TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Uygulamalarımız appstore googleplay
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Osb

haberingundemi.com.tr - Osb haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Osb haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

OSB'ler Avrupa'nın önemli üretim üsleri haline geldi Haber

OSB'ler Avrupa'nın önemli üretim üsleri haline geldi

Bakan Kacır, Burdur Valiliği'ni ziyaret etti. Burdur Valisi Tülay Baydar Bilgihan tarafından karşılanan Kacır, valilik şeref defterini imzaladı. Daha sonra AK Parti Burdur İl Başkanlığını ziyaret eden Kacır, burada yaptığı konuşmada, milletle beraber Türkiye'nin geleceği, Türkiye Yüzyılı için koşmaya, çalışmaya, dur durak bilmeksizin gayret göstermeye devam ettiklerini söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'nin 2030 Sanayi ve Teknoloji Strateji Belgesi'ni ve 19 büyük ölçekli sanayi yatırımını kamuoyuyla dün paylaştığını hatırlatan Kacır, 2030 yılına yürürken Türkiye'de yüksek teknoloji, dijital dönüşüm, yeşil dönüşüm, küresel entegrasyon ve yapısal dönüşüm başlıklarında atılacak adımları, ortaya konulacak stratejileri ve nihayetinde erişilecek hedefleri dünyaya duyurduklarını belirtti. "Bugün sanayide 6 milyon 700 bin kardeşimiz istihdam ediliyor" Kacır, Türkiye'nin çok büyük bir sanayi ülkesi olduğunu dile getirerek şöyle konuştu: "AK Parti iktidara geldiğinde sanayide çalışan sayımız 3 milyon 900 bindi. Bugün sanayide 6 milyon 700 bin kardeşimiz istihdam ediliyor. Bu dönemde Organize Sanayi Bölgelerimizin (OSB) sayısını 192'den 366'ya çıkardık. OSB'lerimizde üretimde olan tesis sayısını, fabrika sayısını 11 binden 59 bine, OSB'lerde çalışan sayısını 415 binden 2 milyon 700 bine yükselttik. Türkiye'nin dört bir yanında yükselen OSB'ler ve endüstri bölgeleri, sadece Türkiye'nin değil Avrupa'nın önemli üretim üsleri haline geldi." Türkiye'nin birçok sektörde üretimde Avrupa'da lider ülke konumunda bulunduğuna dikkati çeken Kacır, "Demir çelikten, çimentoya, güneş panellerinden ticari araçlara, düz cama kadar pek çok başlıkla Avrupa'nın en önemli üretim gücüyüz. Önümüzdeki dönemde özellikle jeostratejik gelişmeler Türkiye'nin Avrupa başta olmak üzere tüm bölgenin tedarik ve üretim merkezi olma rolünü daha da güçlendireceğine işaret ediyor." ifadesini kullandı. "Savunma sanayisinde dışa bağımlılığımızı yüzde 20'ye düşürdük" Bakan Kacır, muazzam bir araştırma geliştirme ve inovasyon altyapısını son 22 yılda inşa ettiklerini belirterek, Türkiye'nin dört bir yanında teknoparkların olduğunu söyledi. İktidara geldikleri dönemde 2 olan teknopark sayısını 106'ya yükselttiklerini dile getiren Kacır, sözlerine şöyle devam etti: "Teknoparklarda 11 bin 500'den fazla teknoloji girişimimiz inovasyon odaklı çalışıyor. Yine AK Parti iktidara geldiğinde teknoparklarda sadece 56 firmamız vardı. Türkiye'nin AR-GE insan kaynağını 29 binden 292 bine bu dönemde çıkardık. Türkiye, adeta bir AR-GE ordusu kurdu ve bunun müspet neticelerini, somut başarılarını savunma sanayi başta olmak üzere pek çok alanda artık görüyoruz. Sadece biz görmüyoruz bütün dünya görüyor. Savunma sanayisinde yerli milli sistemlerimizin ürünlerimizin payını yüzde 20'lerden yüzde 80'lere çıkardık. Avrupa Birliği ülkelerinde savunma sanayisinde dışa bağımlılık bugün yüzde 80'dir. Biz ise dışa bağımlılığımızı yüzde 20'ye düşürdük. Hava platformlarında, kara araçlarında, deniz platformlarında, uydu sistemlerinde kendi ihtiyaçlarını kendi görebilen bir ülke haline geldik." "Bütün küresel İHA pazarının yüzde 68'i Türk markaları, Türk sistemlere ait" Türkiye'nin kendi haberleşme uydusunu üretebilen, 4 bin 250 kilogramlık bir uyduyu 36 bin kilometredeki yörüngeye yerleştiren bir ülke olduğuna işaret eden Kacır, Türkiye'nin bütün bu süreçleri kendi imkanlarıyla yapabilen sayılı ülkeler arasında yer aldığının altını çizdi. Dünyada kendi haberleşme uydusunu yapabilme kapasitesi bulunan 11 ülke arasında Türkiye'nin de yer aldığını söyleyen Kacır, şunları kaydetti: "İnsansız hava araçlarında, robot uçaklar diyebileceğimiz İHA-SİHA teknolojisinde Türkiye bugün dünya lideri. Hem de açık ara dünya lideri. Bütün küresel İHA pazarının yüzde 68'i Türk markaları, Türk sistemlere ait. Bütün bunlar bizler için gurur vesilesi olduğu kadar gelecek adına da umut verici. Çünkü hedefimiz, özellikle Sanayi ve Teknoloji Stratejisi kapsamında yürüteceğimiz çalışmalarda, benzer başarıları sanayinin, teknolojinin diğer alanlarına da hızla yaygınlaştırabilmek." Otomotiv sektörünü hızla dönüştürdüklerini dile getiren Kacır, "Türkiye'nin otomobili TOGG ile önemli bir adım attık. Türkiye tıpkı Almanlar gibi, Fransızlar, İtalyanlar, Koreliler, Japonlar, Amerikalılar gibi kendi otomobil markası olan bir ülkedir. Devrim otomobili bu hedefe yönelik bir çalışmaydı fakat o da akamete uğratılmıştı. Şimdi Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde devrin otomobiliyle yarım kalmış hayalimizi gerçeğe dönüştürüyoruz." dedi. Kacır, biyoteknolojide, yapay zekada, kuantum teknolojilerinde Türkiye'nin geleceğe çok daha güçlü yürüyeceğini, yeni araştırma merkezleriyle tam bağımsızlık yolculuğunu milli teknoloji hamlesiyle perçinleyeceklerini vurguladı. "Salda gölüne bilim merkezi" "Dünya çapında ilgi odağı olan Salda Gölü'nün yanı başında, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi ile birlikte uzay bilimleri odaklı bir bilim merkezini TÜBİTAK desteğiyle önümüzdeki dönemde hayata geçireceğiz." ifadesini kullanan Bakan Kacır, Cumhuriyet'in ikinci asrını Türkiye yüzyılı kılacak işler yapma yolculuğuna devam edeceklerini söyledi.

Maliye, kayıt dışı mal sevkiyatlarının peşine düştü Haber

Maliye, kayıt dışı mal sevkiyatlarının peşine düştü

Başkanlık, kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında farklı sektör ve firmalara yönelik denetimlerini sürdürüyor. Bu kapsamda saha denetimlerini artıran Başkanlık, organize sanayi bölgeleri (OSB) ile meyve, sebze ve balık hallerindeki ürün ve mal trafiğine odaklandı. Gelir İdaresi, aralık ayının ilk 15 günlük döneminde OSB'ler ile meyve, sebze ve balık halleri giriş ve çıkışlarında emtia sevkiyatı yapan mükellefleri ülke genelinde eş zamanlı denetledi. Belge ve beyanlar karşılaştırılacak Denetimlerde, sevkiyat yapan ticari araçlarda bulunan mallara ilişkin belgeler kontrol edildi. Bu araçlarda bulunması gereken taşıma ve sevk irsaliyesi ile irsaliyeli fatura gibi belgelerin düzenlenip düzenlenmediğine bakıldı. Mal sevkiyatları için düzenlenen belgeler, daha sonra mükelleflerin beyanlarıyla karşılaştırılacak. Başkanlık, 15 gün içinde İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere ülke genelinde 68 bin 975 mükellefi denetledi. Denetimlerde yüzlerce mükellefin tamamen kayıt dışı çalıştığı, çok sayıda işçinin sigorta kaydı olmadığı tespit edildi. Kayıt dışı işçi çalıştıranlar hakkındaki tutanaklar, gerekli işlemlerin yapılması için Sosyal Güvenlik Kurumuna gönderildi. Mükellef bile değiller Öte yandan Başkanlık, ülke genelinde sosyete pazarları olarak bilinen satış noktalarına yönelik de denetim gerçekleştiriyor. Denetimler, ilk olarak Ankara Defterdarlığınca başkentte başladı. Kentte Çankaya, Keçiören, Yenimahalle ve Sincan ilçelerindeki popüler sosyete pazarları ile çarşılar denetlendi. Bu pazar ve çarşılara yönelik denetimlerde, mükellef dahi olmadan kayıt dışı satış yapanlar, belge düzenlemeyenler, kira ödemelerini bankalar üzerinden yapmayanlar ile kira gelirini beyan etmeyenlere yönelik tespitte bulunuldu. Sosyete pazarı denetimleri, Ankara'nın ardından diğer illerde de gerçekleştirilecek. "Saha denetimleri aralıksız devam edecek" Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, kayıt dışı ekonomi ile mücadele kapsamında Gelir İdaresi Başkanlığının saha denetimlerine aralıksız devam edeceğini belirterek, şunları kaydetti: "Ülke çapında yoğun ve yaygın saha denetimlerimizde hız kesmiyoruz. Tüm Türkiye'de aynı anda, aynı sektörde, aynı yöntem ve usullerle denetimler gerçekleştirerek vergi denetimlerinin etkinliğini ve verimliliğini artırıyoruz. Vergide adalet için kayıt dışı ekonomik faaliyette bulunan ve düşük vergi beyan edenleri takip etmeye devam edeceğiz."

'OSB'lerin sayısını 191'den 362'ye çıkardık' Haber

'OSB'lerin sayısını 191'den 362'ye çıkardık'

Bakan Kacır, Edirne Valiliği ev sahipliğinde, Ticaret Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı himayelerinde, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve Türkiye İhracatçılar Meclisinin (TİM) destekleriyle bir otelde gerçekleştirilen Balkanlar İş ve Yatırım Forumu’nda yaptığı konuşmada, sözlerine Türkiye’nin Avrupa’ya açılan kapısı, Trakya’nın göz bebeği, her yanı tarih kokan kadim bir Balkan başkenti Edirne’de düzenlenen etkinliğin tüm katılımcılara, iş insanları ve yatırımcılar için bereketli ortaklıklara, yatırımlara vesile olmasını temenni ederek başladı. Dünyada küresel ve bölgesel tektonik hareketlerin yaşandığı, politik, askeri, ekonomik ve sosyal pek çok sınamayla karşı karşıya olunan zor bir dönemden geçildiğini belirten Kacır, "Soğuk Savaş izlerini halen üzerinde taşıyan uluslararası sistem, istikrar ve güven iklimi tesis etmek bir yana, adaletsizliği ve güvenlik sorunlarını giderek ağırlaştırıyor, üst üste ekonomik türbülanslar toplumların refahını tehdit ediyor." dedi. Bakan Kacır, Balkanlar'ın bitişiğindeki Rusya-Ukrayna Savaşı ve Balkanların yakın komşusu Orta Doğu’daki İsrail mezalimi başta olmak üzere yükselen jeopolitik gerilimlerin küresel ekonomide ve coğrafyada belirsizlikleri artırdığına işaret etti. Balkan toplumları olarak yüz yüze olunan sınamaların sadece jeopolitik gerilimler olmadığını vurgulayan Kacır, şunları kaydetti: "Pandemi sonrası küresel tedarik zincirlerinin yeniden şekillenmesi ile ticaret ve teknolojide korumacılık dalgasının yükseldiği bir tabloyla karşı karşıyayız. Avrupa ekonomisinin son yıllarda dünyanın geri kalanından negatif ayrışması, Avrupa ile entegrasyonu sıkılaştıran bölge ekonomisinin sürdürülebilir büyümesi karşısında bir risk faktörü olarak önümüzde duruyor. Dijital ve yeşil dönüşümü yakalayamayan ekonomilerin kalkınma yolculuklarında ciddi yapısal zorluklarla karşılaşması ve sürdürülebilir büyümeden uzaklaşması ise kaçınılmaz bir sonu işaret ediyor. Hızlı bir ilerleme gösteren yapay zeka teknolojisi geleneksel teknolojileri ve geleneksel meslekleri tehdit altında bırakıyor. Peki önümüzde duran sadece sınamalar mı? Elbette hayır." "Balkan coğrafyasında pek çok yeni işbirliği mekanizması tesis ettik" Kacır, sınamaların beraberinde önemli fırsatları da beraberinde getirdiğini ifade etti. Sınamalara karşı en önemli adımın ortak faydayı esas alan, çok boyutlu ve çok katmanlı somut işbirliklerini hayata geçirmek olduğuna inandığının altını çizen Bakan Kacır, şöyle devam etti: "Türkiye olarak bu anlayışla son yıllarda Balkan coğrafyasında pek çok yeni işbirliği mekanizması tesis ettik. Diyalogu ve ortak faydayı önceleyen bir duruş sergiledik. Balkanlar'ın en büyük ekonomisi olarak, güçlü üretim ve teknoloji geliştirme altyapımızı inşa sürecinde elde ettiğimiz deneyim ve birikimi de her daim paylaşmaya hazır olduk. Çünkü ekonomide elde edilen kazanımların, tecrübenin, kapasitenin ancak işbirlikleri ile gelişeceğine inanıyoruz. Şu an buradaki mevkidaşlarım ve iş insanları, Balkanlar'daki dostlarımız, son 22 yılda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye’nin kalkınma yolcuğunda katettiği mesafenin en yakın şahitleri arasında yer alıyor." Konuşmasında yatırımlardan örnekler veren ve yatırımların devam edeceğine işaret eden Kacır, şöyle devam etti: "Dünyada belki en iyi birkaç uygulayıcısından biri olduğumuz organize sanayi bölgelerimizin sayısını bu dönemde 191’den 362’ye çıkardık. Bugün 2,7 milyonu OSB’lerimizde olmak üzere 6,7 milyon vatandaşımız sanayi sektöründe istihdam ediliyor. Etkin bir AR-GE teşvik mekanizması kurduk. Neredeyse sıfırdan dev bir AR-GE ve inovasyon ekosistemi inşa ettik. Türkiye’yi baştanbaşa 104 teknoparkla, 1600’den fazla AR-GE ve tasarım merkeziyle donattık. Teknoloji geliştirme ve üretmede çok önemli kazanımlar elde ettik. Türkiye’nin otomobili Togg’la milletimizin 60 yıllık yerli ve milli otomobil hayalini gerçeğe dönüştürdük. Ülkemizi kendi haberleşme uydusunu geliştirebilen ve üretebilen 11 ülke arasına taşıdık. Tüm dünyada yatırım iştahının azaldığı pandemi sonrası dönemde Türkiye, jeostratejik konumu, nitelikli insan kaynağı, güçlü lojistik ve ticaret altyapısıyla yatırımcılar için verimli ve güvenilir bir liman oldu. Türkiye bugün beyaz eşya üretiminde düz cam üretiminde, güneş paneli, ticari araç üretiminde çimentoda, demir çelikte pek çok alanda Avrupa'nın lideridir. 2003 öncesi yıllık ortalama 1 milyar dolar ile küresel doğrudan yatırımların ortalama yüzde 0,2’sini çekebilen Türkiye, 2003 sonrası dönemde küresel yatırımın ortalama yüzde 1’lik kısmını çekmeyi başardı. Son 22 ülkemize yaklaşık 270 milyar dolar uluslararası doğrudan yatırım gerçekleşti. Bunu 'ortağına kazandırmayan, kendisi kazanamaz' diyerek başardık." Bakan Kacır, Türkiye'de pek çok uluslararası şirketin bölgesel yönetim merkezine ev sahipliği yaptığına dikkat çekti. Dünyanın önde gelen firmaların, üretimlerini ve Ar-Ge çalışmalarını Türkiye'de gerçekleştirdiğinin altını çizen Kacır, "Daha geçtiğimiz aylarda dünyanın en büyük elektrikli otomotiv üreticisi BYD, yıllık 150 bin elektrikli araç üretecek tesisini ve yenilikçi yeşil teknolojilere yönelik Ar-Ge merkezini ülkemizde kuracağını ilan etti.Küresel firmalarla gerçekleştirdiğimiz görüşmeler benzer ölçek ve nitelikte yatırımların devamının geleceğine işaret ediyor. Bunun ardında, az önce de ifade ettiğim gibi, beraber kazanma ilkesi yatıyor, dürüst ve adil ortaklık yatıyor." diye konuştu. "Mevcut durum potansiyeli yansıtmıyor" Fatih Kacır, yakın coğrafyada yüksek ekonomik entegrasyonu, Türkiye'nin kalkınma yolculuğu ile elde edilen kazanımların taşıyıcı sütunu olarak değerlendirdiklerini ifade etti. Türk yatırımcıların ve girişimcilerin, bölgenin her ülkesinde oluşturduğu istihdam ve katma değer üretimini memnuniyetle takip edildiğine vurgu yapan Kacır, "Bugün saygın temsilcileri aramızda olan Arnavutluk, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Kosova ve Kuzey Makedonya’da toplam Türk yatırımları 8 milyar dolar seviyesindedir." dedi. Bakan Kacır, mevcut düzeyin gerçek potansiyeli yansıtmadığını belirtti. Dünyanın en güzide coğrafyasında, sahip olunan avantajları ve yüksek potansiyeli harekete geçirmek için ekonomik ilişkileri karşılıklı derinleştirecek ve daha ileriye taşıyacak adımları atmaya mecbur olunduğuna dikkati çeken Kacır, şunları kaydetti: "Hemen birkaç yüz kilometre ötedeki Kıta Avrupa’sında kişi başı milli gelirler 50 bin dolarlar seviyesindeyken yanı başındaki Balkanların 15 bin dolar civarında kalmasını kabul etmiyoruz, etmemeliyiz. Gümrük Birliği ile on yıllardır Avrupa’nın önemli bir ticari ortağı olan Türkiye, tüm Balkan ülkeleri ile işbirliğine hazır. Örneğin Edirne’nin, Tekirdağ'ın, Kırklareli'nin, tüm şehirlerimizin OSB’leri tüm Balkan firmaları için önemli bir fırsat sunuyor. Beraber üreteceğimiz ürünleri Gümrük Birliği ile Avrupa’ya olduğu kadar, Uzak Doğu'dan Orta Doğu ve Afrika’ya uzanan geniş bir coğrafyaya gönderme kapasitemiz var. 85 milyon nüfuslu Türkiye başlı başına bir pazar, dünyanın en çok noktasına uçulan şehri İstanbul ise sizi dünyaya bağlayacak bir bağlantı noktasıdır. Gelin birlikte üretelim, birlikte kazanalım. Keza, coğrafya ve hudut tanımayan yeni teknolojiler ve startup evreni hepimiz için paha biçilmez fırsatlarla dolu. Türkiye olarak şu an milyar dolar değerlemeyi geçmiş 7 startup’ımız, bizim tabirimizle Turcorn’umuz var. Bunların yanına yenilerini ekleminin yolunun da startup ekosistemlerini birbirine entegre etmekten, sınır ötesi ortaklıklardan geçtiğini biliyoruz. Bu sebeple teknoloji ekosistemimizin Balkanlarla entegrasyonunun gayreti içindeyiz. Tarih ve coğrafya bizi buna zorluyor.İnanıyorum ki bugün Balkan ülkeleri olarak hepimizde sınamaları birlikte aşma iradesi, ortaya çıkan fırsatları birlikte değerlendirmenin gayreti olduğu için bir aradayız."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.