TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Uygulamalarımız appstore googleplay
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Macaristan

haberingundemi.com.tr - Macaristan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Macaristan haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

TürkAkım sayesinde alternatif rotaya ihtiyacımız kalmadı Haber

TürkAkım sayesinde alternatif rotaya ihtiyacımız kalmadı

Szijjarto, Anadolu Ajansının (AA) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı himayesinde, "Ortak Gelecek, Ortak Hedefler" temasıyla bu yıl ilk kez düzenlediği İstanbul Energy Forum'da AA muhabirinin sorularını yanıtladı. Macaristan'ın Türkiye ile işbirliğinin stratejik açıdan oldukça önemli olduğuna dikkati çeken Szijjarto, ilişkilerin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Macaristan Başbakanı Viktor Orban arasındaki büyük kişisel dostluk üzerine inşa edildiğini kaydetti. Szijjarto, bu yıl ikili ilişkilerde bazı dönüm noktalarının yaşandığına işaret ederek, "İlk kez Türkiye'den doğal gaz satın aldık. Böylece Macaristan, ülkenizden gaz ithal eden Türkiye'ye komşu olmayan ilk ülke oldu. 250 milyon metreküp ki bu iyi bir başlangıç. Şimdi de gaz ticareti şirketimiz ve BOTAŞ, gaz teslimatlarını devam ettirmek üzere yeni bir sözleşme çerçevesi üzerinde çalışıyorlar. Öte yandan, petrol şirketimiz ile TPAO, gelecekte Türkiye ve Macaristan'da karşılıklı olarak birbirlerinin projelerinde yer almak üzere genişletilmiş bir işbirliği planlıyor." ifadelerini kullandı. Nükleer enerji konusunda da güçlü bir işbirliği olduğunun altını çizen Szijjarto, "Hem Türkiye hem de Macaristan nükleer kapasitelerini artırmak için çok fazla yatırım yapıyor. Aynı teknolojiyi kullanıyoruz, aynı ana yükleniciye sahibiz. Rosatom her iki ülke için de nükleer enerji santrali inşa ediyor. Bu konuda sıkı bir işbirliği üzerinde mutabık kaldık. Birbirimizin uzmanlığına bakıyor, uygulamaları ve deneyimleri paylaşıyor ve birbirimizin nükleer mühendis ve uzmanlarını yetiştirmeye yardımcı oluyoruz." diye konuştu. Szijjarto, iki ülkenin petrol ve gaz ticareti alanındaki hedeflerine değinerek, "Bizim için en önemli şey, BOTAŞ ile gaz ticareti yapan şirketimiz arasındaki gaz teslimat sözleşmesinin devam etmesi. Bakan Bayraktar ile birlikte bu şirketlerin yöneticilerini anlaşmayı mümkün olan en kısa sürede tamamlamaya teşvik ediyoruz. Ayrıca, MOL petrol şirketi ve petrol şirketiniz TPAO ile stratejik bir ortaklığa girmek ve her iki ülkenin topraklarında birbirlerinin projelerine dahil olmak için yeni kilometre taşlarına ulaşmak istiyoruz." dedi. "Bu yıl TürkAkım üzerinden Macaristan'a 6,6 milyar metreküpten fazla gaz geldi" Rus doğal gazının Ukrayna üzerinden sevkiyatına yönelik anlaşmada sona yaklaşıldığını anımsatan Szijjarto, şunları kaydetti: "Ukrayna üzerinden transit geçişin kesilmesinin bize herhangi bir etkisi yok. Çünkü birkaç yıl önce Türkiye, Bulgaristan, Sırbistan ve Rusya ile birlikte TürkAkım boru hattını inşa ettik. Macaristan şu anda TürkAkım üzerinden doğal gaz tedariki gerçekleştiriyor. Günlük olarak 20 milyon metreküpten fazla ithalat yapıyoruz, bu da yeni bir rekor. Bu yıl TürkAkım üzerinden Macaristan'a 6,6 milyar metreküpten fazla doğal gaz geldi. Bu rakam geçen yılın tamamından daha fazla. Dolayısıyla, birkaç yıl önce yaptığımız bu yatırım sayesinde, Ukrayna üzerinden gaz transitinin kesilmesinin bizim için herhangi bir önemi yok." Szijjarto, alternatif rota arayışlarının olmadığına dikkati çekerek, "TürkAkım sayesinde buna ihtiyacımız yok." ifadesini kullandı. "Rusya-Ukrayna savaşının tırmanma riski var" Rusya-Ukrayna Savaşı'na da değinen Szijjarto, Ukrayna'ya sınır komşusu olan ülkesinin her gün savaşın olumsuz etkileriyle karşı karşıya kaldığını dile getirdi. Szijjarto, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin, Rusya-Ukrayna Savaşı'nın tırmanmasına yol açabilecek adımlarla ülkenin seçilmiş başkanı Donald Trump'ın barışı sağlamasını zorlaştırmaya çalıştığını belirterek, "Demokratların, Rusya topraklarına karşı uzun menzilli füzelerin kullanılmasına onay vermesi ve hatta ekonomik açıdan Gazprombank'a yaptırım uygulayacağını açıklamasıyla savaşın tırmanma riski var. Bu, söz konusu yönetimin son günlerinde hiçbir sonucu umursamadıklarının çok açık bir işareti. Bu nedenle 20 Ocak'ın bir an önce gelmesini umuyoruz." ifadelerini kullandı.

Milliler, Avrupa Şampiyonası için parkeye çıkıyor Haber

Milliler, Avrupa Şampiyonası için parkeye çıkıyor

Avrupa Şampiyonası'na ilk kez 1949 yılında katılan A Milli Takım, Macaristan karşısında 26. defa Avrupa Şampiyonası biletini almaya çalışacak. Başantrenör Ergin Ataman yönetimindeki ay-yıldızlılar, rakibini yenmesi durumunda 27 Ağustos-14 Eylül tarihlerinde Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Finlandiya, Letonya ve Polonya'da düzenlenecek 42. Avrupa Basketbol Şampiyonası'na katılacak. - Son 14 şampiyonaya vize aldı A Milli Erkek Basketbol Takımı, 1993 yılından bu yana düzenlenen bütün Avrupa şampiyonalarına katıldı. Türkiye, Macaristan'ı yenerse üst üste 15. kez Avrupa şampiyonalarında yer alacak. - En iyi derece gümüş madalya Türkiye, Avrupa şampiyonalarında en iyi derecesini gümüş madalya kazanarak aldı. Ay-yıldızlı ekip, 2001 yılında Türkiye'de düzenlenen Avrupa Şampiyonası'nda final oynadı. Finalde Yugoslavya'ya kaybeden milli takım tarihinin en iyi Avrupa derecesini elde etti. - Türkiye'nin katıldığı şampiyonalar A Milli Erkek Basketbol Takımı'nın tarihinde katıldığı Avrupa Şampiyonaları şöyle: Yıl Düzenlendiği Ülke Derece 1949 Mısır 4. 1951 Fransa 6. 1955 Macaristan 11. 1957 Bulgaristan 9. 1959 Türkiye 12. 1961 Yugoslavya 10. 1963 Polonya 15. 1971 Batı Almanya 12. 1973 İspanya 8. 1975 Yugoslavya 9. 1981 Çekoslavakya 11. 1993 Almanya 11. 1995 Yunanistan 13. 1997 İspanya 8. 1999 Fransa 8. 2001 Türkiye 2. 2003 İsveç 12. 2005 Sırbistan-Karadağ 9. 2007 İspanya 11. 2009 Polonya 8. 2011 Litvanya 11. 2013 Slovenya 17. 2015 Fransa-Hırvatistan-Almanya-Letonya 14. 2017 Türkiye-Romanya-Finlandiya-İsrail 14. 2022 Çekya-Gürcistan-İtalya-Almanya 10.

AB’YE KATILIMIMIZIN  ENGELLENMESİNİN  MAKUL BİR İZAHI YOK Haber

AB’YE KATILIMIMIZIN ENGELLENMESİNİN MAKUL BİR İZAHI YOK

Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de, Avrupa Siyasi Topluluğu Beşinci Zirvesi Genel Oturumu'nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Misafirperverliği ve nazik daveti için Macaristan Başbakanı Viktor Orban'a teşekkür eden Erdoğan "Bugün burada Avrupa'nın yüzleştiği çok boyutlu güvenlik sınamalarını ele almak üzere toplanmış bulunuyoruz" ifadesini kullandı.  ‘Gazze'de bir yıldır süren soykırım insanlığın ortak utancıdır’  Güvenlik sınamalarının yalnızca askeri tehditler, terörist saldırılar ve hibrit savaş taktiklerinden ibaret olmaktan çıktığını belirten Erdoğan, enerji arzından siber saldırılara, göç hareketlerinden salgınlara, uluslararası hukukun sistematik ihlallerinden savaşlara kadar geniş bir yelpazeye yayılan meydan okumaların herkesi etkilediğini bildirdi.  "Huzurumuza, istikrarımıza ve refahımıza kasteden tehditlerin önemli bir kısmı tek başımıza üstesinden gelemeyeceğimiz boyutlara varmıştır." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: Avrupa Siyasi Topluluğu'nu, kıtamıza yönelik ortak tehditleri samimi bir ortamda ele aldığımız bir platform olarak görüyoruz. Türkiye, civar bölgelerle yakın kültürel bağları, güçlü ordusu, köklü devlet tecrübesi, ilkeli dış politikası ve yetişmiş insan kaynağıyla bir istikrar adası vazifesi görmeye devam edecektir. Avrupa coğrafyasında maalesef savaşın üçüncü yılını geride bırakıyoruz. Ukrayna'daki savaşın yol açtığı olumsuzluklar her geçen gün daha da derinleşiyor. Savaşın uzaması diplomasiye giderek daha az alan bırakıyor. Biz, en başından beri her iki tarafın da masada olduğu bir müzakere sürecini ve devamında kalıcı, adil bir barışa ulaşılmasını savunduk.  Gecen hafta Kazan'da Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştüğünü belirten Erdoğan, bu görüşmeden önce de Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha'yı Ankara'da kabul ettiğini hatırlattı.  Erdoğan, her iki görüşmede de diplomasiye alan açılması yönündeki mesajlarını bir kez daha taraflara ilettiğini, barışın tesisi için üzerlerine düşen ne varsa yapmaya hazır olduklarını ve çözüme yönelik çabalara desteklerinin süreceğini ifade ettiklerini bildirdi.  Diğer yandan, yol açtığı yıkım ve sivil zayiat bakımından Ukrayna'daki savaştan çok daha büyük bir insanlık trajedisinin Orta Doğu'da yaşandığını belirten Erdoğan, şunları söyledi: Gazze'de bir yıldır süren soykırım tüm insanlığın ortak utancıdır. Buna son dönemde Batı Şeria ve Lübnan'a gerçekleştirilen gayriahlaki ve gayrihukuki saldırılar da eklenmiştir. Şunu vicdan sahibi herkes görüyor, kabul ve ikrar ediyor, 50 bine yaklaşan can kaybı dikkate alındığında ateşkesin ivedilikle sağlanması, kesintisiz ve yeterli miktarda insani yardımın bölgeye ulaşması için İsrail'e her boyutta baskı yapılması elzemdir. İsrail'in saldırganlığına kayıtsız şartsız destek verenler, işlenen suçların da ortağı haline geldiklerini bilmelidirler.  Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail'e silah ve mühimmat transferinin durdurulmasını sağlamaya yönelik Birleşmiş Milletler'de bir girişim başlattıklarını, 50'yi aşkın ülke ve uluslararası kuruluşun imzasını taşıyan mektubu BM Genel Sekreteri'ne, BM Güvenlik Konseyi Kasım Ayı Dönem Başkanı Birleşik Krallık'a ve BM Genel Kurul Başkanı'na ilettiklerini belirtti. Bir diğer önemli hususun da Filistin'in devlet olarak tanınması olduğunu vurgulayan Erdoğan, "İrlanda, Norveç, İspanya ve Slovenya'nın bu yönde attıkları adımları takdirle karşılıyor, kendilerini ülkem ve milletim adına tebrik ediyorum. Bu tanıma kararlarının, bölgede barış isteyen Avrupalı devletler için de bir emsal teşkil ettiğine inanıyorum. Küresel adalete ve barışa katkı vermeleri için Filistin'i henüz tanımayan tüm ülkelere bunu yapmaları çağrısında bulunuyorum" ifadesini kullandı.  Terörizme karşı işbirliği ve dayanışma halinde, terör örgütleri arasında fark gözetmeksizin mücadelenin herkesin sorumluluğu olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti: PKK terör örgütüyle mücadelede Avrupalı ortaklarımızdan somut işbirliği görmek istiyoruz. FETÖ'nün etkin varlık gösterdiği Avrupa ülkelerinden adli ve idari işbirliği taleplerimizin karşılanmasını bekliyoruz.  DEAŞ, ülkemizin de önemli katkılarıyla Suriye ve Irak'ta toprak hakimiyetini kaybetmiş olsa da küresel ölçekte güvenliği tehdit ediyor. Örgütün odağının kaymaya başladığı Batı Afrika ve Orta Asya'daki yabancı terörist savaşçı hareketliliğinin dikkatle takip edilmesini ve bu alanda işbirliğini önemsiyoruz.  Erdoğan, Türkiye'nin, Avrupa-Atlantik bölgesinde barış, refah ve istikrar için bugüne kadar en çok katkı veren ülkeler arasında yer aldığına işaret ederek, "NATO'nun en önde gelen müttefiklerinden biri olarak, Asya-Pasifik'ten Kuzey Afrika'ya uzanan geniş coğrafyadaki ortaklarımızla istişareleri ve işbirliğimizi sürdürüyoruz" diye konuştu.  "AB'nin savunma alanındaki gayretlerine Türkiye'nin tam olarak dahil edilmesi Avrupa'nın barış ve güvenliği için olmazsa olmazdır" diyen Erdoğan, şunları kaydetti: Avrupa Savunma Ajansına ve Avrupa Daimi Yapılandırılmış İşbirliği kapsamındaki projelere katılımımızın gecikmeksizin önünün açılmasını bekliyoruz. Avrupa'yı ve ötesini etkileyen geniş çaplı sorunlara çözüm bulunabilmesi için Türkiye'nin desteği şarttır. Avrupa'da nefret, İslam karşıtlığı ve ırkçılık, sosyal uyumu ve istikrarı zedeliyor. Müslümanlar başta olmak üzere göçmenlere karşı artan ötekileştirme, ırkçılığın yeni bir yüzü olarak karşımıza çıkıyor. Yabancı düşmanlığı ve İslam karşıtlığının yalnızca Müslümanları ve göçmenleri değil, toplumun tamamının huzur ve güvenliğini tehdit eden bir temel insan hakları sorunu olduğu artık kabullenilmelidir. Küresel dengelerin yeniden kurulduğu böylesine belirsiz bir dönemde, hemen her alanda yeni ve etkin politikalar geliştirmemiz elzemdir. Daha derin işbirliği tesis etmemizin önündeki siyasi engellerin, ön yargılı birtakım tutumların artık geride bırakılması gerekiyor. Aksi takdirde, Avrupa'nın ihtiyaç duyduğu fikri ve ekonomik dönüşümleri yakalaması mümkün olamayacaktır.  Bu vesileyle Avrupa kıtasının güvenlik ve istikrarı için AB'nin genişleme politikasının önemine de dikkati çekmek istediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hakkaniyetli bir genişleme politikasının Birliğin en önemli jeopolitik aracı olduğu açıktır" değerlendirmesinde bulundu.  Erdoğan, "Türkiye gibi kıtanın refahı ve güvenliğine önemli katkılar sunan bir aday ülkenin katılım sürecinin yıllardır engellenmesinin makul bir izahı yoktur. Mevcut jeopolitik konjonktürde üyelik perspektifimizin güçlendirilmesinin, hem Avrupa'nın hem yakın coğrafyamızın yararına olacağı açıktır. Türkiye olarak, AB ile ilişkilerimizin sağlıklı bir zeminde ilerletilmesi için diyalog ve işbirliğine hazırız" dedi.  

AVRUPA SİYASİ  TOPLULUĞU  ZİRVESİ BAŞLADI Haber

AVRUPA SİYASİ TOPLULUĞU ZİRVESİ BAŞLADI

Avrupa Birliği (AB) ülkeleri ile diğer Avrupa ülkelerinin liderlerini bir araya getiren, kıtayı ilgilendiren güncel meselelerin tartışıldığı AST zirvelerinin 5'incisi, Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın evsahipliğinde düzenleniyor. Zirvede Türkiye'yi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan temsil ediyor.  40'ın üzerinde hükümet ve devlet başkanının katıldığı zirvenin gündemini ana hatlarıyla "Avrupa'nın karşı karşıya olduğu güvenlik zorlukları" oluşturuyor.  Düzensiz göçle mücadele, ekonomi güvenliği, iklim de ana gündem maddeleri arasında yer alıyor.  Liderler, ABD’nin 47. Başkanı olarak Donald Trump'ın seçilmesiyle ilgili gelişmeleri de masaya yatıracak.  AST'nin temelleri, 2022'de Avrupa Günü'nde atıldı.  9 Mayıs 2022'de AB'nin dönem başkanlığını yürüten Fransa'nın Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, AB'nin rotasının belirlenmesi için bir yıl sürdürülen Avrupa'nın Geleceği Konferansı'nın kapanışında Birlik üyeliğine alternatif bir teklif sundu.  24 Haziran 2022'de yapılan AB Zirvesi'nde liderler, Macron'un teklifini ilk kez görüştü. Zirvenin sonuç bildirisinde, AST'nin, AB'nin yakın ilişkiler içinde olduğu tüm Avrupalı ülkeleri kapsayabileceği, kıtanın güvenlik, istikrar ve refahını güçlendirmek için bir siyasi koordinasyon platformu niteliği taşıyacağı ifade edildi.  Ayrıca, oluşumun AB'nin genişlemesine alternatif olmayacağı vurgulandı, yeni bir uluslararası kuruluş olarak da değil, Avrupa'da AB'den daha geniş ölçekli bir "siyasi tartışma platformu" olacağı anlatıldı.  7 Eylül 2022'ye gelindiğinde AB, ilk kez AST'nin somutlaştığını duyurdu. 6-7 Ekim 2022'de dönem başkanı Çekya'nın ev sahipliğinde, başkent Prag'da düzenlenecek gayriresmi nitelikli AB Liderler Zirvesi öncesinde ilk AST toplantısının yapılacağı bildirildi.  Yılda iki kez yapılan zirveye Çekya'nın ardından, 1 Haziran 2023'te Moldova, 5 Ekim 2023'te İspanya, 18 Temmuz 2024'te İngiltere ev sahipliği yaptı.  

Avrupa'yı vuran fırtınada  can kaybı 22'ye yükseldi Haber

Avrupa'yı vuran fırtınada can kaybı 22'ye yükseldi

Avrupa'yı vuran fırtınada  can kaybı 22'ye yükseldi Avrupa ülkeleri Romanya, Avusturya, Polonya, Çekya, Macaristan ve Slovakya'da şiddetli yağışların neden olduğu sellerde hayatını kaybedenlerin sayısı 22'ye yükseldi. Avrupa'yı etkisi altına alan şiddetli yağış ve fırtınalar, kıta genelinde geniş çaplı sellere yol açtı. Polonya'nın güneyinde Nysa Klodzka Nehri'nin taşması sonucu meydana gelen sel nedeniyle Lewin Brzeski kasabasında vatandaşlar güvenlik güçleri tarafından tahliye edildi.  Orta ve Doğu Avrupa'yı vuran Boris Fırtınası'nın yol açtığı şiddetli yağışların bilançosu ağırlaşıyor. Polonya'nın güneyinde hafta sonunda bu yana etkili olan fırtınanın beraberinde getirdiği şiddetli yağış, Aşağı Silezya (Dolny Slask), Yukarı Silezya (Gorny Slask), Opole ve Lubusz Voyvodalıklarında nehirleri taşırdı, çok sayıda çok yerleşim yeri sular altına kaldı. Polonya Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada, fırtınada hayatını kaybedenlerin sayısının 7'ye yükseldiği belirtildi. Aşırı yağış ve su baskınlarının savaş alanına çevirdiği Stronie Slaskie, Klodzka, Glucholazy, Ladek Zdroj kentlerinde ise 10'u aşkın kişinin kaybolduğu aktarıldı. Doğal afet durumu ilan edilen Aşağı Silezya, Yukarı Silezya, Opole ve Lubusz bölgelerinde okullar tatil edilirken, Polonya Başbakan Donald Tusk selden etkilenen bölgeler için 1 milyar zloti (230 milyon euro) bütçe ayırdıklarını açıkladı. Fırtınanın etkili olduğu bölgede 60 bine yakın aboneye elektrik verilemezken, yetkililer şehir şebekesinden su içmemeleri konusunda vatandaşlara uyarıda bulundu. Aşırı yağışların aralıksız devam ettiği bölgede 80'den fazla nehrin alarm seviyesini geçtiği belirtildi. Polonya'nın güneybatısındaki büyük şehirlerden Wroclaw ve Opole ise taşan onlarca nehirden gelen büyük su baskınlarına hazırlanıyor.  Boris Fırtınasının vurduğu Avusturya'da ise ölü sayısı, Aşağı Avusturya eyaletine bağlı Tulln an der Donau kasabasında Tuna Nehrinin yükselmesi sonucu 81 yaşındaki bir kadının evinde boğulmasıyla 5'e yükseldi. Tamamı afet bölgesi ilan edilen Aşağı Avusturya'da bugün itibarıyla yağmurun hızını kaybetmeye başladığı, nehirlerdeki su seviyesindeki artışın durduğu belirtildi.  Fırtınanın etkili olduğu Çekya'nın Bruntal ve Krnov kasabalarında ise 3 kişinin hayatını kaybettiği açıklandı. Çekya polisi başkent Prag'ın 235 kilometre doğusundaki Lipova-lazne köyü yakınlarında nehre düşen araca ulaşırken, araçtaki 3 kişi bulunamadı. Kayıp 7 kişiyi arama çalışmaları sürerken, evlerinden tahliye edilenlerin sayısının 12 bini aştığı aktarıldı. Yağışlı havanın ülkenin kuzeyi ve doğusundan güneyine doğru kaydığı belirtilirken, güneyde nehirlerin taşma riskine karşı alarm durumuna geçildi.  Romanya'da ise Galati'ye bağlı Girivita köyünde 1 kişinin daha cansız bedenine ulaşıldığı, geçtiğimiz cumartesiden bu yana etkili olan yağışlar nedeniyle ölü sayısının 7'ye yükseldiği bildirildi. Selden en çok etkilenen Galati'de 5 bin 400 evde hasar meydana geldiği belirtildi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.