SON DAKİKA
Hava Durumu

#Yeşilçam

haberingundemi.com.tr - Yeşilçam haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yeşilçam haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Emektar oyuncular Yeşilçam konseptli kafede buluştu Haber

Emektar oyuncular Yeşilçam konseptli kafede buluştu

Batı Mahallesi Akasya Sokak'ta 4 yıldır hizmet veren, geçmiş yıllara ait çok sayıda nostaljik obje ve eşya ile dekore edilen Velhasıl Kafe, ziyaretçilerini geçmişe götürüyor. Duvarlarına Türk sinemasının unutulmaz oyuncuları Türkan Şoray, Kadir İnanır, Ediz Hun, Hülya Koçyiğit, Tarık Akan, Gülşen Bubikoğlu ile Kemal Sunal'ın rol aldığı Yeşilçam filmlerinden karelerin resmedildiği kafede, 1960 ila 2000'li yıllar arasında günlük hayatta kullanılan çok sayıda eşya da yer alıyor.  Kafede gramofon, plak, pikap, ahşap radyo, tüplü ve siyah beyaz televizyon, çevirmeli telefon, kasetçalar, daktilo, gaz lambası, walkman (taşınabilir müzik çalar), gırgır, guguklu saat, nostaljik perdeler ile turuncu fincanlar gibi objeleri görme imkanı elde eden ziyaretçiler, nostaljik bir yolculuğa çıkıyor. Türk sinemasının emektarları Yeşilçam nostaljisini yaşadı Nostaljik kafe, melodramdan güldürüye, polisiyeden fantastiğe kadar farklı filmlerde rol alan ve eski günleri yad etmek isteyen Türk sinemasının bazı emektar oyuncularının da buluşma noktası oldu. Uzun zaman sonra bir araya gelen Nilüfer Aydan, Merih Fırat, Yavuz Karakaş, Nalan Çöl, Meral Konrat ve Aynur Aydan kafede nostaljik müzikler eşliğinde eskiye olan özlemlerini giderdi. Oyuncular, kafede yer alan 1950-1970'li yıllara damga vuran "Hayat" dergisinin o dönemlere ait bazı nüshalarını okurken de duygulu anlar yaşadı. Kafede geçmiş dönemlere ait birçok eşyayı bir arada görmeleri, sanatçıların yüzündeki hüznü de tebessüme dönüştürdü. Oyuncular, kafenin "Hayat" dergisi kapaklarından esinlenilerek oluşturulan menüsünü gördüklerinde ise şaşkınlıklarını gizleyemedi. "Kafedeki tüm eşyalar ilgimi çekti" Türk sinemasının emektar oyuncularından 84 yaşındaki Nilüfer Aydan, AA muhabirine, kafenin atmosferinin kendisini Yeşilçam yıllarına götürdüğünü söyledi. Çocukken gönlünün dans ve sinemada olduğunu dile getiren Aydan, "Sinema tiyatro gibi değildi, biraz 'üvey evlat' muamelesi görüyordu. Sanattan pek sayılmazdı." dedi. Aydan, sinema hayatından bahsederek, ilk filminin 1954'te çekildiğini anlattı. Zeki Müren'le başrolde oynadığını aktaran Aydan, "Zeki Müren ve Sezer Sezin ile oynamam benim için büyük bir şeydi. Kalbim duracak gibiydi. O kadar meşhurlardı ki Türkiye'nin oturmuş oyuncularıydı. Benim için büyük şanstı. Zeki Müren'in kız arkadaşını oynuyordum." diye konuştu. Kafede eski oyuncu arkadaşlarını, 1950'li ve 1960'lı yıllara ait mecmualar ile resimleri ve eski eşyaları gördüklerini aktaran Aydan, burada bulunmanın kendisini mutlu ettiğini dile getrdi. Kafede yer alan, 1 Mart 1957'de yayımlanan "Hayat" dergisini de inceleyen Aydan, "(Dergi) O senelere aldı götürdü. Duygulandım." dedi. Aydan, kafede sergilenen her şeyin ilgisini çektiğini dile getirerek, "Sevgi her şeyin ilacı gibi geliyor bana. İnsanlar birbirlerini sevsin, saygı duysun, sanatı, ülkeyi, Atatürk'ü sevsin." ifadelerini kullandı.

Tarık Akan'ın vefatının  ardından 8 yıl geçti Haber

Tarık Akan'ın vefatının ardından 8 yıl geçti

Yeşilçam'ın unutulmaz filmlerinde Münir Özkul, Adile Naşit, Şener Şen ve Kemal Sunal ile başrolleri paylaşan oyuncu, Hüseyin Yaşar Üregül ile Yaşar Üregül çiftinin üçüncü çocuğu olarak 13 Aralık 1949'da dünyaya geldi.  ‘Solan Bir Yaprak Gibi’ filmiyle sinemaya başladı Asıl adı Tahsin Tarık Üregül olan sanatçı, subay olan babasının görevi dolayısıyla Erzurum Dumlupınar İlkokulunda başladığı eğitimini Kayseri'de sürdürdü.  Babasının emekliliğinin ardından ailesiyle İstanbul'da yaşamaya başlayan sanatçı, ortaokul ve liseyi Bakırköy'de tamamladı.  Sanatçı, Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliğinden mezun olduktan sonra mühendisliğin kendisine uygun olmadığına karar vererek İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsüne girdi.  Enstitünün akşam bölümünde okuyan Tarık Akan, gündüzleri yakın arkadaşı Zeki İrfanoğlu ile birlikte Ataköy Plajı'nda gazoz satıp kayık kiraladı. Yine İrfanoğlu ile birlikte Dolmabahçe Stadyumu'nda gazoz satıp sokaklarda işportacılık yaptı.  Akan, 1970'te arkadaşı Zeki İrfanoğlu'nun kendisinden habersiz başvuruda bulunduğu "Ses" dergisinin "Sinema Artist Yarışması"nda 200 kişi arasından birinci oldu.  Yönetmen Mehmet Dinler'in "Solan Bir Yaprak Gibi" adlı filmiyle 1971'de sinemaya adım atan sanatçı, filmin ardından Tarık Akan adını kullanmaya başladı.  Uzun boyu, yeşil gözleri ve sempatik tarzıyla izleyenlerin beğenisini kazanan sanatçı, aynı yıl Sadık Şendil'in kaleme aldığı, Orhan Aksoy'un yönettiği "Emine" filminde, Filiz Akın ile başrolü paylaştı.  Bir dönem "Kartpostal Çocuk" olarak anılan Akan, yönetmenliğini Ertem Eğilmez'in yaptığı ve Türk sinemasının unutulmaz eserlerinden 1973 yapımı "Canım Kardeşim" ile 1974 yapımı "Hababam Sınıfı"nda başrol oynadı.  Sanatçı, 1970-1975'te, yılda 12 filmde rol alarak Türk sinemasının unutulmaz isimlerinden biri haline geldi.  Oynadığı filmlerde genellikle "Ferit" adını kullanan Akan, Gülşen Bubikoğlu ile "Ah Nerede", Emel Sayın ile "Mavi Boncuk", Hülya Koçyiğit ile "Sev Kardeşim", Hale Soygazi ile "Gece Kuşu Zehra" filmlerinde rol aldı. Filmler, sinemaseverlerin yoğun ilgisiyle karşılandı.  Tarzıyla 1970'li yıllara damgasını vurarak Yeşilçam'ın jönleri arasına giren ve her rolün altından başarıyla kalkan Akan, 1977'de Zeki Ökten'in yönetmen koltuğuna oturduğu "Sürü" filminin ardından politik filmlerde rol almaya başladı.  Sanatçı, 1979'da askere gitti, yedek subay olarak Denizli'de vatani görevini tamamladı.  Senaryosunu Yılmaz Güney'in yazdığı, Şerif Gören ile Güney'in yönettiği 1982 yapımı Altın Palmiye ödüllü "Yol" filminde de rol alan Akan, 1990'da Rıfat Ilgaz'ın aynı adlı eserinden uyarlanan "Karartma Geceleri"nin başrolünde yer aldı.  Tarık Akan, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından 1981'in başlarında, Almanya'da yaptığı bir konuşma yüzünden Türkiye'ye dönüşünde tutuklandı. 12 yıl hapis istemiyle yargılanarak 2,5 ay hücre hapsi cezası alan sanatçı, suçsuzluğunun ispat edilmesi üzerine beraat etti. Akan, hapishane günlerini ve darbe sürecini 2002'de yayımlanan "Anne Kafamda Bit Var" kitabında kaleme aldı.  Barış Zeki, Yaşar Özgür ve Özlem isimli üç çocuğu bulunan ve bütün servetini yardım vakıf ve kuruluşlarına bağışlayan usta oyuncu, 16 Eylül 2016'da, akciğer kanseri tedavisi gördüğü hastanede yaşama veda etti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.