TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Uygulamalarımız appstore googleplay
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Japonya

haberingundemi.com.tr - Japonya haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Japonya haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Türk dronları Japonya'dan yatırım aldı, ABD'de üretilecek Haber

Türk dronları Japonya'dan yatırım aldı, ABD'de üretilecek

Sivil döner kanat insansız hava araçlarının (dron) geliştirilmesi, üretimi, sistem entegrasyonu ve yaşam döngüsü destek süreçlerinde faaliyet gösteren Baibars Mekatronik Havacılık, kısa sürede ihracat başarılarına ulaştı, uluslararası yatırım aldı, şimdi de yurt dışında üretime hazırlanıyor. Baibars Mekatronik Havacılık Yönetim Kurulu Başkanı Celal Çağlayan Erguvan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2015'te Çukurova'da temelleri atılmış bir döner kanat İHA üreticisi olarak faaliyet gösterdiklerini anlattı. 2021'in ilk çeyreğinden itibaren başta zirai insansız hava araçları olmak üzere tarımsal insansız hava araçları üretmeye başladıklarını kaydeden Erguvan, hikayelerinde ilki 2021'de Türkiye İş Bankası'nın verdiği destek, ikincisinin 2023 son çeyreğinde Japonya'dan aldıkları doğrudan yabancı yatırım olmak üzere 2 kilometre taşı olduğunu söyledi. Erguvan, şöyle devam etti: "Bunlar üretim kabiliyetimizi, yerlilik oranımızı artıran ve yurt dışına açılmamıza vesile olan kilometre taşları oldu. Döner kanat insansız hava araçlarında zirai insansız hava araçları, endüstriyel insansız hava araçları ve taktiksel ikmal İHA'ları üretmekteyiz. Baibars çatısında iki iştirakimiz bulunmakta. Kelaynak İHA İşletmeciliği, tarımsal dronlarla ilaçlama hizmeti sunuyor. Çukurova Havacılık'ta ise İHA-1 ve İHA-2 ehliyetlerini veriyoruz. Döner kanat çözümlerinde sadece İHA vermiyoruz son kullanıcıya, bir sistem veriyoruz. Hem ehliyeti hem sahada nasıl kullanılacağı hem lisansları hem resmi uçuş izinlerinin alınması için destek oluyoruz." ABD macerasına geri sayım ABD Detroit, Michigan'da zirai insansız hava araçları üretmeyi planladıklarını bildiren Erguvan, 2025'te üretime başlamayı hedeflediklerini ve tesisin büyük oranda tamamlandığını belirtti. ABD'de zirai insansız hava araçlarına çok ciddi talep olduğunu dile getiren Erguvan, "Bulunduğumuz bölge Midwest diye geçiyor. Michigan bölgesi, Iowa, Kansas, Nebraska... Buraları da Türkiye'nin Orta Anadolu kesimi gibi düşünebilirsiniz ama daha sulak araziler, tarımın çok geniş arazilerde yapıldığı bölgeler. Zirai insansız hava aracı da tarla bitkilerinin kullanımına çok uygun. Hem girdi maliyetlerini azaltıyor hem sürdürülebilir tarımın önünü açıyor. Karbon tüketimini azaltıp daha az suyla daha verimli bir ilaçlama yapıyorsunuz. Bölgenin ihtiyaçlarına yönelik o bölgede üretim yapacağız ABD'de. 2025 Mart'ta banttan ürün çıkartmayı hedefliyoruz." değerlendirmesini yaptı. Bu yıl faaliyetlerini ihracat ağırlıklı sürdürdüklerini, 9 ülkeye ihracat yaptıklarını, bunlar içerisinde Japonya, İspanya, ABD gibi teknolojik olarak olgunluk seviyesi yüksek ülkelerin de yer aldığını ifade eden Erguvan, "Umarım Türkiye olarak İHA'da yakaladığımız teknolojik olumlu repütasyon ve gelişimi daha da genişletmeye devam ederiz." dedi. Yerlilik oranı yüzde 70'e çıkacak Celal Çağlayan Erguvan, tarımsal İHA'larda kapasite üst limitinin 70 litre olduğuna işaret ederek, dolayısıyla kapasiteden çok teknolojik verimliliğin artmasına yönelik gelişmelere imza atacaklarını bildirdi. Endüstriyel İHA'larda ise yangın müdahale İHA'sı Cesur'un üstünde çok yoğun mesai yaptıklarını belirten Erguvan, şöyle konuştu: "Onun geleceğinin olduğuna ve hayat kurtulabileceğine inanıyoruz. Onun üstüne çalışmaya devam edeceğiz. Henüz yerleştirmesini tamamlayamadığımız bazı komponentler var. Onları yerleştirmeyi hedefliyoruz. Yegane gayemiz yerlilik oranımızı hemen hemen bütün ürünlerde yüzde 70'in üstünde tutmak. Hem tedarik zinciri açısından hem de değişen dünyada Türkiye'nin jeopolitik konumundan faydalanmak istiyoruz. Türk teknolojisini dünyanın dört tarafına ihraç etmeye devam etmek istiyoruz. Döner kanatlarda iki farklı platform üstünde üretim yapıyoruz. Uzun bloklu platformda yerlilik oranımız yüzde 50-55 arasında değişiyor. İşçilik katsayısını dahil ettiğinizde. 2025'in mart ayında yüzde 70'e ulaşacağız, özellikle zirai insansız aracında... Endüstriyel İHA'larda aviyonik sistemlerde henüz hala dışa bağımlıyız. Umarım onda da yerlilik oranımızı artıracağız. 2025 sonu gibi yüzde 50'nin üzerinde yerli üretime ulaşacağımızı umut ediyorum." Çiftçinin teknolojik yardımcısı ABD'deki tesiste üretilecek yeni nesil tarım dronları, verimliliği artırıyor ve girdi maliyetlerini azaltıyor. 50 litre sıvı tankı ve 70 litre gübre tankı ile saatte 220 dekara kadar ilaçlama yapabiliyor. Yüksek debili, santrifuj püskürtme sistemi sayesinde daha az zirai ilaçla, daha verimli ilaçlama imkanı sağlıyor. Yine Baibars tarafından geliştirilen Arazi Takip Sistemi ve Engel Tespit Sistemi ile her türlü arazide güvenli uçuş yapabilen dronlar, kullanıcısına yüksek manevra kabiliyetiyle destek oluyor. Dronlar, yüksek dayanıklılıkla suya ve toza karşı üstün koruma yeteneğiyle görev yapıyor.

Japonlar bunu da başardı Haber

Japonlar bunu da başardı

Osaka Üniversitesi’nden bilim insanları geliştirdikleri kök hücre tedavisi ile dünyada bir ilki gerçekleştidi. Görme engelli dört kişiye bu yeni yöntemle görme yetisini geri kazandırmayı başardılar. Deneme aşamasında olan bu tedavi, özellikle kornea hasarı nedeniyle görme kaybı yaşayan hastalar üzerinde başarılı sonuçlar verdi. DÖRT HASTA ÜZERİNDE TEST EDİLDİ Çalışma, ileri derecede görme kaybı yaşayan dört hastayı kapsadı. Kök hücre nakli yapılan üç kişide önemli iyileşmeler gözlemlenirken, dördüncü hastada da görme yetisinde iyileşme yaşandı, ancak bu iyileşmelerin uzun süreli olmadığı belirtildi. Bu hastalar, gözdeki şeffaf yüzey olan korneadaki hasarları tedavi etmek için yeniden programlanmış kök hücrelerle yapılan tedaviyi deneyimleyen ilk kişiler oldu. Uzmanlar, tedavinin güvenli göründüğünü ancak daha geniş çaplı klinik araştırmaların yapılması gerektiğini vurguluyor. Kornea, gözdeki limbal halkadaki kök hücreler sayesinde kendini yenileyebilir. Ancak bu kök hücreler, “limbal kök hücre eksikliği” (LSCD) gibi durumlarda azalır veya tamamen tükenir. LSCD, korneada yara dokusunun birikmesine ve nihayetinde körlüğe yol açabilir. Bu durum, travmalar, otoimmün hastalıklar ve genetik faktörler gibi birçok sebeple gelişebilir. HER İKİ GÖZDE ETKİ VARSA UYGULANMIYOR Geleneksel LSCD tedavileri, genellikle sağlıklı gözlerden alınan kök hücrelerin nakli ile yapılır. Ancak, her iki gözde de etki olduğunda bu yöntem uygulanamıyor. Ayrıca, organ bağışından elde edilen kornea nakilleri, bağışıklık sistemi tarafından reddedilebiliyor. Osaka Üniversitesi’ndeki uzmanlar, bu sorunu aşmak için uyarılmış pluripotent kök hücreleri (iPS hücreleri) kullanmayı tercih etti. Sağlıklı bir bağışçıdan alınan kan hücreleri, embriyonik benzeri bir duruma dönüştürülerek korneal epitel hücrelerine dönüştürüldü. Bu epitel hücreleri, hastaların kornealarındaki yara dokusu temizlendikten sonra göz yüzeyine yerleştirildi. Tedavi sonrasındaki iki yıllık gözlemler, büyük yan etkilerin oluşmadığını gösterdi. Hiçbir hastada tümör gelişimi gözlemlenmezken, bağışıklık sistemi de nakledilen hücrelere saldırmadı. Tedaviyi geliştiren uzmanlardan Kapil Bharti, bu sonuçların umut verici olduğunu ancak tedavinin güvenliği konusunda daha fazla nakil yapılması gerektiğini belirtti. SONUÇLARI HENÜZ NET DEĞİL Nakil yapılan dört hastanın da görmelerinde hemen iyileşmeler gözlemlenirken, tedavi bölgesinde de önemli bir azalma yaşandı. Bir yıl boyunca yapılan gözlemlerde, iyileşmelerin yalnızca bir hastada tersine döndüğü görüldü. Bilim insanları, tedavideki görme iyileşmesinin kesin nedenlerini henüz tam olarak çözemediklerini, ancak nakil edilen hücrelerin alıcının korneasına tutunup çoğalmış olabileceği veya önceden yapılan yara temizliğinin de etkili olmuş olabileceğini düşünüyor.

Çin'de evlilik krizi: Tarihin en düşük seviyesinde Haber

Çin'de evlilik krizi: Tarihin en düşük seviyesinde

2024’ün ilk üç çeyreğinde Çin’de 4,74 milyon çift evlenirken, geçen yılın aynı döneminde bu sayı 5,69 milyondu; böylece evlilik oranında yüzde 16,6’lık bir düşüş kaydedildi. 2013'te 13 milyon nikahla zirve yapan evlilik sayıları, 2022’de ise 6,83 milyona inmişti. 2024’te ise bu rakamın daha da azalması bekleniyor. Çin'de azalan evliliklerle birlikte doğum oranlarının düşmesi de ciddi bir endişe kaynağı. 2022’de 1 milyar 411 milyon olan Çin anakarası nüfusu, 2023'te 1 milyar 409 milyona gerilemişti. 2022’de doğum oranları, Çin Halk Cumhuriyeti'nin kurulduğu 1949'dan bu yana en düşük seviyeyi gördü. Tek çocuk politikasından çoklu çocuk teşviklerine Çin, nüfus azalmasını önlemek için 2015'te tek çocuk politikasını sonlandırarak çiftlere vergi indirimleri gibi teşvikler sundu. Ancak, artan yaşam maliyetleri nedeniyle birçok çift çocuk sahibi olmayı ertelemeyi veya vazgeçmeyi tercih ediyor. Çin Nüfus ve Kalkınma Araştırma Merkezi, doğum oranlarındaki düşüş nedenlerini araştırmak için 150 ilçedeki 1500 topluluktan 30 bin kişiyle görüşmeyi planlıyor. Azalan iş gücü nedeniyle, Çin hükümeti emeklilik yaşını yükseltme konusunda yeni düzenlemeler de değerlendiriyor. Asya'daki diğer ülkeler de aynı sorunla karşı karşıya Japonya ve Güney Kore gibi diğer Asya ülkeleri de benzer nüfus sorunlarıyla karşı karşıya Alınan önlemler ise bu ülkelerde de henüz istenen sonuçları vermiş değil

Haber

"Ayyıldız ve Güneş" sergisi AKM'de açıldı

Japonya İstanbul Başkonsolosu Kenichi Kasahara'nın da katıldığı sergi, açılış konuşmaları ve kurdele kesimiyle ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Serginin küratörlüğünü üstlenen Japon Sanat Merkezi kurucusu, Japon Araştırmaları Derneği ve Asya Çalışmaları Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Erdal Küçükyalçın, AA muhabirine yaptığı açıklamada sergide, Türk Japon ilişkilerine katkısı olmuş insanların, kurumların ve olayların bir dökümünü çıkardıklarını ve bir kronolojik çalışma yaptıklarını söyledi. Küçükyalçın, serginin 1873 yılı Osmanlı döneminden başladığına işaret ederek, "Osmanlı döneminden sonra son yüzyılda Cumhuriyet'le birlikte çok farklı etkinlikler yapılmış. Bunlardan en önemli olanlarını kilometre taşlarını anlatmak, tanıtmak istedik. Bunu da bir gazete tasarımıyla yaptık. Yüzyıl içerisinde olan bütün olayların fotoğraflarını, resimlerini ve bilgilerini topladık. Ziyaretçiler belki de daha önce hiç duymadıkları, görmedikleri olaylara şahit olacak." dedi. "Misafirperverlik ve tarihine sahip çıkma gibi birçok alanda ortak noktalarımız var" Türkiye'ye ilk yabancı yatırımın bir Japon tarafından, Ankara'da Gazi Çiftliği'nde Atatürk'le birlikte yapıldığını aktaran Küçükyalçın, "Bunu çalışmalar sırasında ortaya çıkarttık. Kırşehir Kalehöyük'de 40 yıldır devam eden kazıları da anlatıyoruz. Orada bir Japon bahçesi kuruluyor. Yani Türkiye'ye, Anadolu'ya hizmet ediyor. Karşılıklı bu yardımlaşmalar, deprem sırasında yapılan yardımlaşmalar, aslında birçok konu iki toplumu birbirine bağlıyor. Biz bunların altını çizmek istedik." diye konuştu. Erdal Küçükyalçın, Japonya'da da Türkiye'deki gibi saygının çok önemli olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Farklılıklarımız da benzerliklerimiz de çok. İnsanların empati yeteneği, karşıdakini düşünmek, misafirperverlik ve tarihine sahip çıkma gibi birçok alanda ortak noktalarımız var. Bu tarz etkinliklerin de insanları bilinçlendirme konusunda çok büyük katkısı oluyor. Aslında her şey bir fikirle başlıyor. İnsanlar geldiğinde Japonya ile Türkiye'nin dostluğunu görecekler. Bu dostluk için bir şeyler yapmaya çalıştık." Japonya İstanbul Başkonsolosluğu Kültür Ataşesi Takeshi Nomura ise bu yıl Türkiye ile Japonya ilişkileri adına önemli etkinlikler yaptıklarını belirterek, "Bu sergi de bu anlamda çok kıymetli. İki ülke arasında bir dostluk ilişkisi var ama 100. yıl dolayısıyla bu ilişki daha yoğun bir şekilde hissediliyor. Biz Japon kültürünü burada tanıtarak, nice yüz yıllar görmeyi hedefliyoruz. Japonya'da da çeşitli etkinlikler yapılıyor ve Türk kültürü tanıtılıyor. İstanbul bir turizm merkezi. Buraya gelen turistler de bu sergiyle iki ülke arasındaki ilişkiye ve tarihe dair bilgi sahibi oluyor." değerlendirmesinde bulundu. Sergi, 24 Kasım'a kadar ziyaret edilebilecek.

Japonya  Prensi  Türkiye'ye geliyor Haber

Japonya Prensi Türkiye'ye geliyor

Türkiye ve Japonya, ikili diplomatik ilişkilerin kuruluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla karşılıklı ilişkileri güçlendiriyor. Japonya İmparatorluk İşleri Ajansının (Kunaicho) açıklamasına göre Veliaht Prens Fumihito ve Veliaht Prenses Kiko 3-8 Aralık tarihlerinde Türkiye'ye gelecek. Veliaht çiftin, 4 Aralık'ta Ankara'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesi planlanıyor. Daha sonra anma töreni için İstanbul'a geçecek ikili, burada, 1890'da Japonya'da batan Ertuğrul Fırkateyni'ne ilişkin serginin düzenleneceği müzeyi gezecek. Osmanlı Donanmasına ait Ertuğrul Fırkateyni'nin batışı, Türk-Japon dostluğunun başlangıcı kabul ediliyor. Çift, 8 Aralık'ta Japonya'ya dönecek. 58 yaşındaki Fumihito, Mayıs 2019'da tahta çıkan 126. Japonya İmparatoru Naruhito'nun erkek kardeşi. Türk-Japon diplomasisinin miladı İslam dünyasından Japonya'ya organize şekilde giden ilk diplomatik heyeti taşıyan Ertuğrul Fırkateyni, toplam 609 kişilik mürettebatıyla Temmuz 1889'da İstanbul'dan ayrıldı. Fırkateyn sırayla Süveyş, Aden, Bombay, Kolombo, Singapur, Hong Kong, Fukuşu, Nagazaki, Kobe'ye uğrayarak 11 ay sonra Yokohama'ya ulaştı. Japonya İmparatoru Meiji tarafından kabul edilen Heyet Başkanı Osman Paşa, Osmanlı Padişahı 2. Abdülhamid'in gönderdiği mektup ve madalyayı Meiji'ye takdim etti. Ziyaret kapsamında birçok temasta bulunan Osmanlı heyeti, Yokohama'dan 15 Eylül 1890'da ayrıldı. Ertuğrul, 16 Eylül akşamı, güneydoğudaki Wakayama eyaletinin kıyısındaki Kuşimoto bölgesi yakınlarında kayalara çarparak battı. Kazadan sadece 69 denizci kurtulurken 540 Osmanlı levendi hayatını kaybetti. Ziyaretin mahzun hikayesi iki ülke diplomasisinde başlangıç kabul edilirken batan fırkateyn ve leventlerin manevi mirası, 134 yıldır iki ülke halkının gönüllerinde yaşatılıyor.

Japonya erken seçime gidiyor Haber

Japonya erken seçime gidiyor

LDP'nin önceki lideri ve Japonya Başbakanı Kişida Fumio'nun siyasi bağış fonu skandalı gerekçesiyle 14 Ağustos'ta istifa edeceğini duyurması üzerine düzenlenen kongrede seçilen İşiba ilk siyasi sınavına hazırlanıyor. Geçen haftaki seçimli kongrede LDP lideri seçilen İşiba, meclis oturumu öncesi düzenlediği basın toplantısında, ülkede meclisin feshedilerek 27 Ekim'de erken genel seçime gidileceğini bildirdi. "Yeni yönetimin bir an önce halkın hakemliğine tabi olması önemli" diyen İşiba, yarınki meclis oturumu sonrası kurulacak hükümet açısından bir genel seçimin "ne kadar erken olursa o kadar iyi olacağını" söyledi. İşiba, henüz "başbakanlığı" üstlenmeden bu duyuruyu yapmasına yönelik tepkilere, "Başbakan olmayan birinin böyle bir şey yapmasının alışılmadık bir durum olduğunun farkındayım ama bunun uygunsuz olduğunu da düşünmüyorum." karşılığını verdi. Kampanya dönemi 12 Ekim'de LDP Genel Sekreteri Moriyama Hiroşi, erken genel seçimin kampanya döneminin 12 Ekim'de başlayacağını bildirdi. İşiba'nın, LDP ile koalisyon ortağı Komeito'nun hakimiyetindeki mecliste hafta içinde Japonya'nın yeni başbakanı ilan edilmesine kesin gözüyle bakılıyor. LDP lideri ve Başbakan Kişida Fumio, ağustosta, parti içi siyasi bağış fonu skandalının siyasete yönelik kamu güvenini sarstığı gerekçesiyle istifa edeceğini açıklamıştı. 27 Eylül'de 9 adayın katıldığı kongrede başkanlık seçimini, geçmişte tarım bakanı ve savunma bakanı olarak görev yapan eski LDP Genel Sekreteri İşiba Şigeru, ikinci turda kazanmıştı. Ekim 2021'deki seçimlerde 15 sandalye kaybedilmişti Japonya'da son genel seçim 31 Ekim 2021'de düzenlenmişti. Çoğunluğun 233 sandalyeyle elde edildiği 465 koltuklu mecliste iktidardaki LDP 261 sandalye kazanmıştı. 276 sandalyeyle seçime giren LDP o seçimde 15 sandalye kaybetmişti. Temsilciler Meclisi milletvekillerinin olağan görev süresinin normal şartlarda Ekim 2025'te sona ermesi gerekiyordu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.