TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Uygulamalarımız appstore googleplay
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Kabine Toplantısı

haberingundemi.com.tr - Kabine Toplantısı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kabine Toplantısı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

AHMED EŞ ŞARA İLE YAKIN DİYALOG HALİNDEYİZ Haber

AHMED EŞ ŞARA İLE YAKIN DİYALOG HALİNDEYİZ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında bir araya gelen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantı sonrası açıklamalarda bulundu.  ‘Bir senede istihdam 1 milyon kişi arttı’  Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları: Dün Sarıkamış Harekatı'nın 110.yıldönümüydü. Şehitlerimize ve gazilerimize bir kez daha rahmet diliyorum. 2024 yılının son kabine toplantısını az önce gerçekleştirdik. Bakan arkadaşlarımız yaptıkları sunumlarla hem son 2 haftayı değerlendirdiler hem de önümüzdeki sürece dair talimatları aldılar. Biz bugüne kadar hep kendimizle yarıştık. Şimdi de azimle ve sabırla ilerliyoruz. 2025 yılı merkezi yönetim bütçe kanunu tekliflerimiz cumartesi günü Genel Kurul'da kabul edildi. 2025 bütçesinin ülkemiz ve ekonomimiz için hayırlara vesile olmasını niyaz ediyorum.  Yatırımları ve ekonomik istikrarı önceleyen bir bütçe. 2025 bütçesine halkın bütçesi değil diyenlere şu rakamları hatırlatmak istiyorum. Rekabet kurallarını ihlal ederek enflasyonu körükleyen fırsatçılarla mücadelemizde yeni yılda daha kararlı olacağız. 2023 ve 2024 yılında toplam 2,6 trilyon lira para harcadık. Deprem yatırımları gündemi 2025 bütçesinde de yerini koruyor. Deprem turistleri ne yaparsa yasın, biz hak sahibi vatandaşlarımız yuvasına kavuşana kadar çalışacağız. Sosyal yardımlar için ayırdığımız rakam 651 milyar liradır. 2025 bütçemizde istihdam ve üretime 2,6 trilyon liradan fazla kaynak ayırdık. 2025 yılı boyunca çiftçimize esnafımıza sanayicimize yönelik desteklerimizi sürdüreceğiz.  Dezenflasyon süreci başladı. Yeni yılda ivmelenecek. 22 yıldır durduğumuz yer bellidir. Biz istiyoruz ki, dünya ve Türkiye değiştikçe muhalefet partileri de kendilerini güncellesin. Hadi zihniyet değişmiyor, tarz değişsin. Hep böyle bir muhalefet özlemi içinde olduk. Her defasında muhalefete dair acı gerçeklerin sert duvarına çarptık. Muhalefet maalesef bütçe görüşmelerinde de katkı sunmak yerine sabote etmeyi kışkırtmayı tüm süreci terörize etmeye çalışmıştır. Böyle gelmiş ama artık böyle gitmesin diyoruz. AK Parti grubumuz ile Milliyetçi Hareket Grubu ve Sayın Devlet Bahçeli'ye şükranlarımı sunuyorum. Ekonomide bir müjdemizi de paylaşmak istiyorum. MB rezervleri düzenli olarak artıyor. Brüt rezervlerimiz 163,5 milyar dolara çıktı. İstihdam tarafı da iyi gidiyor. Bir senede istihdam 1 milyon kişi arttı. İşsizlik oranı yüzde 8,8'e düştü. Son kabine toplantımızdan bu yana dış politikada oldukça yoğun gündemde çalışmalarımızı sürdürdük.  Kardeşliğin yüzü etkinliğinde Gazzeli ve Suriyeli çocuklarla bir araya geldik. Ankara Bildirisiyle atılan tarihi adımın istikrarın tesisine yardımcı olacağına inanıyoruz. 2024 yılını emekliler yılı olarak ilan etmiştik. Çalışma Bakanlığımız öncülüğünde birçok proje hayata geçirildi. 16 milyonu aşan emeklilerimizle gurur duyuyor, hayat kalitelerini artırmak için çalışıyoruz. Emeklilerimiz için umut tacirliği yapmadık. Meydanlarda söz verip, göreve gelince sözlerini unutanlardan değiliz. Her sıkıntının farkındayız. Emeklilerimizi enflasyona ezdirmeme konusunda kararlı olduğumuzu vurgulamak istiyorum. Katar Emiri kardeşimin ülkemizi ziyaretinde pek çok konuyu ele aldık. Suriye'nin yaralarını sarma gayretlerine destek vereceğiz. AB ile bölgesel konularda da yakın temas içinde olacağız. 19 Aralık'ta Mısır Cumhurbaşkanının davetine icabetle Kahire'deydik. D-8 üç kıtada temsil edilen sağlam adımlarla yoluna devam ediyor. Azerbaycan'ın üyeliğe kabul edilmesiyle teşkilat daha da güçlenmiştir.  8 Aralık'ta Şam'ın düşmesi Esed'in kaçması ile Suriye'de yeni bir dönem başladı. Suriye'nin komşusu ve kardeşi olarak süreci en iyi okuyan ülke konumundayız. Suriye krizinin ilk anından itibaren tarihin doğru tarafında yer aldık. Bu süreçte en ağır imtihanımız seçim döneminde yürütülen alçak kampanyaya karşı göğsümüzü siper etmemiz olmuştur. Suriye Devrim lideri Ahmet Eş Şara ile yakın diyalog halindeyiz. İlk önce MİT Başkanımız ziyaret etti. Ardından büyükelçiliğimizi hayat geçirdik. Ziyaretlerimiz bundan sonra da artarak devam edecek. En zor günler artık geride kalmıştır. 61 yıllık Baas karanlığına son veren Suriyeli kardeşlerimizin ülkelerini yeniden ayağa kaldıracaklarına eminim. Yeni yönetimin verdiği mesajları değerli buluyoruz. İsrail er ya da geç işgal ettiği topraklardan çekilecektir, buna mecbur kalacaktır. Daha fazla kan dökerek varılacak yer sadece huzursuzluktur.  İsrail'de devlet aklı varsa bunu ne kadar etken idrak ederlerse o kadar iyi olacaktır. Kürt kardeşlerimize zulüm eden bu katil sürülerini bölgemiz için tehdit kaynağı olmaktan mutlaka çıkaracağız. Nokta operasyonlarımızı cerrah hassasiyetiyle sürdürmekte kararlıyız. PKK ve uzantıları için zaman kısalıyor, çember daralıyor. Yolun sonu görülüyor. Kimin tetikçiliğini yaparsa yapsınlar şunu bilsinler ki kendilerini bekleyen acı akıbetten kaçamayacaklar. Şairin dediği gibi belki yarın belki yarından da yakın. Bu beladan kurtulacağız.

NETANYAHU İÇİN ÇEMBER  GİDEREK DARALMAKTADIR Haber

NETANYAHU İÇİN ÇEMBER GİDEREK DARALMAKTADIR

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Kabine Toplantısı sona erdi.  ‘İsrail’e en güçlü tepkiyi biz verdik’   Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kabine Toplantısı sonrasında yaptığı açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde: Vatanımızın her bir köşesinde birer eğitim neferi olarak aşkla görev yapacaklarına inandığım yeni öğretmenlerimizi tekrar vazifelerinde tebrik ediyorum. Eğitimi son 22 yıldır önceliklerinin ilk sırasına yerleştirmiş bir iktidarız. Evlatlarımızın en iyi şekilde yetişmesi için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadık. Şurası da bir gerçektir ki eğitim öğretimde değişime ve yeniliğe direnmek bizatihi hayatın kendisine direnmek manasına gelir.  İstikbalimizin teminatı olarak gördüğümüz 20 milyon öğrencimizin en iyi şekilde yetişmesi en iyi eğitim öğretimi alması imkanlardan en iyi şekilde ve eşit olarak istifade etmesi için üzerimize düşeni yapacağız. Yine önümüzdeki dönemde Türkiye'nin ekonomik şartları iyileştikçe bunun öğretmenlerimize de etki etmesi için her türlü adamı atacağız.  Bu vesile ile 25 Kasım kadına yönelik şiddetle uluslararası mücadele gününde şiddetin olmadığı bir Türkiye ve dünya için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğimizi özellikle vurgulamak istiyorum.  Kim ne derse desin Türkiye bizim hükumetlerimiz döneminde kadına şiddet başta olmak üzere şiddetin her çeşidiyle mücadelede tarihi nitelikte kazanımlar elde etmiş, ülkemiz çok ileri bir noktaya gelmiştir.  Kadına yönelik yanlış algıların kırılmasından iş, eğitim ve siyaset alanındaki bariyerlerin kaldırılmasına kadar nice başlıkta sorunları çözdük, eksikleri giderdik.  Değerli basın mensupları, dış politikada oldukça yoğun ve karmaşık bir gündemle karşı karşıyayız. İsrail'in Gazze'ye 7 Ekim 2023'te başlattığı saldırılar Lübnan'ı Suriye'yi ve diğer bölge ülkelerinin de içine alacak şekilde genişliyor.  Birileri ısrarla görmezden gelse de Türkiye'nin hemen yanı başında son derece kanlı son derece tehlikeli bir savaş tam 14 aydır devam ediyor. Türkiye olarak İsrail hükümetinin saldırgan politikasına ilk günden itibaren en güçlü tepkiyi veren ülkelerden biriyiz.  Katıldığımız her uluslararası toplantıda Gazze’de yaşanan vahşete dikkat çekiyoruz. Gazze'ye gönderilen insani yardımlar noktasında da 86 bin tona ulaşan yardım miktarı ile ilk sırada yer alıyoruz. İsrail ile ticareti tamamen keserek yaklaşık 9,5 milyar dolarlık bir ticaret hacminden sarfınazar ettik.  Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahil olma başvurumuzu geçtiğimiz aylarda yaptık. Birleşmiş Milletler başta olmak üzere tüm uluslararası örgütlerde İsrail'i çatışmaları durdurmaya zorlayacak tedbirler alınması için uğraşıyoruz.  İslam Dünyası’nın İsrail hükümetine karşı tek yürek, tek bilek olması için yoğun gayret gösteriyoruz. Şunun bilinmesini isterim, biz insanlığımızın sınandığı bu imtihan günlerinde Filistin halkına ve Gazzeli mazlumlara kardeşlik görevimizi yerine getirmenin gayretindeyiz.  Türkiye'nin Filistin halkının haklı mücadelesine verdiği güçlü desteğin en yakın şahidi bizzat Filistinli, Gazzeli kardeşlerimizdir. Böyle insani bir meseleden siyasi rant devşirmeye çalışan siyaset tüccarlarını bugüne kadar muhatap almadık, bundan sonra da almayız.  Çoğu çocuk ve kadın 50 bin masumun kanı üzerinden o hesabı güdenleri önce Allah'a sonra da aziz milletimizin vicdanına havale ediyoruz. Şahsımıza, partimize ve iktidarımıza işbirlikçi iftirası atanlar önce gitsinler Filistin direnişine terör yaftası vuranlarla kurdukları işbirliğini sorgulasınlar.  14-28 Mayıs seçim sürecinde Suriyeli Mazlumlara yönelik ırkçı söylemlere sessiz kalmalarının hesabını versinler. Kimse kusura bakmasın, bizim Filistin davasına sağladığımız desteğin zekatı bile bunların tamamının yaptıklarından kat ve kat fazladır. Şunu çok net belirtmek durumundayım, Türkiye; Filistin, Gazze ve Lübnan için görünenden, konuşulandan, basına yansıyandan çok daha fazlasını yapmaktadır.  Soykırım duruncaya, Gazze ve Filistin tamamen özgürleşinceye kadar tüm gücümüzle, tüm imkanlarımızla kardeşlerimizin yanında olacağız.  Şahsımıza, partimize ve iktidarımıza 'işbirlikçi' iftirası atanlar önce Filistin direnişine terör yaftası vuranlarla kurdukları işbirliğini sorgulasınlar.  İnşallah, Filistin halkı bu zor günlerin sonunda felaha, barışa, huzura kavuşacak, zalimler kaybedecek, kazanan Filistin davası olacaktır.  Netanyahu ve katliam şebekesi için çember giderek daralmaktadır.  İstanbul Enerji Forumu, sektörün geleceğine ufuk çizen bir toplantı oldu. 'Enerjide tam bağımsız Türkiye' hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz.  Zorbalığa, kabadayılığa, komisyon basıp Gazi Meclis'in çatısı altında terör estirilmesine hiçbir surette 'eyvallah' etmeyiz.  

TERÖR DESTEKLİ SİYASETE YER YOK Haber

TERÖR DESTEKLİ SİYASETE YER YOK

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çankaya Köşkü'ndeki Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına 86. vefat yılında Milli Mücadele'nin Başkomutanı, Cumhuriyet'in kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü bir kez daha rahmetle yad ederek başladı.  ‘Hizmete devam edeceğiz’  Erdoğan, Türkiye'nin, gelişen ekonomisi, artan itibarı, güçlenen askeri ve savunma yetenekleri, tarihinin ve kadim değerlerinin rehberliğinde takip ettiği ilkeli dış politikasıyla bölgesinin güven kaynağı olarak bir yıldız gibi parladığını dile getirerek, "Türkiye Yüzyılı ülkümüzün sadece milletimizin fertleri arasında değil gönül coğrafyamızda da beklentilerin çıtasını yükselttiğini görüyoruz. Ülkemize ve milletimize yönelik umutları Allah'ın izni ve yardımıyla boşa çıkarmayacağız" değerlendirmesinde bulundu.  Erdoğan, milletin takdiriyle 3 Kasım 2002'de başladıkları Türkiye'ye hizmet yolculuğunda 3 Kasım 2024 itibarıyla 22 seneyi geride bıraktıklarını anımsatarak, hükümeti devraldıkları günden bu yana her seneyi bir önceki yıldan daha ileri bir seviyede tamamladıklarını söyledi. Erdoğan, iktidardaki her yeni yaşa daha büyük umutlarla, daha büyük hedeflerle girdiklerini belirterek, şöyle devam etti: Son 22 yılda saymakla bitiremeyeceğimiz sayısız projeyi, tesisi, hizmeti, yatırımı ve icraatı Türkiye'ye kazandırmanın bahtiyarlığını yaşadık. Vesayetle malul bir demokrasi yerine milli iradenin üstünde hiçbir gücün, hiçbir odağın olmadığı gerçek demokrasiyi ülkemizde egemen kıldık. Yönetime istikrar getirmek suretiyle Türkiye'ye güç ve enerji kaybettiren, oligarşik yapıların vesayet heveslerini kamçılayan, özellikle ömrü 1-2 seneyi bulmayan yamalı koalisyonlar dönemine biz son verdik.  Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçerek yönetimde istikrarın kurumsallaşmasını, kalıcı ve sürekli hale gelmesini sağladıklarını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: Şunu bugün bir kez daha büyük bir gururla söylemek istiyorum. Türkiye, hükümetlerimiz döneminde tartışmasız bütün alanlarda rekordan rekora koşmuş, tarihe altın harflerle yazılacak başarılara imza atmıştır. 2002-2024 arasındaki 22 yıl, Cumhuriyet tarihimizin en parlak, en görkemli hizmet, eser, yatırım ve refah noktasında en velut yılları olarak hafızalara kazınmıştır.  Siz bakmayın birilerinin eski Türkiye güzellemesi yaptığına, onların derdi milletin eski Türkiye'de yaşadığı mahrumiyetler ve zulümler değil kendi şahsi ve zümrevi çıkarlarıdır. Ülkemizin son 22 yılının önemli bir kazanımı da milletin ortak değerlerini bu süfli gayeleri için kullananların yüzlerindeki maskeleri indirmemizdir. Tam 22 yıldır milletin emanetine layıkıyla sahip çıkmanın, milletin teveccühüne ve güvenine mazhar olmanın, Türkiye'ye hizmet sancağını şanla şerefle iftiharla taşımanın yani insanımıza olan şükran borcumuzu en güzel şekilde ödemenin derdindeyiz. Bunun hasbi mücadelesini veriyoruz.  Erdoğan, bugünlere kolay gelinmediğini vurgulayarak, "Vesayetin tuzaklarından darbe girişimlerine, teröre kadar nice ihanetlere maruz kaldık. Nice sinsi saldırıyı püskürttük. Tek başına 15 Temmuz gecesinde istiklalimize ve istikbalimize kasteden bir alçak saldırıyı, bir alçak planı, içerideki ve dışarıdaki planlayıcıların başlarına geçirmiş olmamız bile tarihi bir başarıdır. İktidar ve ittifak olarak milletin emanetine sıkı sıkıya sahip çıkmaya devam edeceğiz. Rabb'im ömür, milletimiz de onay verdikçe Türkiye'ye ve Türk milletine hizmete devam edeceğiz" diye konuştu.  Cumhurbaşkanı Erdoğan, 3 Kasım 2002'den bugüne kadar AK Parti hükümetlerinde görev almış, büyük ve güçlü Türkiye davasına omuz vermiş, ülkenin kalkınması için "taş üstüne taş koymuş" her bir isme de teşekkür etti.  Beraber mücadele ettikleri isimlerden vefat edenler için rahmet dileyen Erdoğan, "Aynı şekilde 15 Temmuz gecesi meydanlarda kurduğumuz ittifakımızdaki ortağımız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı'na ve mensuplarına da teşekkürlerimi iletiyorum. Şüphesiz en büyük şükranımız aziz milletimizedir. Hizmetkarı olmaktan daima şeref duyduğumuz necip milletimize bize olan güvenlerinden, bize olan teveccühlerinden dolayı özellikle şükranlarımı sunuyor, Allah razı olsun, Mevla dayanışmamızı ve muhabbetimizi daim eylesin diyorum." ifadelerini kullandı.  Erdoğan, son kabine toplantısından bugüne dek yurt içinde ve yurt dışında katıldığı programlara değindi.  Cumhuriyet'in ilanının 101. yıl dönümünün 81 ilde, KKTC'de ve yurt dışı temsilciliklerde coşkuyla kutlandığını belirten Erdoğan, TUSAŞ'ın Kahramankazan'daki tesislerini ziyaret ederek TUSAŞ çalışanlarına terör saldırısından dolayı geçmiş olsun dileklerini ilettiklerini ifade etti.  Cumhurbaşkanı Erdoğan, demokrasi ile şiddetin, sivil siyaset ile terörün aynı kapta bir arada bulunamayacağının altını çizerek, şöyle devam etti: Dünyanın hiçbir medeni ülkesinde, sırtını terör örgütüne dayayarak siyaset yapılmasına müsaade edilmez. Avrupa dahil, dünyanın her yerinde böyle bir tavır; siyasi partiler için kapatma, bu siyaseti yapanlar için cezai takip sebebidir. Çünkü demokrasinin ilk ve öncelikli şartı şiddeti reddetmek, terörle araya kalın duvarlar örmektir. Ülkemizde sivil siyasetin meşru kapıları ardına kadar açıkken hileli yöntemlerle bölücü örgüte kuklalık yapanlara müsemma gösterilmesi asla beklenemez.  Şu tutarsızlık bizim gibi milletimizin de gözünden kaçmıyor, yargının ve idarenin bazı belediyelerle ilgili aldığı hukuki ve idari tedbirler konusunda iki haftadır ortalığı ayağa kaldıranlar, maalesef Kandil'den yerel yönetimlere uzanan kirli ve kanlı elleri ısrarla görmezden gelmektedir. Seçilmiş başkanlar değil, örgütün atadığı ne idiği belirsiz tipler tarafından yönetilen belediyelerin, şehirleri yerine terör örgütüne hizmet edeceği izahtan varestedir. Milletin boğazından kısarak ödediği vergilerden belediyelere tahsis edilen helal kaynağın bölücü haramzadelere aktarılmasına asla izin veremeyiz. Terör örgütünün belediye gücüyle haraç mekanizmaları kurmasına göz yumamayız. Bölücü örgüt komiserlerinin belediye binalarının mahzenlerinde başkan tokatladığı, belediye araç gereçlerinin hizmet için değil çukur kazmak için kullanıldığı bir manzarayı bu ülkeye ve şehirlerimize kesinlikle yaşatmayacağız.  Erdoğan, böyle bir tabloya kendileri gibi akıl ve vicdan sahibi hiç kimsenin de rıza göstermeyeceğine, kayıtsız kalamayacağına ve bunu tasvip edemeyeceğine inandığını da belirtti.  Görevden alınan tüm belediyelerde olanın bu olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu: Esenyurt Belediye Başkanı'nın kağıt üzerinde bir başka partinin mensubu gözükmesi bu hakikati değiştirmiyor. Asıl üzüntü verici olan ise devletin bu çerçevede hayata geçirdiği meşru tasarrufları karşısında, adeta aslan kesilenlerin polisimize, jandarmamıza atılan taşlar, bombalar karşısında süt dökmüş kediye dönmeleridir. Kürsüden savcıları, kaymakamları, valileri pervasızca tehdit edenlerin, bölücü örgütün şehirdeki uzantılarının estirdikleri terör karşısında tek bir cümle dahi kurmadıklarını, daha doğrusu kuramadıklarını ibretle takip ediyoruz. Bunu adı korkaklıktır, iki yüzlülüktür. Teröre teslim olmak, kendi çıkarları için koskoca bir milletin geleceğini tehlikeye atmaktır.  Erdoğan, meselenin daha vahim tarafının ise "ülkenin ikinci büyük partisinin dümeni kırılmış gemi misali sürekli sağa-sola savrulması" olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti: Bakıyorsunuz, bir gün bu partinin Sayın Genel Başkanı Ankara'da vatan, millet, bayrak, Cumhuriyet edebiyatı yapıyor, aynı kişi ertesi gün bakıyorsunuz ülkenin bir başka köşesinde Türkiye'yi açıkça tehdit edenlerle, alçak terör eylemlerini övenlerle ve şehir eşkıyalarıyla aynı otobüsün üzerinde korsan miting düzenliyor. Esasında tüm bu yaşananlar bize şunu gösteriyor, ülkenin en eski partisinin, birilerinin kişisel kariyeri uğruna kurduğu ittifakın müttefiklerini özellikle Türkiyelileştirmek yerine, ana muhalefetin kendisini enfekte etmekte, zehirlemekte, kurucu değerlerinden saptırmaktadır.  Görüyoruz ki artık ana muhalefet yok tabii, muhalefet var, bu parti giderek ittifak ortaklarının rengini alıyor. Nitekim bu benzerlik siyaset diline ve üslubuna da yansımıştır. Yani ataların deyimiyle 'Üzüm üzüme bakarak kararıyor'. Bu dejenerasyona söz konusu partinin kendi bünyesinden de haklı itirazların yükseldiğini duyuyoruz, okuyoruz.  Cumhurbaşkanı Erdoğan, hangi siyasi partiye mensup olursa olsun, milletten sandıkta aldığı yetkiyi millet için kullananlarla hiç kimsenin bir sorunu olamayacağını söyleyerek şöyle devam etti: Teröre, teröristlere ve Kandil'in komiserlerine iradesini teslim etmeyenlere devlet olarak gereken desteği sağlamaktan imtina etmeyiz. Nitekim bu doğrultuda irade gösteren belediye başkanlarına seçildiği yere bakmaksızın devletimiz, tüm imkanlarıyla sahip çıkmakta, destek vermektedir. Ama milletin emanetinin, ülkenin ve milletin imkanlarının terör baronlarına peşkeş çekilmesine de yine partisine bakmaksızın kusura bakmasınlar eyvallah edemeyiz.  Bugüne kadar tüm adımları hukuk, demokrasi, yargı ve mahkeme kararları çerçevesinde attıklarını ifade eden Erdoğan, bundan sonra da "hukukun üstünlüğü ve milli iradenin hakimiyeti" ilkesine göre hareket edeceklerini vurguladı.  Türk dünyasının birlik ve bütünlüğüne büyük önem verdiklerine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: Nitekim, Türk Devletleri Teşkilatının kurulmasıyla bu yönde tarihi bir adım attık. Teşkilat'ın, 11. Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'ni, Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te Sayın Caparov'un ev sahipliğinde başarıyla icra ettik. Zirve vesilesiyle 8 yeni anlaşma imzalandı. Kırgızistan'la, Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi 6. Toplantısı'nı da zirvenin bir gün öncesinde gerçekleştirdik. Bu toplantıda, Kırgızistan'la ilişkilerimizi kapsamlı stratejik ortaklık seviyesine yükselterek 19 belgeye imza attık. Manas Üniversitemizde tamamlanan projelerin toplu açılışıyla 150 yataklı Türk-Kırgız Dostluk Hastanesinin resmi açılışını da bu ziyaret vesilesiyle yaptık.  Erdoğan, Kırgızistan'dan sonra, Macaristan'ın başkenti Budapeşte'ye geçerek Avrupa Siyasi Topluluğunun 5. Zirvesi'ne katıldıklarını belirterek, şunları söyledi: Budapeşte'de aralarında Fransa, Hollanda, Danimarka'nın da olduğu çok sayıda devlet ve hükümet başkanıyla ikili görüşmelerimiz oldu. Görüşmelerimizin tamamında Gazze ve Lübnan'da devam eden katliama dikkat çektik. Avrupalı dostlarımızın, güncel siyasi gelişmelerin de baskısıyla Türkiye ile ilişkileri ilerletme noktasında çok istekli olduklarını gördüm. Biz de kazan kazan ve karşılıklı saygı temelinde Avrupa Birliği ve ülkeleriyle işbirliğimizi güçlendirmeye hazır olduğumuzu ifade ettik. Önümüzdeki dönemde bunun yansımalarını göreceğimize inanıyorum.  Erdoğan, bu sabah Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunun yeni binasını hizmete açtıklarını hatırlatarak, şunları kaydetti: Kabine Toplantımız öncesinde de Gazi Paşa'nın 1921-1932 yılları arasında Ankara'da ikamet ettiği Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk resmi konutu da olan Atatürk Müze Köşkü'nün restorasyon sonrası açılışını gerçekleştirdik. Burada bir üzüntümü de ifade etmek isterim, ülkemizde bir kesim, Cumhuriyet'in özüne ve asli kimliğine dönmesinden ciddi manada rahatsızlık duymaktadır. Bizim gardırop Atatürkçüleri ve son dönemde de sosyal medya Atatürkçüleri olarak tarif ettiğimiz bu malum çevreler, imtiyazlarını kaybetmemek uğruna ellerine geçirdikleri her fırsatı istismar ediyorlar. Rahatsızlıklarının sebebini açıkça söylemek yerine saçma sapan ikilikler ihdas ederek Türkiye'nin sembolleri arasında zıtlık çıkarmaya, daha doğru bir ifadeyle, fitne çıkarmaya gayret ediyorlar. Bunun en son örneği, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ile Çankaya Köşkü'dür. 15 Temmuz gecesi FETÖ'cü alçaklar tarafından hedef alınan, etrafında 29 insanımızın şehit olduğu gazi bir mekanla, Gazi'nin emaneti olan Çankaya Köşkü'nü karşı karşıya getirmek, nifak tüccarlığından başka bir şey değildir. Külliye, milletin evidir. Köşk ise Gazi Mustafa Kemal'in ve bizden önce görev yapan cumhurbaşkanlarının hatırasının olduğu Cumhuriyet'in anıt yapılarından birisidir. Biz, birini diğeriyle tokuşturmak, birini diğerinin karşısına konumlandırmak yerine her ikisine de hak ettiği değeri veriyoruz, vereceğiz. İşte bugün tüm bu senaryoları yırtıp attığımız bir toplantıyı, Kabine'mizin 28. Toplantısı'nı burada gerçekleştirdik. Çankaya Köşkü'nü de milletin evi ve kıvanç kaynağı olan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni de en verimli şekilde kullanmaya devam edeceğiz.  

“Savunma sanayisindeki atılımlarımızı kararlılıkla devam ettireceğiz. Haber

“Savunma sanayisindeki atılımlarımızı kararlılıkla devam ettireceğiz."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Kabine Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Fahiş fiyat köpüğü belli başlı sektörlerde ortadan kalktı, kalkıyor, bunun devamı gelecek. Vatandaşımızın helal lokmasına göz dikenlere göz açtırmayacağız." ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bölgemizdeki çatışma ve gerilimlere, gelecekle ilgili çizilen kötümser senaryolara rağmen ekonomimizin temel göstergelerinde iyileşme devam ediyor. Türkiye'nin çıkarı neredeyse oraya gidiyor, menfaati neyi gerektiriyorsa o yönde işbirliği geliştiriyoruz. Dış politikamızın ana omurgası Türkiye eksenidir." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemizin BRICS'le gelişen münasebetleri, mevcut angajmanlarımızın alternatifi asla değildir ve olamaz. Biz makas değiştirmiyoruz. Bilakis, Türkiye merkezli bir anlayışla değişen küresel sistemde hak ettiğimiz yeri almaya çalışıyoruz." diye konuştu. "TUSAŞ saldırısı sonrası, 213 terörist etkisiz hale getirildi" Cumhurbaşkanı Erdoğan, "(TUSAŞ'a saldırı) Kandan beslenen terör baronlarının bölgemizde kendilerine yeni efendiler, uşaklığını yapacakları yeni sahipler aradıkları anlaşılıyor. Türkiye Cumhuriyeti olarak bu alçak saldırıyla verilmek istenen mesajları buruşturup çöpe attık." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, TUSAŞ saldırısı sonrası, terör örgütüne ait 470'in üzerinde noktanın hedef alındığını, 213 teröristin etkisiz hale getirildiğini bildirdi . Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim terörden, eli kanlı canilerden, mankurtlaşmış maşalardan ve onları kullanan patronlarından alacağımız bir mesaj da zaten olmaz. Terör baronları Türk siyasetini dizayn edemeyecekler, 85 milyonun arasına nifak duvarları öremeyecekler, ülkemizi istikametinden saptıramayacaklar." şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemizin dünyada iftihar kaynağı olan savunma sanayisindeki atılımlarımızı kararlılıkla devam ettireceğiz." dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.