiyi veren ülkelerden biriyiz.
Katıldığımız her uluslararası toplantıda Gazze’de yaşanan vahşete dikkat çekiyoruz. Gazze'ye gönderilen insani yardımlar noktasında da 86 bin tona ulaşan yardım miktarı ile ilk sırada yer alıyoruz. İsrail ile ticareti tamamen keserek yaklaşık 9,5 milyar dolarlık bir ticaret hacminden sarfınazar ettik.
Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahil olma başvurumuzu geçtiğimiz aylarda yaptık. Birleşmiş Milletler başta olmak üzere tüm uluslararası örgütlerde İsrail'i çatışmaları durdurmaya zorlayacak tedbirler alınması için uğraşıyoruz.
İslam Dünyası’nın İsrail hükümetine karşı tek yürek, tek bilek olması için yoğun gayret gösteriyoruz. Şunun bilinmesini isterim, biz insanlığımızın sınandığı bu imtihan günlerinde Filistin halkına ve Gazzeli mazlumlara kardeşlik görevimizi yerine getirmenin gayretindeyiz.
Türkiye'nin Filistin halkının haklı mücadelesine verdiği güçlü desteğin en yakın şahidi bizzat Filistinli, Gazzeli kardeşlerimizdir. Böyle insani bir meseleden siyasi rant devşirmeye çalışan siyaset tüccarlarını bugüne kadar muhatap almadık, bundan sonra da almayız.
Çoğu çocuk ve kadın 50 bin masumun kanı üzerinden o hesabı güdenleri önce Allah'a sonra da aziz milletimizin vicdanına havale ediyoruz. Şahsımıza, partimize ve iktidarımıza işbirlikçi iftirası atanlar önce gitsinler Filistin direnişine terör yaftası vuranlarla kurdukları işbirliğini sorgulasınlar.
14-28 Mayıs seçim sürecinde Suriyeli Mazlumlara yönelik ırkçı söylemlere sessiz kalmalarının hesabını versinler. Kimse kusura bakmasın, bizim Filistin davasına sağladığımız desteğin zekatı bile bunların tamamının yaptıklarından kat ve kat fazladır. Şunu çok net belirtmek durumundayım, Türkiye; Filistin, Gazze ve Lübnan için görünenden, konuşulandan, basına yansıyandan çok daha fazlasını yapmaktadır.
Soykırım duruncaya, Gazze ve Filistin tamamen özgürleşinceye kadar tüm gücümüzle, tüm imkanlarımızla kardeşlerimizin yanında olacağız.
Şahsımıza, partimize ve iktidarımıza 'işbirlikçi' iftirası atanlar önce Filistin direnişine terör yaftası vuranlarla kurdukları işbirliğini sorgulasınlar.
İnşallah, Filistin halkı bu zor günlerin sonunda felaha, barışa, huzura kavuşacak, zalimler kaybedecek, kazanan Filistin davası olacaktır.
Netanyahu ve katliam şebekesi için çember giderek daralmaktadır.
İstanbul Enerji Forumu, sektörün geleceğine ufuk çizen bir toplantı oldu. 'Enerjide tam bağımsız Türkiye' hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz.
Zorbalığa, kabadayılığa, komisyon basıp Gazi Meclis'in çatısı altında terör estirilmesine hiçbir surette 'eyvallah' etmeyiz.
Kaynak: AA
En Çok Okunan Haberler