TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Uygulamalarımız appstore googleplay
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Hukuk

haberingundemi.com.tr - Hukuk haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Hukuk haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Hukuksuz boykot çağrıları kabul edilemez Haber

Hukuksuz boykot çağrıları kabul edilemez

Tunç, sosyal medya hesabından İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot çağrılarına ilişkin açıklama yaptı. Bakan Tunç, "Cumhuriyet Halk Partisinin bazı markaları hedef alan sistemli boykot çağrısı, ekonomik düzene yönelik organize bir karalama kampanyasıdır. Hukuk devletinde hiç kimse, markaları, şirketleri veya tüketicileri ideolojik çizgisine göre hizaya sokamaz. Kimse, kendi siyasi çıkarı uğruna, binlerce insanın emeğini tehdit edemez. Yerli sermayeyi hedef alan ve ticaret hayatını sabote etmeye yönelik bu sorumsuz linç girişimi, açıkça hukuka aykırıdır." ifadelerine yer verdi. Bu nedenle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca resen soruşturma başlatıldığını anımsatan Tunç, şu değerlendirmeyi yaptı: "Bir işletmenin itibarını zedeleyici, faaliyetini sekteye uğratıcı kasıtlı beyanların, iş ve çalışma hürriyetini tehdit eden her girişimin hukuki ve cezai sorumluluğu vardır. Bağımsız ve tarafsız yargı; esnafımızın, emekçimizin ve tüyü bitmemiş yetimin hakkını sonuna kadar savunmaya devam edecektir. Şahsi menfaatlerinin esiri olan ana muhalefet partisinin genel başkanı, yaşadığı akıl tutulmasından bir an önce dönmeli, milletimizi birbirine düşürecek ve kaos oluşturacak sorumsuz ve şuursuz çağrılarından vazgeçmelidir. Böylesine seviyesiz ve akıl dışı çağrılara milletimiz kesinlikle itibar etmeyecek, ülkemizi kutuplaştırmaya çalışanlara, ekonomimize zarar vermeyi amaçlayanlara, sokakları karıştırmak isteyenlere sağduyusuyla, birlik ve beraberliğiyle en güzel cevabı verecektir." "Hukuk düzenimizde kabul edilebilir bir durum değil" Öte yandan, A Haber televizyonuna bağlanan Tunç, resen başlatılan soruşturmanın ilerleyen süreçlerinin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca kamuoyuyla paylaşacağını söyledi. Bakan Tunç, "Bu boykot çağrısı, özellikle ekonomiye yönelik organize bir saldırı, bir karalama kampanyası, bu ülkenin yerli ve milli markalarına yönelik linç girişimi. Bu bizim hukuk düzenimizde kabul edilebilir bir durum değil." dedi. Türk Ticaret Kanunu uyarınca, hem kamu düzeni bakımından hem de yine ilgili firmaların hukuki hakları bakımından yapabilecekleri birtakım girişimler bulunduğunu aktaran Tunç, "Özellikle CHP'nin bazı markaları hedef alan sistemli boykot çağrısı, ekonomik düzene yönelik bu organize karalama kampanyasına bir kere milletimiz kesinlikle itibar etmeyecektir. Milletimize güveniyoruz, milletimizin sağduyusu bu tür saçma sapan girişimlere itibar etmez. Dolayısıyla bu çağrı da boşa çıkacaktır. Aksine bu çağrılarla aslında CHP ve bu çağrıyı yapan yöneticileri, millet nezdinde itibar kaybetmeye devam edecektir." diye konuştu. "Bu hukuka aykırı, hukuksuz bir boykot çağrısı" İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanmasının ardından İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu ve soruşturma kapsamındakilerle ilgili yürütülen sürece de değinen Tunç, şunları söyledi: "Bir adli soruşturma başlamış, soruşturma gizliliği var. Dolayısıyla delilleri bilmiyorsunuz. Dosyanın kapsamını bilmiyorsunuz. Daha ilk dakikalardan itibaren burada soruşturmayı etkilemeye yönelik birtakım çaba içerisine giriyorsunuz ve sokak çağrılarıyla bir amaca ulaşmak istiyorsunuz. Ama burada da hep birlikte de görüyoruz ki farklı alanlara çekerek ekonomiyi sarsmaya yönelik birtakım çaba içerisinde, özellikle yerli sermayeyi hedef alan ticaret hayatını sabote etmeye yönelik sorumsuzca bir linç girişimi. Bu hukuka aykırı, hukuksuz bir boykot çağrısı." Tunç, Türkiye'de ilgili kanunlarda bir işletmenin itibarını zedeleyici, faaliyetini sekteye uğratıcı kasıtlı beyanların, iş ve çalışma hürriyetini tehdit eden her girişimin karşılığı, hukuki ve cezai sorumluluğu olduğunu anlatarak, şöyle devam etti: "Bunları takdir edecek olan elbette ki yargı mensuplarımızdır. Bağımsız ve tarafsız yargımız, ekonomik hayata yönelik hukuksuz girişimlere karşı da cevap verecektir. Esnafımızın, emekçimizin, tüyü bitmemiş yetimin hakkını kim koruyacak, elbette ki bu ülkenin hukuku koruyacak, yargı mensupları koruyacak. Milletimiz hiç endişe etmesin. Zaten bu anlamda suç teşkil eden tavır ve davranışlarla ilgili olarak yargı gecikmeksizin kendi işini yapmaya devam ediyor. Bu ülkede hiç kimse markaları, şirketlerimizi veya tüketicileri kendi ideolojik çizgisine göre hizaya sokulması bekliyorsa bu beyhudedir. Kimse kendi siyasi çıkarı uğruna binlerce insanın emeğini tehdit edemez. Bu noktada biz hem AK Parti olarak, hükümet olarak, kabine olarak, bağımsız ve tarafsız yargı olarak milletimizin hakkını, hukukunu sonuna kadar korumakta kararlı olduğumuzu da buradan ifade etmek istiyorum." Türk Ceza Kanunu (TCK) hükümlerinin açık olduğunu belirten Tunç, "Burada bir işletmenin itibarını zedeleyici, faaliyetini sekteye uğratıcı kasıtlı beyanlar, haksız rekabetle ilgili hükümler ortada. Burada ilgili firmaların kendi hukuki hakları olduğu gibi aynı zamanda TCK gereğince iş ve çalışma hürriyetini tehdit eden bir girişim varsa bu konudaki yargı elbette ki gereğini yapacaktır. Burada ana muhalefet partisi genel başkanının, başından beri maalesef kendi partisindeki iç çekişmeler, kargaşa ve bu adli soruşturma üzerinden takındığı tutum, davranış, izlediği politika ve izlediği yol, maalesef yol değil. Aslında bir an önce bu politikayı bırakması lazım. Özellikle yerli ve milli ekonomiyi hedef alması çok mantık dışı bir şey." şeklinde konuştu. "Bu, Türkiye'nin gelişmesini, kalkınmasını istemeyen, Türkiye'yi engellemek isteyen, kirli zihniyete hizmet eden bir politikadır. Dolayısıyla, bu yanlıştan dönmeleri lazım ama maalesef sürekli farklı yollar izleyerek yanlış bir yol içerisindeler." diye konuşan Tunç, şunları kaydetti: "CHP'nin izlediği yol gerçekten mantık dışı, yani kabul etmek mümkün değil. Böyle, burada milletin zararına olacak, ekonomiye yönelik saldırı teşkil edecek politika izlemek, mantık dışı politika, milletin kabul edeceği bir şey değil. Yani bunun izahı yok. Cumhuriyet Halk Partisinin, yıllarca iktidar olamamasının sebebi de bu. Adli soruşturmadan yola çıkarak ülkeyi karıştırmaya çalışmak, sokakları terörize etmek hukuki şeyler değil. Bu boykot çağrısı milletimiz tarafından tasvip edilmeyecektir, bilakis ters tepki yapacaktır. Bir an önce bu yanlıştan dönmeleri lazım. Bu ülkenin ekonomisini, hiç kimse sarsamayacaktır. Bu millet, ülkesine, ekonomisine her zaman sahip çıkacaktır. Amacı maalesef ters tepecektir. Ekonomiye zarar vermek isterken bunlar, kendilerine zarar vermiş olacaklar." Tunç, "Bu boykot çağrısını paylaşanlar hakkında gözaltı olup olmayacağına" yönelik soru üzerine, "Yargının başlatmış olduğu resen soruşturma var. Bu soruşturma kapsamında, bu çağrıyla ilgili olarak özellikle kanunun hangi hükmünü kimler ilan etmiştir, bunun takdirini elbette ki tarafsız ve bağımsız yargı yapacaktır. O nedenle bizim kimlerin, bu soruşturma kapsamında değerlendireceğine ilişkin söz söylememiz uygun olmaz. O yargının işidir, yargı gereğini yapacaktır." yanıtını verdi.

Hukuk muhakemelerindeki ücret tarifeleri Haber

Hukuk muhakemelerindeki ücret tarifeleri

Adalet Bakanlığı, hukuk muhakemeleri kanunu gider avansı tarifesi Resmi Gazete'de yayımlanan tebliğ ile duyuruldu. Gider avansı tarifesine göre, dava açılırken mahkeme veznesine yatırılması zorunlu olan gider avansı miktarı, davacı için, taraf sayısının beş katı tutarında tebligat ücreti ile diğer iş ve işlemler için 400 lira toplamı olarak belirlendi. Tebliğ kapsamında gider avansının kullanılmayan kısmı hükmün kesinleşmesinden sonra davacıya iade edilecek. Geçici hukuki koruma talebi için alınan gider avansının kullanılmayan kısmı ise verilen karardan sonra talep üzerine iade edilecek. TANIKLARA 100 İLE 150 LİRA ÜCRET Hukuk muhakemelerindeki yargılamalarda tanığa, kaybettiği zamanla orantılı olarak 100 ile 150 lira arasında ücret ödenecek. Tanığın, hazır olabilmek için seyahat etmek zorunda kalması halinde konaklama ve beslenme giderleri de karşılanacak. Tanıklara ödenen ücret ile giderler hiçbir vergi, resim ve harca tabi olmayacak. HAKEM ÜCRETLERİ BELİRLENDİ Hukuk Muhakemeleri Kanunu kapsamında tahkim yoluyla görülen dava ve işlerde, taraflarla hakem veya hakem kurulları arasında ücretin belirlenmesi konusunda anlaşmaya varılamaması veya tahkim anlaşmasında bir hüküm bulunmaması ya da taraflarca bu konuda yerleşmiş kurallara veya kurumsal tahkim kurallarına yollama yapılmaması hallerinde hakem veya hakem kuruluna 500 bin liraya kadar anlaşmazlıklarda tek hakem için yüzde 5, üç veya daha fazla hakem için yüzde 8 ücret ödenecek. Bu ücret, ilk 500 binden sonra gelen 500 bin lira için tek hakeme yüzde 4, üç veya daha fazla hakeme ise yüzde 7 olarak uygulanacak. Konusu 10 milyon lira ve üzerindeki anlaşmazlıklarda tek hakem için ücret yüzde 0,1, üç veya daha fazla hakemin bulunması halinde ise yüzde 0,2 olacak. Hakem ücretine, tahkim yargılamasının sona ermesi ile hak kazanılacak. Birden fazla hakemin yer aldığı anlaşmazlıklarda ücret, hakemler arasında paylaştırılacak.

Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı pazar günü yapılacak. Haber

Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı pazar günü yapılacak.

Adalet Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, 29 Eylül'de ilk kez düzenlenecek HMGS ve İYÖS ile hukuk mesleklerine girişte yetkinliğin artırılması hedefleniyor. Mesleki yeterliliklerin ölçülmesi ve geliştirilmesi amacıyla sınavlar, Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Kayseri, Konya, Malatya, Samsun, Sivas, Trabzon ve Van olmak üzere 17 merkezde gerçekleştirilecek. Açıklamada görüşlerine yer verilen Adalet Bakanı Tunç, hakim, savcı ve avukat olmak isteyenlerin, avukatlık stajından önce Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı'nı kazanmalarının gerektiğini belirtti. "Hukuk sistemini daha güçlü hale getirmenin gayreti içerisindeyiz" Adayların sınavdan yeterli puanı almalarıyla mesleklerdeki ilerleyişlerini sürdüreceklerini kaydeden Tunç, şu değerlendirmelerde bulundu: "Hakim, savcı ve avukat olmak isteyenlerin mesleki yeterliliklerinin ölçüleceği sınavlar ilk kez bu yıl yapılacak. Avukatlık stajı ve hakim, savcı yardımcılığı sınavına başvurmak için önce Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı'nı kazanmak gerekecek. Adaylarımız, sınavda yeterli puanı alarak başarılı oldukları takdirde mesleğe kabul edilecekler. Böylelikle hukuk sistemini hem nitelik hem nicelik anlamında daha kaliteli ve güçlü hale getirmenin gayreti içerisindeyiz." "Meslek öncesinde yeterlilikleri ölçülecek" Bakan Tunç, "Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı ve İdari Yargı Ön Sınavı ile adaletin zamanında tecellisi yolunda görev alacak hakim, savcı ve avukatlarımızın meslek öncesinde yeterlilikleri ölçülecek. 29 Eylül Pazar günü ilk kez yapılacak sınava girecek tüm adaylara başarılar diliyorum." ifadelerini kullandı. Hukuk eğitiminin kalitesini artırmak amacıyla Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ile görüşmelerin sürdüğü bilgisini paylaşan Adalet Bakanı Tunç, şunları kaydetti: "Hukuk sistemimizi eğitim anlamında daha da güçlendirmeye yönelik çok önemli mesafeler aldık ve almaya da devam ediyoruz. 2002 yılında sadece 9 bin civarında hakim savcımız vardı. Bugün hakim savcı sayımız 25 bine yaklaştı yani yüzde 160 oranında bir artış sağlamış olduk. Hakim, savcı ve avukatlarımızın çalışma hayatlarında hukuk fakültelerindeki eğitimlerinin ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Bu anlamda hukuk fakültesi kontenjanlarında başarı oranını yukarı çekmek için çalışmalar yürütüldü. Kontenjanlar, 190 binden 125 bine düşürüldü. Eğitimdeki kaliteyi artırmak için YÖK'le görüşmemiz de devam ediyor."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.