Yapay Zeka Haberleri - Son Dakika Yapay Zeka Haber Güncel Gelişmeler

ChatGPT'ye 'hafıza' güncellemesi

OpenAI tarafından yapılan açıklamada, ChatGPT'nin artık kullanıcıların önceki sohbetlerine dair bilgileri hatırlayarak çok daha tutarlı ve anlamlı yanıtlar verebileceği belirtildi. Yapay zekânın geçmiş konuşmaları referans alarak verdiği yanıtların “daha alakalı ve faydalı” olduğu ifade edildi. Yeni güncellemeyle birlikte, kullanıcılar sohbet başlattıklarında ChatGPT kendilerini daha iyi tanıyan, alışkanlıklarını bilen ve sohbet geçmişine göre yanıt üretebilen bir asistan gibi davranacak. Kullanıcı isteğine bağlı olacak Ancak bu yeni özellik varsayılan olarak açık gelse de kullanıcılar dilerse bu hafıza fonksiyonunu devre dışı bırakabilecek. Özelliği kapatan kullanıcılar için geçmiş sohbetler referans alınmayacak. Şu anda söz konusu özellik, ChatGPT'nin Plus ve Pro abonelerine sunulmaya başlandı. Ancak Avrupa Ekonomik Alanı (EEA), Birleşik Krallık, İsviçre, Norveç, İzlanda ve Lihtenştayn gibi bazı bölgelerde kullanıma sunulmayacak. Kurumsal, Takım ve Eğitim kullanıcılarının ise birkaç hafta içinde bu özelliğe erişmesi bekleniyor. Görsel üretim özelliği de yoğun ilgi görüyor OpenAI, kısa süre önce ChatGPT’ye entegre ettiği görsel üretim özelliği sayesinde büyük ilgi toplamıştı. Kullanıcılar, yalnızca metinle değil, aynı zamanda görsel isteklerde de bulunabiliyor. Bu özellik, daha önce yalnızca DALL-E platformunda bulunan görsel üretim kapasitesinin ChatGPT'ye entegre edilmesiyle ücretsiz kullanıcılara da açılmıştı. Şirketin CEO’su Sam Altman, bu ilginin OpenAI sunucularında yoğunluk oluşturduğunu, bazı grafik işlemcilerin aşırı yüklenmeden ötürü “eridiğini” esprili bir dille ifade etmişti. Hâlihazırda GPT-4.5 dil modeliyle çalışan ChatGPT’nin önümüzdeki dönemde yeni nesil “o3” akıl yürütme modeliyle çok daha gelişmiş bir hâle getirilmesi bekleniyor.

Yapay zeka kendini kopyalayabiliyor

Yeni bir çalışmada, Fudan Üniversitesi'nden araştırmacılar, Meta ve Alibaba'ya ait iki büyük dil modelini (LLM) kullanarak, yapay zekanın kendini kopyalama yeteneği üzerinde çalıştı. Araştırmaya göre, bu modeller, insan müdahalesi olmadan kendilerini kopyalayabiliyor. Çalışmanın sonuçları, "Yapay zekanın kendi kendini kopyalayabilmesi, insanları geride bırakma yolunda kritik bir adımdır ve isyankar yapay zekaların erken bir belirtisidir" şeklinde ifade ediliyor. Çalışma sonuçları ve endişeler Yapılan deneyde, araştırmacılar 10 deneme gerçekleştirdi ve bu denemelerde modeller, sırasıyla yüzde 50 ve yüzde 90 oranlarında kendilerini kopyaladılar. Bu da, yapay zekaların kontrolsüz bir şekilde çoğalma kapasitesine sahip olabileceğini gösteriyor. Ancak bu çalışma, henüz hakemli bir dergide yayımlanmadığı için, sonuçların başka araştırmacılar tarafından doğrulanıp doğrulanamayacağı net değil. Araştırmacılar, bulgularının insan toplumuna, yapay zekanın potansiyel risklerini anlamak ve değerlendirmek için daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiğini ve etkili güvenlik önlemleri oluşturulması için uluslararası iş birliği yapılması gerektiğini belirtti. "İsyankar yapay zeka" nedir? İsyankar yapay zeka, kendi kendine farkındalık geliştiren veya otonomi kazanan yapay zeka sistemleri olarak tanımlanıyor. Bu tür yapay zekalar, insan çıkarlarına karşı hareket edebilir. Uzmanlar, isyankar yapay zekanın, özellikle "sınır yapay zeka" adı verilen son teknoloji yapay zeka sistemlerinin hızlı gelişimiyle giderek daha büyük bir tehdit haline geldiğini vurguluyor. Sınır yapay zeka nedir? Sınır yapay zeka, yeni bir kavram olmakla birlikte, genellikle büyük dil modelleriyle (LLM) güçlendirilmiş yapay zeka sistemlerini ifade eder. Bu yapılar, popüler yapay zeka programlarının temelini oluşturur. Örneğin, OpenAI'nin GPT-4 ve Google Gemini gibi sistemler, sınır yapay zekanın örneklerindendir. Çalışmada kullanılan yapay zeka modelleri Araştırmacılar, Meta'nın Llama31-70B-Instruct modelini ve Alibaba'nın Qwen2.5-72B-Instruct modelini kullandılar. Her ne kadar ticari sistemlerden daha az güçlü olsalar da, bu modeller yapay zeka geliştiricileri tarafından yaygın olarak kullanılıyor. Çalışma, "kapanma öncesi" ve "kopyalama zinciri" olmak üzere iki senaryo üzerine yoğunlaştı. İlk senaryoda, yapay zeka modeline kapanmaktan önce kendini kopyalayıp kopyalayamayacağı sorusu soruldu. İkinci senaryoda ise yapay zeka kendini kopyalayıp, bu kopyayı da aynı şekilde çoğaltmaya yönlendirdi. Böylece, bu döngü sonsuza kadar sürebilir hale geldi. Deney, gerçek dünyadaki ortamları simüle etmek için standart grafik işlem birimleri (GPU) kullanılarak kontrollü ortamlarda yapıldı. Yapay zekaya, sistemle etkileşim kurmasını sağlayacak araçlar, sistem komutları ve düşünme modeli sağlandı ve ardından kendini kopyalama talimatı verildi. Yapay zekanın öngörülemeyen davranışları Araştırmacılar, yapay zekanın engellerle karşılaştığında "beklenmedik davranışlar" sergilediğini belirtti. Örneğin, eksik dosyalar veya yazılım çatışmaları gibi sorunlarla karşılaştığında, yapay zeka genellikle çelişen süreçleri sonlandırdı, sistemi yeniden başlattı veya sorunu çözmek için sistemi otomatik olarak taradı. Araştırmacılar, bu sonuçların, mevcut yapay zeka sistemlerinin kendini kopyalama yeteneğine sahip olduğunu ve bu yeteneği, hayatta kalma kapasitesini artırmak için kullanabileceğini gösterdiğini belirtti. Bu bağlamda, uluslararası iş birliği ve uygun güvenlik önlemleri oluşturulması gerektiğine dikkat çekildi.

Akıl yürüten yapay zeka tüm kullanıcılara açılıyor

Geçen yılki O1 modelinde olduğu gibi, bu model de bağımsız olarak sunulmayacak. O1, yalnızca aylık 200 dolar ücretli ChatGPT Pro aboneliğiyle erişilebiliyordu, ancak O3, yalnızca GPT-5’in bir parçası olarak sunulacak. OpenAI CEO’su Sam Altman, (X üzerinden) şirketin yeni dil modelinin tanıtımıyla ilgili son planlarını paylaştı. Kullanıcılar, yeni GPT-5 modeline ChatGPT platformu üzerinden erişebilecek ve yalnızca chatbot hesabına sahip olmaları yeterli olacak. Bunun yanı sıra, şirket, GPT-4.5'i, yani "Orion"u, yeni LLM’nin piyasaya çıkmadan önce son "chain-of-thought" (düşünce zinciri) modelini olarak sunacak. Ayrıca, Altman, ChatGPT’nin ücretsiz katman kullanıcılarının, yeni GPT-5 modeline sınırsız erişim sağlayacaklarını ve bu modelin standart bir zeka ayarında kullanılacağını, kötüye kullanım sınırlarına bağlı olarak gözden geçirileceğini açıkladı. O3 akıl yürütme modeli GPT-5 ile birlikte geliyor Altman, duyuru sırasında, GPT-5 ile birlikte sunulacak üçüncü önemli teknolojiye de değindi: yeni O3 akıl yürütme modeli. O3, kullanıcıların ihtiyaç duyduğu her şey için GPT-5’in gücünü destekleyecek. OpenAI CEO’su, O3’ün artık bağımsız olarak sunulmayacağını, aksine yalnızca GPT-5 ile entegre olacağını belirtti. Şirket, O2 isimlendirmesini atlayarak, yalnızca O3’ü tanıttı. OpenAI’nin GPT modellerinden akıl yürütme modellerine geçişi OpenAI, geçen Aralık ayında düzenlediği "12 Günlük OpenAI" etkinliğinde, yeni ve mevcut yapay zeka özelliklerini tanıtmıştı. Bu etkinlikte en dikkat çekici duyurulardan biri, daha uzun yanıt süreleri sunan ancak kullanıcılar için daha güçlü bir deneyim sağlayan ilk akıl yürütme modeli O1 olmuştu. OpenAI, O1’i sunmadan önce GPT modelleriyle çalışıyordu ve bu modeller, ChatGPT’yi yıllardır besleyen büyük dil modelleriydi. GPT modelleri, büyük metin yazıları oluşturabilme kapasitesine sahip olup, soruları yanıtlayabilmek, yazılı içerik oluşturabilmek ve son dönemde multimodal girişleri anlayabilmekle tanınıyor. OpenAI, Aralık ayında yeni akıl yürütme modelini duyurduğunda, kullanıcılar arasında açık bir ayrım fark edildi. Ancak GPT-5’in piyasaya sürülmesiyle, OpenAI bu iki teknolojiyi tek bir modelde birleştiriyor. Bu sayede kullanıcılar, büyük dil modellerinin gücünden ve O3’ün akıl yürütme yeteneklerinden faydalanabilecekler.

Yapay zeka, meme kanseri riskini yıllar öncesinden tahmin edebiliyor

FHI, Kaliforniya Üniversitesi ve Washington Üniversitesi'nden beş araştırmacı, 2004-2018 yılları arasında Norveç'te yürütülen tarama programına katılan 116 bin 495 kadına ait mamografi görüntülerini analiz etmek için ticari olarak temin edilebilen bir YZ programını kullandı. Çalışmada, 1.607 kadının meme kanserine yakalandığı tespit edildi. Araştırmaya göre, algoritma, hangi kadınların meme kanseri riski taşıdığını ve hatta hangi memenin daha yüksek risk altında olduğunu dört ila altı yıl öncesinden belirleyebildi. Tarama programı ve YZ projesinin başında bulunan Solveig Hofvind, "Kanser gelişen memenin YZ skoru, diğer memeye kıyasla yaklaşık iki kat daha yüksekti" dedi. Erken teşhiste yeni dönem FHI, bu algoritmaların erken teşhis için kullanılabileceğini, böylece maliyetlerin düşürülebileceğini ve yüksek risk taşıyan gruplara yönelik daha etkili tarama programları oluşturulabileceğini vurguladı. Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) göre, 2022 yılında 670 bin kadın meme kanseri nedeniyle hayatını kaybetti. Meme kanseri, dünya genelinde kadınlar arasında en yaygın görülen kanser türü olma özelliğini taşıyor. Çalışma, prestijli tıp dergilerinden biri olan Journal of the American Medical Association Network'te yayımlandı. Norveç'te geçen yıl başlatılan bir başka projede ise, 140 bin kadın üzerinde YZ'nin radyologlar kadar etkili olup olmadığının belirlenmesi amaçlanıyor.

Şirketler yapay zeka bilgisine sahip çalışanları işe almayı planlıyor

Türkiye İnsan Yönetimi Derneğinden (PERYÖN) yapılan açıklamaya göre, Dünya Ekonomik Forumu, küresel iş gücünün ve iş dünyasının karşı karşıya bulunduğu dönüşümleri ele alan "Mesleklerin Geleceği 2025 Raporu"nu yayımladı. PERYÖN'ün çatı derneği Avrupa İnsan Yönetimi Derneğinin (European Association for People Management - EAPM) paydaşlığında ülke verilerinin derlenmesine liderlik ettiği raporda küresel iş gücünün yanı sıra Türkiye iş gücüne ve iş hayatına dair çarpıcı veriler de yer alıyor. 55 ülke ve 22 sektör grubundan 14 milyondan fazla çalışanı temsil eden 1.000'den fazla işverenin katılımıyla hazırlanan çalışma, 2025-2030 döneminde iş gücü piyasasındaki dönüşümleri, en hızlı büyüyen ve gerileyen meslekleri, kritik beceri gereksinimlerini ve iş dünyasının geleceğine dair stratejik öngörüleri ortaya koyuyor. Türkiye'deki kuruluşların yüzde 94'ü yapay zeka programlarını kullanıyor Raporda yer alan Türkiye bölümüne göre, ülkedeki kuruluşların yüzde 94'ü yapay zeka programlarını kullanırken bu oran globalde yüzde 88 civarında seyrediyor. Aynı zamanda şirketlerin yüzde 78'i, yapay zeka becerilerine sahip yeni çalışanları işe almayı planlıyor ve yüzde 70'i çalışanlarını yapay zeka teknolojilerine uyum sağlamaları için yeniden eğitmeyi hedefliyor. Türkiye'de en hızlı büyümesi öngörülen meslekler listesinde robotik mühendisliği, yenilenebilir enerji mühendisliği, otonom ve elektrikli araç uzmanlığı öne çıkıyor. "Türkiye'de temel becerilerin yüzde 44'ünün değişmesi bekleniyor" Açıklamada rapora ilişkin görüşlerine yer verilen PERYÖN Başkanı Ebru Taşcı Firuzbay, çalışmanın, dünyada ve Türkiye'deki iş gücünün yıllar içindeki dönüşümüne ve işlerin geleceğine dair çok önemli veriler sunduğunu belirterek, buna göre Türkiye'de temel becerilerin yüzde 44'ünün değişmesinin beklendiğini bildirdi. Bu oranın küresel ortalamasının yüzde 39'un üzerinde olduğuna dikkati çeken Firuzbay, şu değerlendirmelerde bulundu: "Türkiye'de en hızlı gelişmesi beklenen beceriler ise yapay zeka ve büyük veri, teknolojik okuryazarlık ve siber güvenlik olarak öne çıkıyor. Bu dönüşümün başarılı olabilmesi için sadece teknolojik yatırımlar değil aynı zamanda çalışanlarımızın bu değişime adapte olabilmesi için insan odaklı yönetim anlayışı, kapsamlı eğitim programları ve yeni beceri kazandırma süreçleri çok kritik. Rapor, teknoloji ve yetkinliklerin yanı sıra kurum kültürüne de odaklanıyor. Türkiye'deki kuruluşların yüzde 88'inin çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık önceliklerini benimsemiş olduğuna da dikkat çekiyor ki bu, iş dünyamız açısından ayrıca mutluluk verici." EAPM Yönetim Kurulu Başkanı Berna Öztınaz da rapora göre, yeşil dönüşümün sadece iş dünyasında değil aynı zamanda insan kaynakları yönetiminde de derin değişime yol açtığını bildirdi. Öztınaz, "Yenilenebilir enerji mühendisleri, çevre mühendisleri ve elektrikli araç uzmanları gibi rollere talebin artması, İK liderlerinin sadece bu alanlarda yetenek çekme değil aynı zamanda çalışanları bu yeni becerilerle donatma sorumluluğunu da beraberinde getiriyor." ifadesini kullandı.

İnme geçirme zamanını 2 kat doğru belirleyen algoritma

İngiltere'deki Imperial College London, Almanya'daki Münih Teknik Üniversitesi ve İskoçya'daki Edinburgh Üniversitesinden bilim insanları, yeni yapay zeka yazılımını, inme geçirme zamanı bilinen 800 hastanın beyin taraması üstünde geliştirdi. Geliştirdikleri yapay zeka modelini yaklaşık 2 bin hastadan alınan verilerde de test eden araştırmacılar, bu yazılımın standart bir görsel yöntem kullanımına kıyasla inme geçirme zamanını belirlemede 2 kat daha doğru sonuç verdiğini belirledi. Araştırmacılar yazılımın, beyin taramasında ilgili alanı otomatik olarak çıkarmanın yanı sıra, tanımlanan lezyonları analiz ederek inme geçirilen zamanı tahmin edebildiğini tespit etti. Araştırmacılar, yeni yapay zeka yazılımı kullanılarak yapılan taramaların doku gibi ek özellikler içermesi ve lezyonlardaki varyasyonları hesaba katmasının daha önce kullanılan tarama yöntemlerine kıyasla daha iyi sonuç alınmasında etkili olduğunu belirtti. Araştırmanın yazarlarından Dr. Paul Bentley, kan pıhtısının neden olduğu inmelerin çoğunda, hastanın inmenin gerçekleşmesinden sonraki 4,5 saatte hem tıbbi hem de cerrahi tedavi için uygun olduğunu ifade etti. Bentley, standart tedavilerin sadece inme sonrası çok erken aşamalarda işe yaradığını ve aksi takdirde ikincil hasara neden olabildiğini belirtti. Bentley, "Bu bilgilerin parmaklarının ucunda olması, doktorların inme geçiren hastalarda hangi tedavilerin uygulanması gerektiği konusunda acil karar verebilmelerine yardımcı olacaktır." ifadesini kullandı. Araştırmacılar, yeni yapay zeka teknolojisi aracılığıyla hastaların daha hızlı ve daha doğru şekilde tedavi edilmelerinin amaçlandığını kaydetti. Araştırmanın sonuçları, "Nature Digital Medicine" dergisinde yayınlandı.

Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi İstanbul'da başladı

İstanbul'da bir otelde gerçekleştirilen forumun açılışında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın mesajı okundu. Programda, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da birer konuşma gerçekleştirdi. Açılış programına, akademisyenler, uzmanlar, üniversite öğrencileri ve çok sayıda yerli ile yabancı misafir katıldı. Forumda yapay zeka konuşulacak Türkiye'nin en büyük iletişim zirvesi olma özelliğini taşıyan Stratcom Summit 24'te, uluslararası iletişimin öncü isimlerini bir araya getirerek yapay zekayla iletişim alanında yaşanan değişimleri tartışmaya sunulacak, yeni teknolojilerin sunduğu fırsatlar ve zorluklar irdelenecek. Forumda, yapay zekanın iletişimdeki dönüştürücü etkisini merkeze alarak kamu iletişimi, yeni iletişim stratejileri, habercilik, dijital medya ve diplomasi, dezenformasyonla mücadele ve kriz yönetimi, dijital etik ve siber güvenlik gibi pek çok güncel konu ele alınacak. Stratcom Summit 24'te, 30 ülkenin önde gelen kamu, özel sektör, sivil toplum, medya, akademi ve düşünce kuruluşlarından 64 yerli ve yabancı uzman, konuşmacı olarak yer alacak. 8 panel, 4 konuşma ve 6 bire bir oturumdan oluşan forum, 3 binden fazla yerli ve yabancı misafiri ağırlayacak. Forumun ilk gününde, "Ulusal Stratejide Yapay Zeka: Dijital Dönüşüm ve Stratejik", "Yapay Zeka Çağında Dijital Şeffaflık: Veri Güvenliği ile Kamu Yararını Sağlamak", "Uluslararası Stratejik İletişimde Yapay Zeka: Küresel İş Birlikleri ve Yasal Düzenlemeler" ve "Dezenformasyonla Mücadelede Yapay Zeka: Kamu Kurumları için Stratejik Araçlar" başlıklı paneller düzenlenecek. Bunun yanı sıra forumda, ilk gün 3 ayrı birebir oturum gerçekleştirilecek. Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç "Yapay Zeka Çağında Türkiye'nin Ulusal Güvenlik Perspektifi", Azerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Hikmet Hacıyev "Yapay Zeka ve Stratejik İlerleme: Azerbaycan'ın Geleceği için Bir Vizyon", Filistin Telekomünikasyon ve Dijital Ekonomi Bakanı Dr. Abed-Alrazzaq Natsheh de "Dijital Dönüşümü Şekillendirmek: Filistin'in Telekomünikasyon Vizyonu" başlıklı konuşma yapacak. İkinci gününde ise "Yapay Zeka Destekli Kriz İletişimi: Kamu Güvenliği için Stratejiler", "İletişimde Yapay Zeka Destekli Siber Güvenlik: Güvenliğin Sağlanması", "Yapay Zekanın Gazetecilik Üzerine Etkisi: Deepfake Tehdidi Karşısında Tarafsızlığı ve Doğruluğu Koruyabilme" ile "Yapay Zeka ve İletişim Etiği: Şeffaflığı ve Hesap Verebilirliği Yönetmek" başlıkları altında uzmanlar değerlendirmelerini sunacak. "Bilgi Çağında Tehditlere Karşı Caydırıcılık ve Savunma: NATO ile Bir Söyleşi", "Yapay Zekanın Nöroteknolojiyi Dönüştürmedeki Rolü", "Sanat Teknolojisinde Yeni Ufuklar", "Yapay Zeka ve Diplomasi: Türkiye'nin Teknoloji Odaklı Gelecek Vizyon Stratejisi", "Kamu İletişiminin Etkinliği için Küresel Stratejiler", "Yapay Zeka ve Dijital Medyanın Gelişimi", "Barışın İnşasında Dijital Diplomasinin Rolü" başlıklı konuşma ve birebir oturumlarda da yapay zekanın dış politika ve iletişim faaliyetlerini devletler ve uluslararası kuruluşlar açısından nasıl şekillendirdiğine odaklanılacak. Etkinlik alanında Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, TRT, Anadolu Ajansı, Basın İlan Kurumu, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı, TOBB, İTÜ ve Yıldız Teknik Üniversitesince stantlar açılırken, özel tasarlanmış yapay zeka deneyim alanları da katılımcılara sunuluyor.

"Türkiye Yapay Zeka Film Festivali" yarın İstanbul'da başlayacak

Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, festival, 9-13 Aralık arasında İstanbul Gelişim Üniversitesi K Blok Fimas Oditoryumu'nda gerçekleştirilecek. Yenilikçi filmleri ve yaratıcı fikirleri bir araya getirerek sinemanın geleceğine ışık tutması amaçlanan festival, ulusal ve uluslararası film gösterimlerinin yanı sıra atölye ve panel gibi etkinliklere de ev sahipliği yapacak. Festivale ilk yılında 1105 başvuru yapıldı Yapay zeka teknolojileriyle üretilen eserlerin katılacağı festival yarışmasına bu yıl 94 ülkeden 1105 başvuru yapıldı. Yarışma kapsamında uluslararası ve ulusal olmak üzere iki ana kategoride deneysel, kurmaca ve animasyon dallarında ödüller dağıtılacak. Toplam 27 film ulusal kategoride finalist olarak belirlenirken, ulusal kategoride 7 film özel seçkiye alındı. Uluslararası kategoride 34 film finalist olurken, 12 film de özel seçkide yer aldı. Ulusal ve uluslararası kategorilerde yapay zeka ile üretilmiş finalist filmler ve yapay zeka destekli yapılan özel seçki kısa film gösterimleriyle izleyicilere yapay zekanın sinema dünyasındaki dönüştürücü gücünü yakından görme fırsatı sunulacak. Festival kapsamında düzenlenecek "Yapay Zeka ve Türk Film Endüstrisi" çalıştayında, sektör profesyonelleri, akademisyenler ve teknoloji uzmanları bir araya gelerek, yapay zekanın Türk sinemasında oluşturacağı fırsatlar ve zorlukları ele alacak.

Yapay zeka pazarı 1,81 trilyon dolarlık büyüklüğe ulaşacak

Vizyon 100 Platformu'ndan yapılan açıklamaya göre, Platformun, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsünün (İYTE) katkılarıyla hazırladığı "Metal Yaka (YZ)" temasıyla gerçekleştirilen 6. Dijital CEO ve Liderler Zirvesi Sonuç Raporu, Vizyon 100 Danışma Kurulu Başkanı Bülent Kutlu, Vizyon 100 Danışma Kurulu Üyesi ve FANUC Türkiye ve BDT Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, Vizyon 100 Danışma Kurulu Üyesi ve Lenovo Genel Müdürü Emre Hantaloğlu ile Vizyon 100 Organizasyon Kurulu Başkanı Berkay Güner'in katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda açıklandı. Zirvede yer alan 40 farklı sektörden 50 konuşmacının öne çıkan başlıkları 250 madde şeklinde raporda yer aldı. Zirveye katılan yaklaşık 500 CEO ve genel müdürle etkinlik esnasında yapılan birebir görüşmelerden notlar derlendi. Bu sayede 20'nin üzerinde öne çıkan başlık ve yapay zekadan etkilenen sektörler belirlendi. Yaklaşık 40 yöneticiden oluşan Danışma Kurulu Üyeleri arasında yapılan anket çalışmasıyla elde edilen puanlama neticesinde, metal yaka dönemi, CEO’ların dönüşümü, kaliteli ve doğru veri, insan ve yapay zeka işbirliği, dönüşüm ve liderlik, sürdürülebilirlik, verimlilik ve hız, birliktelikler ve uzmanlıklar dönemi, yapay zeka ile üretimin geleceği ve yapay zekanın etik kullanımı 10 başlık şeklinde sonuç raporunda yerini aldı. Rapora göre, 2024'ü 136,6 milyar dolarlık pazar değeriyle kapatması beklenen küresel yapay zeka pazarının, 2025'te 500 milyar dolara, 2030'a kadar ise yüzde 40'a yakın birleşik büyüme oranıyla 1,81 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Bunun yanı sıra 2030'a kadar küresel ekonomiye 15,7 trilyon dolar katkı sağlaması öngörülen yapay zekanın, bu katkının 6,6 trilyon dolarını iş gücündeki verimlilik artışlarından, 9,1 trilyon dolarını ise tüketici talebindeki artıştan sağlayacağı kaydediliyor. Raporda yapay zekanın en çok kullanıldığı alanlar arasında ürün geliştirme, risk yönetimi ve tedarik zinciri yönetimi yer alırken, yapay zekanın telekomünikasyon pazarında 2024 sonunda 2,7 milyar dolar değerinde olması bekleniyor. 133 milyon yeni iş oluşturması öngörülüyor Yapay zekanın 2030'a kadar 133 milyon yeni iş oluşturması öngörülüyor. Yapay zekadan en çok etkilenecek olan sektörler ise sağlık, finans ve bankacılık, ödeme sistemleri, sanayi ve üretim, perakende, e-ticaret, ulaşım ve lojistik, eğitim, tarım ve eğlenceden oluşuyor. Açıklamada görüşlerine yer verilen Vizyon 100 Danışma Kurulu Başkanı Bülent Kutlu, fırsat ve tehditlerin yapay zeka uygulamaları ile birlikte gelmesinin iş dünyası açısından çok önemli olduğunu belirterek, "Yapay zeka uygulamaları sadece fırsatları değil önlem alınmaz ise ciddi tehditleri de içeriyor. Ekonomik düzenin ve toplumsal hayatın kökten değişmesinden bahsediyoruz. Bu şirketler ya da yöneticiler için sıradan bir gündem değil. Hepimizin hayatını, iş yaşantısını ve geleceğe bakışını derinden etkileyecek, belki de önümüzdeki 10 yılda büyük oranda bunu konuşacağımız bir gündemden bahsediyoruz." ifadelerini kullandı.