SON DAKİKA
Hava Durumu

#Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz

haberingundemi.com.tr - Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Cevdet Yılmaz, İzmir İş Dünyası Buluşması'nda konuştu: Haber

Cevdet Yılmaz, İzmir İş Dünyası Buluşması'nda konuştu:

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Gelecek yılın ortalarında enflasyondan artık bugünkü kadar bahsetmeyeceğiz, bu çok açık ve net. Bu politikamızın sonucunda gelecek yıl bu zamanlar artık 20 ila 30 arası bir enflasyon olacak ülkemizde." dedi. Yılmaz, İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası ve İzmir Ticaret Borsası işbirliğiyle İzmir Ticaret Odasında düzenlenen toplantıda, iş insanlarıyla bir araya geldi. Dünya ekonomisinin pandemi sonrasında büyüme ve ticaret konusunda halen önceki performansından uzak olduğunu anlatan Yılmaz, Türkiye'nin çevresindeki gelişmelerin daha zorlu bir ortam oluşturduğunu ancak zorlu dönemlerin ülkelerin pozitif ayrışması için de bir fırsat olarak görülmesi gerektiğini belirtti. Türkiye'nin bu dönemlerden istifade etmesi ve farklı bir performans ortaya koyması için çalışma yaptıklarını dile getiren Yılmaz, güncellenen Orta Vadeli Program (OVP) hakkında bilgiler verdi. OVP'deki temel çerçevenin dış talebin verdiği katkının yükseldiği dengeli bir büyüme kompozisyonu olduğunu kaydeden Yılmaz, "Bunu da yakalamış durumdayız, bu anlamda hedefimize ulaşmış durumdayız. Özellikle 2024'ün ikinci çeyreğinde dış talebin büyümeye katkısı, iç talebi aştı. Dolayısıyla bu programımız çerçevesinde bir gelişme olduğunu gösteriyor. Yıl sonu itibarıyla da beklentimiz yüzde 3,5'lük bir büyümeyle bu yılı kapatmak. 0,5 civarında bir aşağı yönlü revizyon yaptık bu açıdan. İşte yaşadığımız şartları dikkate alırsanız bunun büyük bir revizyon olmadığını ifade etmek isterim." dedi. - "Dengeli, enflasyonist olmayan, dış talep ağırlıklı bir büyüme" Türkiye'nin ana pazarlarında gelecek yıl daha yüksek büyüme beklentileri bulunduğunu, emtia fiyatlarının ılımlı seyrettiğini dile getiren Yılmaz, FED ve Avrupa Merkez Bankası başta olmak üzere gelişmiş ülkelerde faizleri düşürme sürecinin de başladığına dikkati çekti. Bu sürecin gelişmekte olan ülkelere fon akışını hızlandıracağını, ihraç pazarlarına olumlu etkilerde bulunacağını söyleyen Yılmaz, "Dolayısıyla bütün bu şartlara da baktığımızda gelecek yıl yüzde 4 gibi bir büyüme hedefi koyduk. 'Enflasyonla mücadele ederken bu kadar büyüme olur mu?' diye sorular soruluyor. Onu izah etmek için söylüyorum, bütün bu şartları dikkate alarak bu hesaplamaları yaptık. Dengeli, enflasyonist olmayan, dış talep ağırlıklı bir büyüme kompozisyonuyla bunu başaracağımıza inanıyorum." ifadelerini kullandı. Yılmaz, büyümeyle enflasyon arasında kısa vadede zorluklar yaşanabileceğini ancak düşen enflasyonun orta vadede büyümeyi destekleyeceğine işaret ederek, şöyle konuştu: "Enflasyonda hazirandan bugüne 23,5 puanlık bir düşüş var. Ağustosta yüzde 52'yi gördü enflasyonumuz, eylül geldiğinde göreceksiniz 50'nin altına inecek enflasyon. Yani 40'lı rakamları göreceğiz. Yıl sonunda Orta Vadeli Program hedefimiz yüzde 41,5. Bir defa gelecek yılın ortalarında enflasyondan artık bugünkü kadar bahsetmeyeceğiz, bu çok açık ve net. Bu politikamızın sonucunda gelecek yıl bu zamanlar artık 20 ila 30 arası bir enflasyon olacak ülkemizde. Dolayısıyla bugünkü kadar enflasyon bir gündem oluşturmayacak ama enflasyonla mücadelemiz devam edecek elbette. 2025 sonu itibarıyla 20'nin altında bir enflasyonla kapatmayı planlıyoruz. 2026'da ise tek haneli rakamlara ülkemizi tekrar kavuşturmak istiyoruz. Bütün gayretimiz, planımız, politikamız bu çerçevede şekillendirilmiş durumda ve onu da geçmişte nasıl başardıysak yine başaracağımıza inanıyoruz." - Kredi derecelendirme kuruluşlarının not artırma kararları Yılmaz, OVP hedeflerinde istihdam ve cari açıkta beklediklerinin ötesinde gerçekleşmelerin yakalandığını, cari açığın temmuz rakamları itibarıyla Ticaret Bakanlığı verilerine göre yüzde 2'nin altına indiğini belirterek, yıl sonunda 1,7'ye inmeyi öngördüklerini anlattı. İhracat ve turizm gelirlerinde de artışların devam ettiğini, Merkez Bankası rezervlerinde ciddi iyileşmeler görüldüğünü anımsatan Yılmaz, bütçe açığının da depremin getirdiği ağır yüke rağmen yıl sonunda yüzde 5'in altına çekilmesinin hedeflendiğini bildirdi. Cari açık ve bütçe açığını kontrol ederek rezervleri güçlendirdiğinizde risk primlerinin de gerilediğini dile getiren Yılmaz, "Geçen yıl 703 baz puandan çıkmıştı ülke risk primi. Bugün geldiğimiz noktada 19 Eylül itibarıyla rakam 260. Yani 703'den 260'a düşen bir risk pirimi. Bu niye önemli? Özel sektör veya kamu sektörü dış dünyadan daha düşük maliyetlerle borçlanma imkanına kavuşmuş oluyor." dedi. Yılmaz, kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'ye ciddi anlamda not artırımları yaptığını, üçünün de not arttırdığı dünyadaki tek ülkenin Türkiye olduğunu söyledi. Programlarının sadece para programı olmadığını maliye politikası ve yapısal reformlarla tamamlanan bütüncül bir çerçeve olduğunu vurgulayan Yılmaz, Türkiye'nin yeni bir sanayi politikasına ihtiyaç duyduğunu, tarımı da stratejik öneme sahip bir sektör olarak gördüklerini dile getirdi. Tarımsal verimliliği ve gıda üretimini artırmak durumunda olduklarını ifade eden Yılmaz, bu konuda planlı bir tarım, havza bazlı önceliklere dayalı, su miktarını kıstas olarak kabul eden bir destekleme sistemi üzerinde çalıştıklarını bildirdi. Yılmaz, çalışma hayatının da önemli reform alanlarından olacağını, istihdam konusunda yeni nesil çalışma biçimlerini ülkeye kazandırmak durumunda olduklarını da sözlerine ekledi. - Diğer konuşmacılar Programda İzmir Valisi Süleyman Elban, Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener ve İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli de birer konuşma yaptı. Toplantıya, TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı ve AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, AK Parti Gençlik Kolları Başkanı ve İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan, AK Parti İzmir milletvekilleri Mahmut Atilla Kaya, Şebnem Bursalı ve Yaşar Kırkpınar, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, AK Parti İl Başkanı Bilal Saygılı, MHP İl Başkanı Veysel Şahin, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve iş insanları katıldı. Toplantı, açılış bölümünün ardından basına kapatıldı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "Gazimağusa Maraş Buluşması"nda Haber

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "Gazimağusa Maraş Buluşması"nda

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Geçmişte nasıl ki denizin altından suyu getirdiysek elektriği de getireceğiz ve anavatanla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti böylece çok daha güçlü bağlarla birbirine bağlanmış olacak. Bundan hiç kuşkunuz olmasın." dedi. Yılmaz, KKTC ziyareti kapsamında Gazimağusa ilçesine bağlı Maraş bölgesinde KKTC'li vatandaşlarla bir araya geldi. Programa, KKTC Başbakanı Ünal Üstel, Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim ve KKTC'li bazı bakanlar da katıldı. Burada konuşan Yılmaz, Kıbrıs Türklerinin sorunlarını çözmeyi, daha müreffeh ve iyi bir ortamda yaşamalarını sağlamayı hedeflediklerini belirterek, bu kapsamda dün önemli bazı toplantılar yaptıklarını söyledi. KKTC'nin enerji arzına ilişkin toplantıda, kısa, orta ve uzun vadede nelerin yapılması gerektiğine ilişkin değerlendirmelerde bulunduklarını ifade eden Yılmaz, şunları kaydetti: "Elektrik çünkü çok önemli bir mesele. Hem sosyal açıdan hem ekonomik açıdan. Olmayınca hayat durur. Dolayısıyla enerji konusunda çok güzel bir çalışma yürüttüğümüzü söyleyebilirim. Kısa vadede tedbirler alıyoruz ama asıl kalıcı, köklü çözüm de tabii uzun vadede inşallah bu kabloyla gerçekleşecek. O konuda da çalışmalarımızı belli bir yere getirmiş durumdayız. Çok büyük bir proje. Geçmişte nasıl ki denizin altından suyu getirdiysek elektriği de getireceğiz ve anavatanla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti böylece çok daha güçlü bağlarla birbirine bağlanmış olacak. Bundan hiç kuşkunuz olmasın."

ENFLASYONDA HEDEF TEK HANE Haber

ENFLASYONDA HEDEF TEK HANE

2025-2027 dönemini içeren Orta Vadeli Program'ı (OVP) açıklayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, şöyle konuştu: 2025-2027 dönemi Programının temel amacı, enflasyonun kademeli olarak tek haneli seviyelere düşürülmesi, büyüme potansiyelimizin dezenflasyon süreciyle uyumlu şekilde yükseltilmesi, yapısal reformlarla verimliliğe dayalı yatırım, istihdam, üretim ve ihracatın artırılması, sağlanacak refah artışıyla gelirin toplumumuzun tüm kesimlerine daha adil bir şekilde dağıtılmasıdır. Bu hedefler doğrultusunda, para, maliye ve gelirler politikalarının güçlü bir şekilde eşgüdümü sağlanacak ve enflasyonla mücadele öncelikli bir alan olarak ele alınacaktır.  ‘Üst gelir grubuna çıkılması öngörülmektedir’  Bu yeni OVP dönemiyle birlikte, ekonomimizin sürdürülebilir büyüme ve istikrar hedeflerini gerçekleştirmek üzere atılacak adımları ve öncelikleri belirliyoruz. Bu bağlamda, büyümenin kaynaklarında, beşeri sermayenin güçlendirilmesi, sabit sermaye yatırımlarının artırılması ve toplam faktör verimliliğinin yükseltilmesi öncelikli olacaktır. Böylece, ekonomimizin rekabet gücünü artıracak ve uzun vadede sürdürülebilir bir büyüme patikasına oturacaktır. Yapısal reformlarla verimliliğe dayalı yatırım, istihdam, üretim ve ihracatın artırılması, bir diğer kritik stratejimizdir. Bu reformlar, ekonomimizin temel yapısını güçlendirerek daha verimli bir üretim ve ticaret ortamı yaratmayı hedeflemektedir. Orta ve uzun vadede, bu reformların katkısıyla, orta-üst gelir grubundan üst gelir grubuna çıkılması öngörülmektedir.  Depremin yaralarının sarılması ve daha dirençli şehirler oluşturulmasının yanı sıra, gelirin tüm kesimlere adil bir şekilde dağılımı sağlanarak toplumsal refahın artırılması amaçlanmaktadır. Ekonomik büyümenin herkes için eşit fırsatlar sunmasını ve toplumun tüm kesimlerine yayılmasını sağlamak ana amaçlarımızdandır. Son olarak, demografik fırsat penceresinden azami düzeyde faydalanılması, kadınların ve genç nüfusun ekonomiye kazandırılması hedeflenmektedir. Bu, uzun vadeli ekonomik büyüme için büyük bir potansiyel taşımaktadır. Bu yeni OVP dönemi, Türkiye'nin ekonomik yapısını güçlendirmek ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak için atılacak önemli adımları kapsamaktadır. Programın tüm bu strateji ve hedefleri, ülkemizin refah seviyesini yükseltecek ve küresel arenada rekabet gücümüzü artıracaktır.  Yeni OVP döneminde, ekonomimizin sürdürülebilir büyüme ve gelişme hedeflerine ulaşabilmesi için çeşitli alanlarda reformlar yapılması öngörülmektedir. İlk olarak, Makroekonomik ve Finansal İstikrarın Kalıcı Hale Getirilmesi hedefimiz bulunmaktadır. Bu reform alanı, enflasyonun kalıcı olarak tek haneye düşürülmesi, kamu maliyesinin disiplin altına alınması ve finansal istikrarın sağlanması gibi unsurları kapsamaktadır. Ekonomimizin dış şoklara karşı daha dirençli olabilmesi için güçlü bir makroekonomik temel oluşturmak önemlidir. Kamu Mali Reformlarının Hayata Geçirilmesi ise, kamu harcamalarında etkinliğin artırılması, bütçe disiplininin sağlanması ve kamu borcunun yönetilebilir seviyelere çekilmesi gibi adımları içermektedir. Bu reformlar, kamu maliyesinin sürdürülebilirliğini artırarak uzun vadeli ekonomik istikrarı destekleyecektir.  ‘İşgücümüzü geleceğin ihtiyaçlarına hazırlayacağız’  Bir diğer öncelikli alan, Ar-Ge ve Yenilikçilik Kapasitesinin Geliştirilmesidir. Bu, ekonomimizin yenilikçilik kapasitesini artırarak yüksek katma değerli üretimi teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Ar-Ge yatırımlarının ve yenilikçi projelerin desteklenmesi, Türkiye'nin rekabet gücünü artıracak ve teknoloji odaklı bir büyüme modeline geçişini hızlandıracaktır. Yeşil ve Dijital Ekonomiye Geçişe Yönelik Teknolojik Dönüşümün Sağlanması da önceliklerimiz arasında yer alıyor. Bu alan, sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda çevre dostu üretim yöntemlerinin ve dijitalleşmenin yaygınlaştırılmasını kapsamaktadır. Bu adımlar, hem çevresel sürdürülebilirliği hem de ekonomik verimliliği artıracaktır. Ayrıca, Beşeri Sermayenin Güçlendirilmesi ve İşgücü Piyasasının Etkinleştirilmesi reformlarıyla, iş gücünün niteliğini artırmayı ve istihdam oranlarını yükseltmeyi hedefliyoruz. Eğitim ve beceri geliştirme programlarına yatırım yaparak, işgücümüzü geleceğin ihtiyaçlarına hazırlamayı amaçlıyoruz.  ‘Kamu gelirlerini artırmayı amaçlıyoruz’  İş ve Yatırım Ortamının İyileştirilmesine Devam Edilmesi de bir diğer önemli alan olarak karşımıza çıkmaktadır. İş yapma kolaylığının artırılması, yatırımcı dostu politikaların sürdürülmesi ve bürokrasinin azaltılması ile ekonomimizin rekabet gücü artırılacaktır. Son olarak, Ekonomide Kayıt Dışılığın Azaltılması da kritik bir reform alanıdır. Kayıt dışı ekonomiyle mücadele ederek, haksız rekabeti engellemeyi, vergi tabanını genişletmeyi, vergi adaletini sağlamayı ve kamu gelirlerini artırmayı amaçlıyoruz. Bu temel politika alanları, Türkiye'nin sürdürülebilir büyüme ve kalkınma hedeflerine ulaşması için gerekli olan yapısal değişiklikleri hayata geçirecek ve ekonomimizin uzun vadeli istikrarını sağlayacaktır.  ‘Büyümenin tekrar hız kazanması öngörülmektedir’  2023 yılında Gayri Safi Yurt İçi Hasıla büyümesi yüzde 5,1 olarak gerçekleşmiştir. Bu büyüme oranı, pandemi sonrası toparlanmanın etkilerini ve Türkiye ekonomisinin direncini yansıtmaktadır. Ancak, yüksek enflasyon riskinin bertaraf edilmesi ve dengelenme süreci, daha ılımlı ve sürdürülebilir bir büyüme sürecini gerektirmektedir. Bu çerçevede, 2024 yılında bölgemizde artan jeopolitik gerilimlerin de etkisiyle, büyüme oranının yüzde 3,5 oranında gerçekleşmesi beklenmektedir. Önceki OVP’ye göre yüzde 0,5’lik bir aşağı yönlü revizyon söz konusudur. 2025 yılına geldiğimizde, büyüme oranının toparlanarak yüzde 4,0 seviyesine ulaşması hedeflenmektedir. Bu dönemde, ekonomik reformlar ve yapısal düzenlemelerin etkisiyle, büyümenin tekrar hız kazanması öngörülmektedir. 2026 ve 2027 yıllarında ise büyüme oranlarının sırasıyla yüzde 4,5 ve yüzde 5,0 seviyelerine çıkması planlanmaktadır. Bu hedefler, ekonominin potansiyel büyüme kapasitesine ulaşmasını ve uzun vadede istikrarlı bir büyüme eğilimi yakalamasını amaçlamaktadır.  ‘2,3 milyon ilave istihdam hedeflenmektedir’  OVP dönemi boyunca toplamda 2,3 milyon ilave istihdam oluşturulması hedeflenmektedir. Bu hedef, ekonominin büyüme potansiyelini artırırken, işsizliğin kademeli olarak azaltılmasını sağlayacaktır. İşgücü piyasasındaki bu olumlu gelişmeler, Türkiye'nin sosyal ve ekonomik kalkınmasına önemli katkılarda bulunacaktır. Sonuç olarak, Programdaki işsizlik projeksiyonları, Türkiye'nin istihdam piyasasında yapısal dönüşümler gerçekleştirmeye ve işsizlik oranlarını düşürmeye yönelik kararlılığını ortaya koymaktadır.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan ekonomi programına ilişkin açıklama: Haber

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan ekonomi programına ilişkin açıklama:

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan ekonomi programına ilişkin açıklama: Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Ağustos ayında yüzde 50’ye yaklaşan, eylül ayında ise yüzde 50’nin altına inen enflasyon oranları görmeyi bekliyoruz." ifadesini kullandı. Yılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, güçlü siyasi sahiplenme ve koordinasyon içinde politikalarını uyguladıklarını ve sonuç aldıklarını belirterek son gelişmelere bakıldığında, bu yıl için bütçe açığı ve cari açığın geçen yıl açıklanan Orta Vadeli Program (OVP) tahminlerinden çok daha iyi oranlarda gerçekleşeceğini bildirdi. Büyüme daha dengeli bir yapıda devam ederken enflasyon ile mücadelenin çok daha güçlü bir zeminde sürdürüleceğini vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti: "Harcama, verimlilik ve gelir yönlü mali tedbirler ile dinamik ticaret politikaları risklerimizi azaltırken dezenflasyon politikalarımızı da destekliyor. Ağustos ayında yüzde 50’ye yaklaşan, eylül ayında ise yüzde 50’nin altına inen enflasyon oranları görmeyi bekliyoruz. Eylül ayında kamuoyu ile paylaşacağımız güncellenmiş OVP’de bu oranlarla ilgili son tahminlerimiz ve hedeflerimiz yer alacak." - "Sosyal refahımızı kalıcı bir şekilde artırmaya kararlıyız" Yılmaz, 2025-2027 dönemini kapsayacak OVP için Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı başta olmak üzere, kurumların teknik çalışmalara devam ettiğini, diğer yandan ilgili kesimlerle istişare içinde katılımcı bir yaklaşımı hayata geçirdiklerini belirtti. Ülke için tarihi bir fırsat penceresi olarak değerlendirdikleri dört yıllık seçimsiz dönemde yapısal dönüşümler ile bu resmi tamamlamayı planladıklarına işaret eden Yılmaz, şöyle devam etti: "Sanayiden tarıma, turizmden hizmetlere, enerjiden lojistiğe, yeşil ve dijital dönüşüm ile yolumuza devam edeceğiz. Eğitim ve sağlıkta yeni seviyelere ulaşırken 'mülkün temeli' olarak gördüğümüz adalet alanında güveni ve hızı artırmaya dönük reformlarımızı sürdüreceğiz. Demokrasi ve kalkınma yolunda vazgeçilmez önemde olan güvenlik alanında etkin teknolojiler ve kurumsal yapı ile insanımızın huzurunu koruyacağız. Eşsiz konumumuz, etkin ve barışçı dış politikamız, yenilikçi ve girişimci nüfusumuz ile başaracağız. Türkiye Yüzyılı'nda güçlü liderlik, tecrübeli kadrolar, milli birlik ve siyasi istikrar içinde hedeflerimizi birer birer hayata geçireceğiz. Amacımız ülkemizi her alanda daha güçlü bir şekilde yarınlara taşımak, insanımızın refahını artırmaktır. Zorlu dünya ve bölge koşullarına rağmen, istikrar içinde büyümeye ve sosyal refahımızı kalıcı bir şekilde artırmaya kararlıyız."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.