TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Uygulamalarımız appstore googleplay
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Bakan Kacır

haberingundemi.com.tr - Bakan Kacır haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bakan Kacır haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

'Dış ticarette Türkiye üzerine bir Türkiye daha ilave ettik' Haber

'Dış ticarette Türkiye üzerine bir Türkiye daha ilave ettik'

Halkbank Gençİz Zirvesi'nin açılışına, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan ve davetliler katıldı. Zirvede konuşan Kacır, Türkiye'nin son 22 yılda muazzam bir hızla milli teknoloji hamlesi yolculuğunda ilerlediğini, milli teknoloji hamlesinin, Türkiye'nin kritik teknolojileri yerli ve milli imkanlarla geliştirebilmesinin adı olduğunu söyledi. Kacır, "Türkiye neye ihtiyaç duyuyorsa, o ihtiyacını kendi öz evlatlarının alın teriyle, akıl teriyle gerçeğe dönüştürebilmesinin yolculuğu milli teknoloji hamlesi. Nihayetinde Türkiye, yüksek teknolojiyi rekabetçi şekilde üretebilen ve dünyaya sunabilen bir ülke" diye konuştu. Türkiye'de son 22 yılda adeta sıfırdan bir inovasyon ekosistemi inşa ettiklerini belirten Kacır, şunları kaydetti: "Bugün Türkiye'de 104 teknoparkımız var. 2000'li yılların başında benim de öğrencilik yıllarımda Türkiye'de sadece iki teknopark vardı ve 56 şirket bu teknoparklarda faaliyet gösteriyordu. Şimdi Türkiye'de 104 teknoloji geliştirme bölgesi, 104 teknopark var ve 11 bin şirket Türkiye'nin teknoparklarında inovasyon yapıyor. Türkiye'de 1600'den fazla AR-GE ve tasarım merkezi var. Türkiye'nin tüm şehirlerinde teknoloji geliştirme yolculuğuna çıkan genç girişimcilere hizmet vermek üzere kuluçka merkezleri, hızlandırma merkezleri yükseliyor. Türkiye'nin yüksek teknoloji ihracatı 9 milyar doların üzerine çıktı ve 208 üniversitesiyle muazzam bir araştırma altyapısı var. Araştırma geliştirmeye toplam milli gelirimiz içinden ayırdığımız payı yüzde 0,5'ten 1,3'e yükselttik. Yıllık araştırma geliştirme harcamalarımız 1,2 milyar dolardan 16 milyar doların üzerine çıktı." Bakan Kacır, Türkiye'nin AR-GE insan kaynağının 29 binden 291 bine yükseldiğini vurgulayarak, "Araştırma geliştirmeye Türk özel sektörü öncülük ediyor artık. Türk özel sektörünün toplam araştırma geliştirme harcamalarımızdaki payı yüzde 60'ın üzerine yükseldi. Bilimsel araştırma kapasitemiz 5 misline çıktı. Türkiye'de bir yılda yapılan toplam patent başvurusu sayısı 2000'li yılların başında sadece 414. Türkiye'de günde bir patent başvurusu yapılıyordu. Şimdi ise yılda 8 bin 600'den fazla patent başvurusu gerçekleşiyor. Türkiye'de bütün bunlar sayesinde, Türkiye üretiyor ve dünyaya ihraç ediyor" ifadelerini kullandı. Bugün 262 milyar dolar ihracat yapabilen bir ülke olan Türkiye'nin bütün dünya ticaretinden aldığı payı binde 5 düzeyinden yüzde 1'in üzerine çıkardıklarını dile getiren Kacır, şöyle devam etti: "Adeta bütün dünya ticaretinde bir Türkiye'nin üzerine hep birlikte bir Türkiye daha ilave etmiş olduk. Dünyaya sattığımız ürünler Türkiye'nin kendi ürettiği sanayi ürünleri. Türkiye 30 yıl önce vasat bir noktada küçük bir hacim kaplamaktaydı. Şimdi ise Türkiye, Çin'den sonra Orta Avrupa'ya kadar bu geniş coğrafyada, bu geniş kuşakta en fazla sayıda ürünü, en fazla ülkeye rekabetçi şekilde ihraç etme kabiliyetine sahip ülkedir. Biz henüz yer altı zenginlikleriyle zenginleşmiş bir ülke değiliz. Evet son dönemde doğal gaz keşifleri yaptık denizlerimizde. Daha fazla petrol keşfi yapıyoruz topraklarımızda. Terörden arındırdığımız coğrafyalarda daha fazla kendi petrolümüzü üretme imkanına kavuştuk ama biz halihazırda petrolle, doğal gazla zenginleşmiş bir ülke değiliz." "Dünyanın en başarılı savunma havacılık firmaları arasında artık Türk firmaları yer alıyor" Kacır, Türkiye'nin salgın sonrasında üretim gücünü yükselttiğini, Almanya pandemiden bu yana üretim gücünden yüzde 13 kaybederken, Türkiye'nin yüzde 20 mevcut üretim gücünün üzerine ilave ettiğini belirtti. Türkiye'nin bugün güneş paneli üretiminde Avrupa'da bir numara olduğunu aktaran Kacır, "Beyaz eşya üretiminde Avrupa'da bir numara, dünyada iki numarayız. Ticari araç üretiminde Avrupa'da bir numarayız. Çimento üretiminde Avrupa'da bir numarayız. Demir çelik üretiminde Avrupa'da ilk iki ülkeden biriyiz" diye konuştu. Türkiye'nin askeri insansız hava aracı üretiminde dünyada bir numara olduğunu vurgulayan Kacır, Türkiye'nin, 35 milyar doların üzerinde otomotiv ihracatı olan, 30 milyar doların üzerinde kimya, 25 milyar doların üzerinde makine ihracatı yapabilen bir ülke olduğunu söyledi. Kacır, Türkiye'nin bu yıl 7 milyar dolara yakın savunma ve havacılık ihracatı gerçekleştireceğine işaret ederek, şöyle devam etti: "Dünyanın en başarılı savunma havacılık firmaları arasında artık Türk firmaları yer alıyor. Hedefimiz bu alanda elde ettiğimiz deneyimi, birikimi, tecrübeyi sanayinin tüm alanlarında yaygınlaştırmak. Togg Türkiye'nin aslında paradigma değişimlerine odaklanarak, çok rekabetçi kabul edilebilecek bir alanda kendi markasını ortaya çıkarmasının, bir markayı ortaya çıkarmanın ötesinde o markanın etrafında yeni mobilite ekosistemini aslında adım adım gerçeğe dönüştürmesinin yolculuğu. 2018'de Togg Türk özel sektörünün bir teşebbüsü olarak bir araya geldi. 2019 yılın aralık ayında araçlarını ilk kez kamuoyuna tanıttık. 2022 yılının 29 Ekim'inde Cumhuriyet Bayramı'nda araçlar banttan indi. 2023 yılının nisan ayında araçlar yollara çıkmaya başladı. Togg elektrikli araç pazarında Türkiye'de bir numara. 44 bin aracı Tesla 6 yılda yollara çıkardı. Togg 1,5 yılda bu seviyeye gelmiş oldu." "Türkiye, hiçbir uydu geliştirme faaliyetinde yurt dışına bağımlılık taşımıyor" Bakan Kacır, "Bir taraftan Türkiye'ye inananlar var. Türkiye'nin gücüne, Türkiye'nin tüm renklerine, genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, erkeğiyle, Türkiye'nin enerjisine inananlar, güvenenler ve hep birlikte geleceği inşa etmeye çalışanlar var. Bir tarafta da her ne hikmetse, bir türlü bu heyecanı paylaşamayan, bir türlü Türkiye'nin mutluluğuna sevincine, özgüvenine, coşkusuna ortak olamayanlar da var. Heyecanınızdan, coşkunuzdan bir adım bile geri adım atmayınız. Önümüzdeki dönemde Türkiye'de büyük işler yapacağız" diye konuştu. Yüksek teknolojide Türkiye'nin yapacağı çok büyük işler olduğunu vurgulayan Kacır, şunları kaydetti: "Türkiye'de batarya üretiminden güneş hücresi üretimine, rüzgar türbinlerinden, yarı iletken çip üretimine pek çok alanda hep birlikte nice girişimi, nice yatırımı harekete geçireceğiz. Teknoloji girişimciliği Türkiye ekonomisinin lokomotifi olmalı diye düşünüyoruz. Bu anlayışla bakanlık olarak kamudaki pek çok girişimcilik ekosistemini büyütmeye, güçlendirmeye seferber ediyoruz. Hedefimiz 2030 yılına geldiğimizde bu topraklardan 100 bin teknoloji girişiminin doğmuş olması ve aralarından 100'ünün milyar dolar değeri aşması, unicorn olması, bizim tarifimizde Türkiye'nin unicornları Turcorn olabilmeleri." Kacır, uzayın önemli bir çalışma alanı olduğunu, tıpkı savunma ve havacılık gibi uzay alanındaki çalışmaları da stratejik çalışmalar olarak gördüklerini söyledi. Savunma sanayindeki tüm kritik sistemlerin uzay tabanlı çalıştığını dile getiren Kacır, "Uçurduğumuz uçağın, kullandığımız akıllı füzelerin bulundukları konumları biz uydulardan tespit ediyor, takip ediyoruz. Bütün bu alanlarda atacağımız adımların Türkiye'nin istikrarı için, istikbali için çok kıymetli olduğunu değerlendiriyoruz" ifadelerini kullandı. Türkiye Uzay Ajansını kurduklarını anımsatan Kacır, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu anlayışla Milli Uzay Programı'nı dünyayla paylaştık ve adım adım bu programdaki hedeflerimizi gerçeğe dönüştürüyoruz. Türkiye artık kendi uydularını geliştirebilen, üretebilen ülkelerden biri. Türksat 6A'yı ürettik. Türkiye kendi haberleşme uydusunu geliştirebilen, üretebilen 11 ülkeden biri. Bugün Türksat 6A, 4 bin 250 kilogramlık ürün, İMECE 600 kilogram. Bu Türkiye'yi bir adım öteye taşır. Hedefimiz çok daha ileri gitmek. Derin uzay yolculuklarına çıkmaya hazırlanıyoruz. Türkiye, hiçbir uydu geliştirme faaliyetinde yurt dışına bağımlılık taşımıyor. Yüzlerce test yapılıyor bu uydular geliştirilirken, uzay ortamını simüle ettiğimiz yüzlerce testle bu uyduların üretim süreçlerini gerçekleştiriyoruz. Bütün bu testleri kendi altyapılarımızla, imkanlarımızla yapabilen bir ülkeyiz ve bütün bunlar Türkiye'ye çok farklı pencereler açacak. Eğer başarabilirsek bir roket teknolojisini uzayda gerçekleştiren ülke olarak yörüngeler arası uydu transferleri yapan uzay araçları geliştireceğiz."

'OSB'lerin sayısını 191'den 362'ye çıkardık' Haber

'OSB'lerin sayısını 191'den 362'ye çıkardık'

Bakan Kacır, Edirne Valiliği ev sahipliğinde, Ticaret Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı himayelerinde, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve Türkiye İhracatçılar Meclisinin (TİM) destekleriyle bir otelde gerçekleştirilen Balkanlar İş ve Yatırım Forumu’nda yaptığı konuşmada, sözlerine Türkiye’nin Avrupa’ya açılan kapısı, Trakya’nın göz bebeği, her yanı tarih kokan kadim bir Balkan başkenti Edirne’de düzenlenen etkinliğin tüm katılımcılara, iş insanları ve yatırımcılar için bereketli ortaklıklara, yatırımlara vesile olmasını temenni ederek başladı. Dünyada küresel ve bölgesel tektonik hareketlerin yaşandığı, politik, askeri, ekonomik ve sosyal pek çok sınamayla karşı karşıya olunan zor bir dönemden geçildiğini belirten Kacır, "Soğuk Savaş izlerini halen üzerinde taşıyan uluslararası sistem, istikrar ve güven iklimi tesis etmek bir yana, adaletsizliği ve güvenlik sorunlarını giderek ağırlaştırıyor, üst üste ekonomik türbülanslar toplumların refahını tehdit ediyor." dedi. Bakan Kacır, Balkanlar'ın bitişiğindeki Rusya-Ukrayna Savaşı ve Balkanların yakın komşusu Orta Doğu’daki İsrail mezalimi başta olmak üzere yükselen jeopolitik gerilimlerin küresel ekonomide ve coğrafyada belirsizlikleri artırdığına işaret etti. Balkan toplumları olarak yüz yüze olunan sınamaların sadece jeopolitik gerilimler olmadığını vurgulayan Kacır, şunları kaydetti: "Pandemi sonrası küresel tedarik zincirlerinin yeniden şekillenmesi ile ticaret ve teknolojide korumacılık dalgasının yükseldiği bir tabloyla karşı karşıyayız. Avrupa ekonomisinin son yıllarda dünyanın geri kalanından negatif ayrışması, Avrupa ile entegrasyonu sıkılaştıran bölge ekonomisinin sürdürülebilir büyümesi karşısında bir risk faktörü olarak önümüzde duruyor. Dijital ve yeşil dönüşümü yakalayamayan ekonomilerin kalkınma yolculuklarında ciddi yapısal zorluklarla karşılaşması ve sürdürülebilir büyümeden uzaklaşması ise kaçınılmaz bir sonu işaret ediyor. Hızlı bir ilerleme gösteren yapay zeka teknolojisi geleneksel teknolojileri ve geleneksel meslekleri tehdit altında bırakıyor. Peki önümüzde duran sadece sınamalar mı? Elbette hayır." "Balkan coğrafyasında pek çok yeni işbirliği mekanizması tesis ettik" Kacır, sınamaların beraberinde önemli fırsatları da beraberinde getirdiğini ifade etti. Sınamalara karşı en önemli adımın ortak faydayı esas alan, çok boyutlu ve çok katmanlı somut işbirliklerini hayata geçirmek olduğuna inandığının altını çizen Bakan Kacır, şöyle devam etti: "Türkiye olarak bu anlayışla son yıllarda Balkan coğrafyasında pek çok yeni işbirliği mekanizması tesis ettik. Diyalogu ve ortak faydayı önceleyen bir duruş sergiledik. Balkanlar'ın en büyük ekonomisi olarak, güçlü üretim ve teknoloji geliştirme altyapımızı inşa sürecinde elde ettiğimiz deneyim ve birikimi de her daim paylaşmaya hazır olduk. Çünkü ekonomide elde edilen kazanımların, tecrübenin, kapasitenin ancak işbirlikleri ile gelişeceğine inanıyoruz. Şu an buradaki mevkidaşlarım ve iş insanları, Balkanlar'daki dostlarımız, son 22 yılda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye’nin kalkınma yolcuğunda katettiği mesafenin en yakın şahitleri arasında yer alıyor." Konuşmasında yatırımlardan örnekler veren ve yatırımların devam edeceğine işaret eden Kacır, şöyle devam etti: "Dünyada belki en iyi birkaç uygulayıcısından biri olduğumuz organize sanayi bölgelerimizin sayısını bu dönemde 191’den 362’ye çıkardık. Bugün 2,7 milyonu OSB’lerimizde olmak üzere 6,7 milyon vatandaşımız sanayi sektöründe istihdam ediliyor. Etkin bir AR-GE teşvik mekanizması kurduk. Neredeyse sıfırdan dev bir AR-GE ve inovasyon ekosistemi inşa ettik. Türkiye’yi baştanbaşa 104 teknoparkla, 1600’den fazla AR-GE ve tasarım merkeziyle donattık. Teknoloji geliştirme ve üretmede çok önemli kazanımlar elde ettik. Türkiye’nin otomobili Togg’la milletimizin 60 yıllık yerli ve milli otomobil hayalini gerçeğe dönüştürdük. Ülkemizi kendi haberleşme uydusunu geliştirebilen ve üretebilen 11 ülke arasına taşıdık. Tüm dünyada yatırım iştahının azaldığı pandemi sonrası dönemde Türkiye, jeostratejik konumu, nitelikli insan kaynağı, güçlü lojistik ve ticaret altyapısıyla yatırımcılar için verimli ve güvenilir bir liman oldu. Türkiye bugün beyaz eşya üretiminde düz cam üretiminde, güneş paneli, ticari araç üretiminde çimentoda, demir çelikte pek çok alanda Avrupa'nın lideridir. 2003 öncesi yıllık ortalama 1 milyar dolar ile küresel doğrudan yatırımların ortalama yüzde 0,2’sini çekebilen Türkiye, 2003 sonrası dönemde küresel yatırımın ortalama yüzde 1’lik kısmını çekmeyi başardı. Son 22 ülkemize yaklaşık 270 milyar dolar uluslararası doğrudan yatırım gerçekleşti. Bunu 'ortağına kazandırmayan, kendisi kazanamaz' diyerek başardık." Bakan Kacır, Türkiye'de pek çok uluslararası şirketin bölgesel yönetim merkezine ev sahipliği yaptığına dikkat çekti. Dünyanın önde gelen firmaların, üretimlerini ve Ar-Ge çalışmalarını Türkiye'de gerçekleştirdiğinin altını çizen Kacır, "Daha geçtiğimiz aylarda dünyanın en büyük elektrikli otomotiv üreticisi BYD, yıllık 150 bin elektrikli araç üretecek tesisini ve yenilikçi yeşil teknolojilere yönelik Ar-Ge merkezini ülkemizde kuracağını ilan etti.Küresel firmalarla gerçekleştirdiğimiz görüşmeler benzer ölçek ve nitelikte yatırımların devamının geleceğine işaret ediyor. Bunun ardında, az önce de ifade ettiğim gibi, beraber kazanma ilkesi yatıyor, dürüst ve adil ortaklık yatıyor." diye konuştu. "Mevcut durum potansiyeli yansıtmıyor" Fatih Kacır, yakın coğrafyada yüksek ekonomik entegrasyonu, Türkiye'nin kalkınma yolculuğu ile elde edilen kazanımların taşıyıcı sütunu olarak değerlendirdiklerini ifade etti. Türk yatırımcıların ve girişimcilerin, bölgenin her ülkesinde oluşturduğu istihdam ve katma değer üretimini memnuniyetle takip edildiğine vurgu yapan Kacır, "Bugün saygın temsilcileri aramızda olan Arnavutluk, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Kosova ve Kuzey Makedonya’da toplam Türk yatırımları 8 milyar dolar seviyesindedir." dedi. Bakan Kacır, mevcut düzeyin gerçek potansiyeli yansıtmadığını belirtti. Dünyanın en güzide coğrafyasında, sahip olunan avantajları ve yüksek potansiyeli harekete geçirmek için ekonomik ilişkileri karşılıklı derinleştirecek ve daha ileriye taşıyacak adımları atmaya mecbur olunduğuna dikkati çeken Kacır, şunları kaydetti: "Hemen birkaç yüz kilometre ötedeki Kıta Avrupa’sında kişi başı milli gelirler 50 bin dolarlar seviyesindeyken yanı başındaki Balkanların 15 bin dolar civarında kalmasını kabul etmiyoruz, etmemeliyiz. Gümrük Birliği ile on yıllardır Avrupa’nın önemli bir ticari ortağı olan Türkiye, tüm Balkan ülkeleri ile işbirliğine hazır. Örneğin Edirne’nin, Tekirdağ'ın, Kırklareli'nin, tüm şehirlerimizin OSB’leri tüm Balkan firmaları için önemli bir fırsat sunuyor. Beraber üreteceğimiz ürünleri Gümrük Birliği ile Avrupa’ya olduğu kadar, Uzak Doğu'dan Orta Doğu ve Afrika’ya uzanan geniş bir coğrafyaya gönderme kapasitemiz var. 85 milyon nüfuslu Türkiye başlı başına bir pazar, dünyanın en çok noktasına uçulan şehri İstanbul ise sizi dünyaya bağlayacak bir bağlantı noktasıdır. Gelin birlikte üretelim, birlikte kazanalım. Keza, coğrafya ve hudut tanımayan yeni teknolojiler ve startup evreni hepimiz için paha biçilmez fırsatlarla dolu. Türkiye olarak şu an milyar dolar değerlemeyi geçmiş 7 startup’ımız, bizim tabirimizle Turcorn’umuz var. Bunların yanına yenilerini ekleminin yolunun da startup ekosistemlerini birbirine entegre etmekten, sınır ötesi ortaklıklardan geçtiğini biliyoruz. Bu sebeple teknoloji ekosistemimizin Balkanlarla entegrasyonunun gayreti içindeyiz. Tarih ve coğrafya bizi buna zorluyor.İnanıyorum ki bugün Balkan ülkeleri olarak hepimizde sınamaları birlikte aşma iradesi, ortaya çıkan fırsatları birlikte değerlendirmenin gayreti olduğu için bir aradayız."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.