Trump Haberleri - Son Dakika Trump Haber Güncel Gelişmeler

Trump: Kimsenin bilmediği silahlarımız var

Trump, dün akşam Oval Ofis'te başkanlık kararnameleri imza töreninin ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'i "akıllı adam" diye nitelendirerek sonunda çok iyi bir anlaşma yapacaklarını belirten Trump, "Şi, ne yapılması gerektiğini tam olarak bilen bir adam, ülkesini seviyor ve bir anlaşma yapmak isteyeceğini düşünüyorum. Bunun gerçekleşeceğini düşünüyorum. Bir noktada bir telefon görüşmesi alacağız ve her şey hazır olacak." ifadelerini kullandı. "Kimsenin ne olduğunu bilmediği silahlarımız var" Bir gazetecinin "Ticaret savaşının ötesindeki bir tırmanıştan endişe duyuyor musunuz?" sorusu üzerine Trump, "Biz, çok güçlüyüz. Bu ülke çok güçlü. İnsanların anladığından çok daha güçlü. Kimsenin ne olduğunu bilmediği silahlarımız var ve dünyadaki en güçlü silahlarımız hatta herkesten daha güçlü hatta yakın bile değil yani kimse bunu yapmayacak." yanıtını verdi. ABD Başkanı, aynı toplantıda 90 günlük tarifeleri duraklatma kararını dün sabah içlerinden gelerek aldıklarını belirterek, "Gümrük tarife duraklamasının piyasalarda bu kadar etkili olacağını bilmiyordum. Piyasalar, bugün harika bir gün geçirdi." yorumunu yapmıştı. Çin Devlet Başkanı Şi ile bir noktada telefonla görüşeceğini dile getiren Trump, mevkidaşını sevdiğini ve saygı duyduğunu ancak ABD'ye iyi davranmadıkların savunmuştu. Trump, adil olması halinde Çin dahil herkesle gümrük ve ticaret anlaşması yapmaya hazır olduklarını yinelemişti. Trump, Çin'e uygulanacak gümrük tarifelerini yüzde 125'e çıkardı ABD Başkanı Trump, TruthSocial hesabından dün yaptığı açıklamada, Çin menşeli ürünlere uygulanan gümrük vergisini derhal geçerli olmak üzere yüzde 125'e yükselttiğini duyurmuştu. Trump, açıklamasında, "⁠Umarım Çin, ABD ve başka ülkeleri istismar ettiği dönemin artık kabul edilemez olduğunu yakın zamanda anlar." ifadesini kullanmıştı. ⁠75’ten fazla ülkenin temsilcisinin arayarak gümrük tarifeleri konusunda çözüm için müzakere yürütmek istediğini kaydeden Trump, ABD’ye misilleme yapmayan bu ülkelere iyi niyet göstergesi olarak ek tarifeleri 90 günlüğüne durdurduğunu ve bu süre zarfında karşılıklı tarife oranının alt limit yüzde 10 şeklinde uygulanacağını açıklamıştı.

Trump yönetimine ilk ziyaret: Bakan Fidan ABD'ye gidiyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Trump yönetimi döneminde ilk kez ABD'ye resmi ziyarette bulunacak. Bakan Fidan, Washington'da ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve diğer yetkililerle görüşecek. Fidan'ın gündeminde, savunma sanayiinde tedarik süreçlerinin önündeki engellerin kaldırılması olacak. Hakan Fidan'ın, CAATSA yaptırımlarının kaldırılması için çalışmalara başlanması gerektiğini vurgulaması bekleniyor. Bu kapsamda, Türkiye’nin F-35 programına dönüş sürecinin yeniden ele alınmasının önemi aktarılacak. Terör örgütleriyle mücadelede iş birliği güçlendirilecek Terörle mücadele konusu da gündemde olacak. Fidan, Türkiye’nin, Suriye’nin istikrarına ve bütünlüğüne yönelik desteğini ifade edecek. SDG çatısı altındaki terör örgütü PKK/YPG unsurlarının tasfiyesi başta olmak üzere, FETÖ gibi terör örgütleriyle mücadelede iş birliğinin güçlendirilmesi gerektiğine değinecek. Terör örgütü DEAŞ’la mücadele ve kampların güvenli yönetimi konusunda eş güdüm gerektiğini ifade edecek. Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılmasında Türkiye ile ABD arasındaki iş birliğinin geliştirilmesi gerektiği de görüşülecek. Rusya-Ukrayna savaşında Türkiye'nin rolü Fidan, Türkiye’nin, Rusya-Ukrayna savaşının sona erdirilmesi yönündeki diplomatik çabalarını hatırlatacak. Ateşkes konusunda Türkiye'nin de katkı sağlamaya hazır olduğunun altını çizecek. Gazze’de kalıcı ateşkesin sağlanması ve insani yardımın bölgeye ulaşması için ABD’nin İsrail üzerindeki etkisini kullanmasının önemi vurgulanacak.

Trump yönetimi döneminde ABD'ye ilk resmi ziyaret

Türkiye-ABD ikili ilişkilerinde atılacak adımlar ve devlet başkanları düzeyindeki ziyaretlerin hazırlıkları... Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Trump yönetimi döneminde ilk kez ABD'ye resmi ziyarette bulunacak. Bakan Fidan, 25-26 Mart'ta Washington'da, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve diğer yetkililerle görüşecek. Fidan'ın gündeminde, savunma sanayiinde tedarik süreçlerinin önündeki engellerin kaldırılması olacak. Hakan Fidan'ın, CAATSA yaptırımlarının kaldırılması için çalışmalara başlanması gerektiğini vurgulaması bekleniyor. Bu kapsamda, Türkiye’nin F-35 programına dönüş sürecinin yeniden ele alınmasının önemi aktarılacak. Terör örgütlerinin tasfiyesi görüşülecek Terörle mücadele konusu da gündemde olacak. Fidan, Türkiye’nin, Suriye’nin istikrarına ve bütünlüğüne yönelik desteğini ifade edecek. SDG çatısı altındaki terör örgütü PKK/YPG unsurlarının tasfiyesi başta olmak üzere, FETÖ gibi terör örgütleriyle mücadelede iş birliğinin güçlendirilmesi gerektiğine değinecek. Terör örgütü DEAŞ’la mücadele ve kampların güvenli yönetimi konusunda eş güdüm gerektiğini ifade edecek. Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılmasında Türkiye ile ABD arasındaki iş birliğinin geliştirilmesi gerektiği de görüşülecek. Fidan, Türkiye’nin, Rusya-Ukrayna savaşının sona erdirilmesi yönündeki diplomatik çabalarını hatırlatacak. Ateşkes konusunda Türkiye'nin de katkı sağlamaya hazır olduğunun altını çizecek. Gazze’de kalıcı ateşkesin sağlanması ve insani yardımın bölgeye ulaşması için ABD’nin İsrail üzerindeki etkisini kullanmasının önemi vurgulanacak.

Elon Musk "kötü insanların" kendisini öldürmek istediğini iddia etti

Federal bürokrasiyi azaltmaya yönelik çabaları nedeniyle son haftalarda eleştirilerin odağı haline gelen Musk, Fox News sunucusu Sean Hannity'ye konuştu. Başkan Donald Trump'ın ikinci döneminde yönetimde etkin bir rol oynayan Musk, röportajında, "İnsanların, bilirsiniz, hileli bir şekilde aldıkları parayı ellerinden aldığınızda, çok üzüldükleri ortaya çıkıyor." dedi. Musk, "Ve temelde beni öldürmek istiyorlar çünkü onların sahtekarlıklarını durduruyorum ve Tesla'ya zarar vermek istiyorlar çünkü hükümetteki korkunç israf ve yolsuzluğu durduruyoruz ve sanırım onlar kötü insanlar. Kötü insanlar kötü şeyler yapar." ifadelerini kullandı. Kendisine ait şirket Tesla'nın barışçıl olduğunu savunan Musk, "Ben hiç zararlı bir şey yapmadım. Sadece üretken şeyler yaptım. Bence burada bir tür akıl hastalığı var." değerlendirmesinde bulundu. Musk, kendisine karşı daha önce hiç gösteri yapılmadığına işaret ederek "Bence daha büyük güçler de iş başında yani bunu kim finanse ediyor ve kim koordine ediyor? Çünkü bu, çılgınlık. Daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim." diye konuştu. Tesla bayileri önündeki protestolar Ülkenin farklı bölgelerinde ay başından bu yana Musk'ın Üst Yöneticisi (CEO) olduğu Tesla'nın otomobil bayileri önünde gösteriler düzenlenmiş, protestolarda gözaltına alınanlar olmuştu. Başkan Trump, kıdemli danışmanı olarak atadığı Musk'a desteğini göstermek amacıyla bir Tesla araç satın almıştı. Trump, Tesla bayilerine yönelik şiddet eylemlerinin "iç terör" olarak nitelendirileceğini ve failler için ağır sonuçlar doğuracağını vurgulamıştı.

Türkiye 2024'te de AB'nin en büyük 5. ticaret ortağı oldu

ABD Başkanı Donald Trump'ın gümrük tarifesi söylemleri, Avrupa Birliği'nin (AB) ticari güvenliği konusunda Türkiye'yi öne çıkardı. Trump'ın Avrupa'ya yönelik tutumu karşısında hem ekonomik hem savunma alanında yeni ortaklar arama veya var olanları geliştirme arayışına giren AB, bu doğrultuda Birlik üyesi olmayan Türkiye'nin de aralarında olduğu bazı ülkelerle diyaloğu canlandırdı. Jeopolitik gerilimlerin yanı sıra ticaret politikalarında yükselen korumacılık eğilimlerinin dünya genelinde büyük belirsizlikleri ortaya çıkardığı ortamda, Türkiye'nin son yıllarda Birliğin ticaret ortakları arasındaki yeri dikkati çekiyor. AB geçen yıl 5 trilyon euroyu aşan ticaret yaptı Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerinden derlenen bilgiye göre, COVID-19 salgınıyla 2020'de AB ülkelerinin, Birliğe üye olmayan ülkelerden ithalatı 1 trilyon 715 milyar euroya, söz konusu ülkelere ihracatı da 1 trilyon 932 milyar euroya geriledi. Böylece, 2020'de AB'nin dış ticaret hacmi 3 trilyon 647 milyar euro oldu. Salgının dış ticaret üzerindeki etkisinin azalmasıyla 2022'de AB'nin dış ticaret hacmi 5 trilyon 577 milyar euroya kadar yükselirken bu tutar bölgede yaşanan ekonomik durgunlukla beraber geçen yıl 5 trilyon 18 milyar euroya düştü. AB'nin en büyük ticaret ortağı ABD AB'nin en büyük ticaret ortağı konumunda geçen yıl sonu itibarıyla ABD yer alırken ticaret hacmi 864 milyar 976 milyon euro oldu. Dünyanın en büyük ihracatçısı Çin, AB ile dış ticaret hacminde ikinci sırada bulunuyor. Çin ile AB'nin ticaret hacmi 2024 sonunda 731 milyar 153 milyon euroya dayandı. Bu ülkeleri, 504 milyar 763 milyon euroyla Birleşik Krallık, 329 milyar 850 milyon euroyla İsviçre izledi. Türkiye de 210 milyar 783 milyon euroyla sıralamada 5'inci sırada yer buldu. Türkiye, 2023'te yeniden yükseldiği "AB'nin 5'inci en büyük ticaret ortağı" konumunu söz konusu ticaret hacmiyle 2024'te de korudu. AB ise Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı konumunda bulunuyor. Türkiye ile ticaret hacmi 5 yılda yüzde 59 arttı Türkiye, son dönemde AB üyesi ülkelerle Ekonomik ve Ticaret Ortak Komitesi (JETCO) ve çeşitli karşılıklı ziyaretlerle ilişkilerini geliştirirken ticari diplomasi faaliyetleri kapsamında AB ile Gümrük Birliği'ni güncelleme müzakereleri de hız kazandı. Söz konusu girişimlerin dış ticaret rakamlarına da yansıdığı görüldü. COVID-19 salgını öncesi Türkiye'nin AB ile ticaret hacmi 138 milyar euro seviyelerinde iken bu tutar 2020'de 132 milyar 595 milyon euroya geriledi. Sonraki yıllarda düzenli artış gösteren dış ticaret hacmi 2021'de 157 milyar 129 milyon euroya, 2022'de 198 milyar 408 milyon euroya ve 2023'te 207 milyar 289 milyon euroya çıktı. Geçen yıl ise ticaret hacmi 210 milyar 783 milyon euroya ulaştı. Böylece 2020-2024 döneminde Türkiye ile AB arasındaki dış ticaret hacmi yüzde 59 artış gösterdi.

Grönland seçimlerinde Trump etkisi

Seçimler, ABD eski başkanı Donald Trump'ın Grönland'ı satın alma düsşüncesini dile getirmesi ve bu süreci askeri ve ekonomik yollarla gerçekleştirme ihtimalinden bahsetmesi nedeniyle uluslararası arenada genış yankı uyandırdı. Trump, geçtiğimiz hafta Kongre'ye hitaben yaptığı konuşmada Grönland'ı "öyle ya da böyle" ABD topraklarına katacağını belirtti. Ardından, ada halkına doğrudan seslenerek ABD ile birlikte hareket etmeleri halinde milyarlarca dolarlık yatırım ve ekonomik refah vaat etti. Bağımsızlık tartışmaları ve Danimarka'nın endişesi Grönland, Danimarka Krallığı'na bağlı özerk bir bölge olarak yönetiliyor. Ancak, bağımsızlık yanlısı siyasi hareketler son yıllarda giderek daha fazla güc kazanıyor. Özellikle ABD ile ilişkileri güçlendirme yanlısı olan Naleraq Partisi'nin seçimlerde başarılı olması, Danimarka'nın Grönland üzerindeki kontrolünü daha da zayıflatabilir. Grönland Başbakanı ve İnuit Ataqatigiit (IA) Partisi lideri Múte B Egede, Trump'ın açıklamalarına tepki göstererek, "Dünya düzeni çoklu krizlerle sarsılıyor ve ABD'de öngörülemez bir lider var. Biz Grönland halkı olarak saygı görmeyi hak ediyoruz" dedi. Grönland halkı ne diyor? Grönlandlılar, ABD ile ilişkilerini geliştirme fikrine sıcak baksa da, Trump yönetiminin Grönland'ı bir "mal" gibi görmesine tepki gösteriyor. Grönland Doğal Kaynaklar Bakanı Naaja Nathanielsen, Trump'ın Grönland hakkındaki sözlerini "kaba ve uygunsuz" olarak nitelendirdi. Genç seçmenlerden Aviâja Korneliussen, "ABD'nin kendi yerli halklarına yaptıklarını göz önüne alınca, ABD ile ortaklık konusunda çelişkili hissediyorum. Ancak Danimarka'dan daha bağımsız olmak istiyorum" dedi. Geleceğe dair belirsizlikler Seçimlerin ardından Grönland'ın bağımsızlık yolunda hızla ilerleyip ilerlemeyeceği, yeni liderlerin ABD ile ilişkilere nasıl yaklaşacakları belirsizliğini koruyor. Ancak bir gerçek var ki, Grönland'daki seçimler, sadece ada halkı için değil, ABD, Avrupa ve Danimarka için de kritik bir dönüm noktalarından biri olacak. Seçimler, ABD eski başkanı Donald Trump'ın Grönland'ı satın alma düsşüncesini dile getirmesi ve bu süreci askeri ve ekonomik yollarla gerçekleştirme ihtimalinden bahsetmesi nedeniyle uluslararası arenada genış yankı uyandırdı. Trump, geçtiğimiz hafta Kongre'ye hitaben yaptığı konuşmada Grönland'ı "öyle ya da böyle" ABD topraklarına katacağını belirtti. Ardından, ada halkına doğrudan seslenerek ABD ile birlikte hareket etmeleri halinde milyarlarca dolarlık yatırım ve ekonomik refah vaat etti. Bağımsızlık tartışmaları ve Danimarka'nın endişesi Grönland, Danimarka Krallığı'na bağlı özerk bir bölge olarak yönetiliyor. Ancak, bağımsızlık yanlısı siyasi hareketler son yıllarda giderek daha fazla güc kazanıyor. Özellikle ABD ile ilişkileri güçlendirme yanlısı olan Naleraq Partisi'nin seçimlerde başarılı olması, Danimarka'nın Grönland üzerindeki kontrolünü daha da zayıflatabilir. Grönland Başbakanı ve İnuit Ataqatigiit (IA) Partisi lideri Múte B Egede, Trump'ın açıklamalarına tepki göstererek, "Dünya düzeni çoklu krizlerle sarsılıyor ve ABD'de öngörülemez bir lider var. Biz Grönland halkı olarak saygı görmeyi hak ediyoruz" dedi. sızlık yolunda hızla ilerleyip ilerlemeyeceği, yeni liderlerin ABD ile ilişkilere nasıl yaklaşacakları belirsizliğini koruyor. Ancak bir gerçek var ki, Grönland'daki seçimler, sadece ada halkı için değil, ABD, Avrupa ve Danimarka için de kritik bir dönüm noktalarından biri olacak.

Filler ve gergedanlar Trump yüzünden "risk altında"

Amerika Birleşik Devletleri'nin Avcılık ve Yaban Hayatı Hizmetleri (FWS) tarafından yönetilen milyonlarca dolarlık hibeler, Trump yönetimi tarafından askıya alındı. Bu fonlar, özellikle ekonomik gücü sınırlı olan ülkelerde nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan hayvan türlerinin korunması için kritik öneme sahip. Söz konusu fonlar, Afrika'da gergedanların korunmasına yönelik yapılan koruma faaliyetlerine, yasadışı avcılıkla mücadele için yapılan devriyelere ve aynı zamanda fil, tatlı su kaplumbağaları ve kelebek gibi türlerin korunmasına harcanıyordu. Çevresel Çeşitlilik Merkezi'nden yapılan açıklamada, fonların dondurulmasının "akıl almaz, üzücü ve çok yasadışı" olduğu ifade edildi. Ayrıca, bu fonların, Amerikan halkının sevdiği hayvanları korumak için önemli olduğu belirtildi. Çevreciler, fonların kesilmesinin ABD'nin tehdit altındaki türlerle ilgili yasalarını ihlal ettiğini ve bu kararın gözden geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

Trump: Zelenskiy anlaşma için hazırım dedi

ABD Başkanı Trump, Kongre ortak oturumunda Amerikan halkına hitap ederken, konuşmasının dış politika bölümünde Rusya-Ukrayna Savaşı'na değindi. Trump, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın artık sona ermesi gerektiğini ve bu savaşın bitmesini çok istediğini vurgulayarak, iki tarafla da görüşmelerin sürdüğünü söyledi. Bugün Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy'den bir mektup aldığını açıklayan Trump, şunları kaydetti: "Mektupta şu ifadeler yer alıyor: Ukrayna kalıcı barış için en kısa zamanda müzakere masasına oturmaya hazırdır. Hiç kimse barışı Ukraynalılardan daha fazla isteyemez. Ben ve ekibim kalıcı bir barış için Başkan Trump'ın güçlü liderliği altında çalışmaya hazırız." Zelenskiy'nin mektubunu okumaya devam eden Trump, Ukrayna'nın nadir toprak elementleri anlaşmasını imzalamaya hazır olduğunu, "Madenler ve güvenlikle ilgili anlaşmaya gelince, Ukrayna sizin için uygun olan herhangi bir zamanda bu anlaşmayı imzalamaya hazırdır" sözleriyle duyurdu. Mektup için Zelenskiy'ye teşekkür eden Trump, eş zamanlı olarak Rusya ile de görüşmelerin sürdüğünü ve barış anlaşması için masaya oturmaya Rusların da hazır olduğunu düşündüğünü dile getirdi. ABD Başkanı Trump ile Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, geçen cuma günü Oval Ofis'teki görüşmede kameralar önünde tartışmış, daha sonra yapılacağı duyurulan ortak basın toplantısı iptal edilmişti. Zelenskiy, Beyaz Saray'dan tek başına ayrılmış ve nadir toprak elementleri anlaşması da imzalanmamıştı. Trump, Zelenskiy'nin "Amerikan halkına saygısızlık ettiğini" savunmuş, Zelenskiy ise özür dileyecek yanlış bir şey yapmadığını söylemişti.

Trump, Putin ile Suudi Arabistan'da görüşeceğini açıkladı

ABD Başkanı Trump, Beyaz Saray'da düzenlediği bir imza töreninde basın mensuplarına gündemi değerlendirdi. Trump, Rusya Devlet Başkanı Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile telefonda ayrı ayrı görüştüğünü ve Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesine yönelik önemli görüşmeler yaptıklarını belirtti. ABD Başkanı, hem Putin hem de Zelenskiy ile yüz yüze görüşeceklerini kaydederek "Aslında onun (Putin'in) buraya gelmesini bekliyoruz, ben de oraya gideceğim ama muhtemelen Suudi Arabistan'da da bir araya geleceğiz. İlk kez Suudi Arabistan'da bir araya geleceğiz ve neler yapabileceğimize bakacağız. Bu savaşı sona erdirmek istiyoruz. İlk buluşma olarak muhtemelen Suudi Arabistan'da buluşacağız." ifadelerini kullandı. "Devlet Başkanı Putin de Devlet Başkanı Zelenskiy de barış istiyor. Ben de barış istiyorum. İnsanların öldürülmesini durdurmak istiyorum." diye konuşan Trump, bu konuda sıkı bir diplomatik süreç içinde olacaklarını vurguladı.

#Trump